Saniye EFENDİOĞLU

Saniye EFENDİOĞLU

Kendini büyük görme hastalığı

Kendini büyük görme hastalığı

Kendini beğenme, büyük görme ne zaman hastalık ya da bozukluktur. Kendini beğenme aşırı olursa narsist olarak isimlendirilirler. Narsisistler, en basit tabirle kendilerine sevdalı insanlardır. Hep başkasından övgü, takdir, alkış bekler fakat kendileri hiçbir şey vermeye yanaşmazlar.

Kendini sevmekle narsizm arasındaki farkı bilmek gerekir. Normal sağlıklı insanlar kendilerini sever ve buna ihtiyaç duyar. Kendini sevmeyen kişi işini ve çevresini de sevmez ve depresif denilen karamsar bir hal alır. Sağlıklı insan kendini sever ancak sırf kendi olduğu için sevmek yanlış, yaptığı olumlu davranışları sevmek normal. Aynı işi başkası yaptığında önemsiz, basit görürken kendisi yaptığında bunu göklere çıkartıyorsa narsist özellik taşıyordur.

Bazı insanlar gerçekten kendilerini o kadar çok beğenirler ki aynanın karşısında saatler geçirebilirler. Narsizim sadece kendini beğenmişlik değildir. Başka insanlarla iletişimi sadece kendilerini alkışlayıp övsünler diye kurarlar. Onların herhangi bir değeri yoktur. Kendi çıkarı için herkesi çiğneyip geçerler ve bu durumdan en ufak bir pişmanlık bile duymazlar. Çünkü karşısındaki insanın ne düşündüğünü hiçbir zaman anlamazlar, anlayamazlar. Bu konuda en ufak bir çaba göstermezler.

Narsistik kişilik bir çok faktörden etkilenir. Toplumsal özellikler, aile yapısı, çocukluk yıllarında ailesinden yeterince ilgi ve sevgi görmemek bu duruma sebep olabilir. narsist kişilerin biraz daha öne çıkıyor olması, bu kişilerin kendi reklamlarını daha iyi yapması ve daha çok rağbet görmesi insanları bu bozuk kişiliğe doğru itmektedir. Birçok narsisit ilk bakışta çok etkileyici ve çok sevimli görünebilir. Bu şirin hali istediğini alıncaya kadar sürer, istediğini alınca karşısındaki kişiyi bir hiç görür. Narsisit kişiler diğer insanlarla olan iletişimlerini sadece kendi isteği için kullanır. Karşıdaki insanın duygularını dikkate almazlar.

Narsist kişilerin diğer bir özelliği çok yoğun yaşadıkları hasetlik duygusudur. Hasetlikte başkalarının mutluluğuna, başarısına kesinlikle tahammül edemezler. Bu hasetlik duygusu çok yoğundur. Başka insanların mutluluğu kendisini aşırı mutsuz eder. Çünkü bu durumu sadece kendisi hak ediyordur.
Narsist kişiler gerçekten çok başarılı olabilirler, iş hayatında öne çıkabilirler. Ancak bu başarı işi sevdiklerinden değil başarılı olurlarsa alkış ve takdir alacaklarından dolayıdır.

Narsist insanların en temel sorunu kendilerini gerçekten sevmedikleri için bunu dışarıdaki insanlardan görmeyi hedeflerler ve bu yüzden terk edilmeye asla tahammülleri yoktur. Terk edildiklerinde küçük bir bebeğin annesinden ayrıldığı dönemdeki gibi aşırı tepki gösterir ve depresyona girerler. Eleştiriye asla tahammülleri yoktur.

Narsist kişilere kendimizi ezdirmemeliyiz. Onları sürekli alkışlar, översek gerçeklerle yüzleşmelerini geciktiririz.

Çocukluk yıllarında anne babasından yeterince sevgi ve ilgi görmeyen kişiler kendilerine güven duymazlar, kendilerini sevmezler çünkü sevilme hissini yaşayacağı bir modeli yoktur. Çocuk kendisini anne babasının tavırlarındaki aynadan görür. Bu aynada sevildiğine dair bir görüntü yoksa sorunun kendisinde olduğunu sevilmeye değer olmadığını düşünür. Bu düşünce erişkin yaşta başka insanlardan sevgi, övgüyü zorla istemeye yol açar.

Bu uğurda büyük çaba gösterir. Eleştirilirlerse aşrı tepki gösterir, saldırganlaşabilir, depresyona girebilirler.

Narsist kişiler psikiyatriye kendirlini üstün gördüklerinden şikayetle gitmezler, çünkü öyle olması gerektiğine inanırlar. Terk edildiklerinde yalnız bırakıldıklarında depresyona girerler ve bu nedenle tedavi almak isterler. Bu kişiliğin tedavisinde psikoterapi ile düzelme şansı olabilir.

Herkese sağlıklı bir kişilik dileği ile…

Bu yazı toplam 81615 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Saniye EFENDİOĞLU Arşivi