Seni çok seviyorum!!
Anneler gününe özel bir yazı olsun istedim bu hafta, daha çok annenin çocuk yetiştirme ve kişiliğini oluşturma üzerindeki rolünden bahsetmek istiyorum.
Bilinen bir gerçek şudur ki çocuk ve anne arasındaki iletişim, çocuk daha doğmadan başlar. Doğduktan sonra kurulacak sağlam ilişki sayesinde ise, çocuğun kendine güven duygusu sağlam bir şekilde gelişir.
İletişimdeki en önemli unsurlardan biri olan güven duygusunu geliştirmek zaman alabilir, bunun için sabırlı olmak gerekir. Annenin çocuğun güvenini kazanması için verdiği sözlerde tutarlı olması şart. Bu gün evet dediği bir şeye yarın hayır derse bu tutarsız davranış çocuğun güvenini sarsar.
Annenin önem vermesi gereken bir diğer davranış ise, kendini çocuk yerine koymak ve çocuktan yapmasını beklediği davranışı, çocuğun neden yapması gerektiğini onunla açıkça konuşup anlatmak olmalı.
Çocukların öğrenmeye en açık oldukları zamanı kollamaları gerekir. Genelde bunlar çocukların soru sordukları zamanlardır. Çocuğun o davranışı ve düşünceyi kapması için en uygun olduğu anlar bu zamanlardır.
Büyürken genelde annemizi taklit ettik. Onun gibi giyinip onun gibi konuşmaya çalıştık. Çünkü çocukluk çağındaki o büyüme hevesi en yakınımızdaki hemcinsimizi taklitle başlar. Bu ablamız da olabilir annemiz de. Hatta bazı anneler endişe ederler bu kız çok mu süslü olacak acaba vaktinin çoğunu kıyafetlerimi deneyerek ve makyaj yaparak geçiriyor. Bu endişe yersiz tabiî ki. Çocuk kendi cinsiyetini oluşturmaya ve tanımaya başladığı zaman görülen bu davranışlar gayet doğaldır.
Gelelim en önemli kelimenin anne-çocuk ilişkisindeki rolüne. SEVGİ! Mutlaka bolca olmalı, ben çocuğumu seviyorum ama ona sevgimi göstermekten korkuyorum diyen anneler, korkmayın. Siz aynı sevgiyi ve yakınlığı kendi annenizden görmemiş dahi olsanız, göstermekten çekinmeyin. Sizin bakışınızdaki sevgi dolu mesajı küçük bir çocuğun anlamasını beklemeyin ona korkmadan sarılın. Sevginizin boyut değiştirip, tek bir ruh haline dönüştüğünü çocuk hissedecektir. Dokunmak iletişimdeki en önemli unsurlardan biridir unutmayın.
Dikkatinizi çekmek istediğim bir diğer konu da, Anne olmak illaki bir çocuğu doğurmak demek değildir. Çocuğun biyolojik annesi olup kendi bencilliğine yenik düşen kişilere ben anne diyemiyorum. Canları sıkıldıkları için kendilerine oyuncak arayan benciller daha uygun bir kelime. Kendi tatminleri için doğurduktan iki gün sonra sokağa atan acımasız ve bencil kişilerin çocuklarıyla dolu sokaklar.
Bu annelik olamaz!
Sağlıklı toplum böyle oluşmaz, bir canlının günahına girmeye hiç kimsenin hakkı yok. Bir diğer taraftan çocuk sahibi olmak için yanıp tutuşan ve çareyi çocuk esirgeme kurumlarında alan ya da evlat edinmeye çalışan annelere de saygı duyuyor önlerinde eğiliyorum. Onlar bin kat daha anneler. Helal olsun!
Sokaktaki çocuklar da bizim geleceğimiz sahip çıkalım…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.