Sosyal medyada sahte psikologların artışı, halk sağlığını tehdit ediyor.

Her şeyin sahtesi olduğu gibi psikologların sahtesi gün yüzüne çıktı. Sahte diplomalı psikologlar iş başında. Online eğitim ile diploma satarak sadece 79 bin lira karşılığında 2 yıl içerisinde psikolog olarak çalışmanın garantisi verilirken bu konuda uzman isimler psikolog seçiminde diplomanın sorgulanması gerektiğini vurguluyor.

Sosyal medyada son zamanlarda online psikolog ilanlarının varlığı birçok kişinin dikkatini çekmiştir. Bu psikologların kimi online çalışıyor, kiminin gerçekten bir ofisi bile var. Ancak işin sahteliği bu kişilerin Türkiye'de hiçbir şekilde denkliği olmayan Gürcistan, Sırbistan gibi ülkelerden para karşılığında diploma satın alıyorlar. Türkiye'de Vakıf üniversitelerinde yıllık 500 bin lirayı aşan ücretlerin olmasına karşın sadece 79 bin liraya psikoloji mezunu olunabiliyor. Aynı üniversitelerde yüksek lisans, doktora diplomaları da satılıyor.

Ayrıca, sahte diplomaların satışının yapıldığı ve bu diplomaların Türkiye'de geçerliliği olmadığı halde, bazı kişilerin bu yolla psikolog unvanı kullanarak hizmet sunduğu tespit edilmiştir. Yükseköğretim Kurulu (YÖK), üniversite seçerken denklik kontrolünün önemini vurgulamakta ve denklik bilgilerini denklik.yok.gov.tr üzerinden sorgulama imkanı sunmaktadır.

Milliyet'ten Ozan Ömer Kadüker'in haberine göre, psikoloji diploması satan üniversitelerden birisi ile iletişime geçildi. Telefonda Eğitim Koordinatörü olduğunu ifade eden kişinin verdiği bilgiler şu şekilde: “Yüzde 100 online eğitim sistemi aktif durumda. 240 krediniz bittiğinde mezun olursunuz. Üç yılda biter ancak iki senede de tamamlanabilir. Çünkü bizde dönemler 4 aylık.
Devlet kurumlarında görev yapamazsınız ama özel sektörde danışmanlık hizmeti verebilir ve psikolog olarak çalışabilirsiniz. Lisans ücreti 79.000 TL, karta taksit var. Yüksek lisans ücreti 39.000 TL, doktora 49.000 TL.

Sabah Gazetesinde yer alan haberde ise şunlara yer verildi:

"Sahte psikologlar, 'psikolojik danışman', 'ruh sağlığı danışmanlığı', 'yaşam koçluğu', 'NLP', 'kuantum terapisi', 'bilinçaltı temizliği' ve 'aile dizimi' gibi unvanlar kullanarak danışanlarına hizmet sunduklarını iddia etmektedirler. Bu kişiler, sosyal medya üzerinden ilan vererek ve satın aldıkları sahte yorumlarla binlerce kişiyi tuzaklarına çekmektedirler. Türkiye'de yaklaşık 200-250 bin psikoloji bölümü mezunu bulunmasına rağmen, sahte psikolog sayısının 500 bini aştığı tahmin edilmektedir."

YORUMLARI SATIN ALIYORLAR

Türk Psikologları Derneği Başkanı Prof. Dr. Gökhan Malkoç, Türkiye'de hiç diploması olmayan ya da farklı bölümlerden mezun olan binlerce kişinin danışmanlık hizmeti verdiğini belirterek, "Bu sahte psikologlar netten topladıkları birkaç bilgi, okudukları 2-3 kitap ya da nereden aldıkları dahi belli olmayan sertifikalarla insanlara seans yapıyorlar. Bir psikolog etik gereği sosyal medyada reklam yapmaz. Ancak sahte psikologlar sosyal medyada ilan satın aldıkları yorumlarla binlerce kişiyi ağlarına düşürüyor. Burada ekonomik olarak yaşanan kaybın da ötesinde toplum sağlığı ciddi oranda bozuluyor" dedi.

Yasal Düzenleme Şart

Sosyal medyada sahte psikologların artışı, toplum sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor. Eğitim almamış, sahte diplomalarla ya da hiçbir akademik temele dayanmadan psikolog unvanı kullanan kişilerin danışmanlık hizmeti vermesi, hem bireylerin ruhsal iyilik halini riske atmakta hem de mesleki itibarın zedelenmesine yol açmaktadır. Bu durum, özellikle ruh sağlığı desteği almak isteyen savunmasız bireylerin yanlış yönlendirilmesine ve daha derin sorunlarla karşılaşmasına neden olabiliyor. Mevcut denetimlerin yetersiz kalması ise sorunun büyümesine katkı sağlıyor.

Bu mesele, yalnızca bireylerin dikkatine bırakılmamalıdır; yasal düzenlemelerin güçlendirilmesi ve ruh sağlığı alanındaki mesleklerin net tanımlarla korunması gereklidir. Sahte psikologlar yalnızca bireysel değil, toplumsal düzeyde de psikolojik sorunların artmasına zemin hazırlamaktadır. Bu noktada sosyal medya platformlarının da sahte hesaplara karşı daha etkin bir denetim mekanizması kurması önem taşımaktadır. Ayrıca bireylerin, destek alacakları uzmanların diplomalarını ve geçerliliğini mutlaka kontrol etmeleri gerektiği vurgulanmalıdır. Hem bireylerin hem de toplumun sağlığı için bu konuda farkındalık artırıcı çalışmalar yapılması şarttır.