Kriz psikolojisi ve ruh sağlığımız
Bir süredir yaşadığımız ve daha ne kadar süreceği belli olamayan ekonomik kriz, her geçen gün birçoğumuzun hem fiziksel hem de psikolojik problemler yaşamasına sebep oluyor.
Parasız olmaz bunu biliyoruz ama ya sağlıksız? Sağlığımızı nasıl satın alabiliriz? Eğer sağlığınız yerindeyse, mutlu olmak için tek ve yegâne sebebe sahipsiniz demektir. Gerisi gelir merak etmeyin..
Düşünsenize, başımız ağrıdığında hiçbir şey yapmak istemeyiz. Ağrı kesici alır ve bir süre sonra ağrımız geçtiğinde, yeniden doğmuş gibi oluruz. Ancak o zaman, sağlığımızın kıymetini anlarız. Sadece kısa bir süreliğine çektiğimiz geçici ağrı, daha yaşanabilecek daha büyük sağlık sorunlar için bizi uyarmaya yeter.
Ya depresyon kısır döngüsüne ne demeli?
Param yok borçlarım her geçen gün artıyor diye depresyona giren insan sayısı her geçen dakika artıyor. Sokaktaki dört kişiden birinin depresyonda olduğu istatistiğine bir de ekonomik krizin etkisi eklendiğinde, bu istatistik yarı yarıya artacaktır.
Depresyondayım çünkü param yok. Param yok çünkü depresyondayım
Her iki türlü de zarar gören şey ruh sağlığınız. Buna değer mi bilemiyorum ama yarın iyi bir iş imkânı ya da maddi anlamda sizi rahatlatacak bir durumda yanınıza kalan şey, zor geçirdiğiniz depresyondaki günleriniz ve tedavi için harcadığınız paralar olacaktır.
Sağlığı satın alamayacağımız gerçeğini bir kez daha hatırlayalım ve yarının bugünden daha iyi olma ihtimalinin var olduğunu hatta bu ihtimalin yarı yarıya olduğu gerçeğini ciddiye alalım. Mutlu olup gülmek için etrafınızda var olan güzelliklere, perdelerinizi biraz daha aralayın ve bu geçici süreci atlatabileceğimiz gerçeğini kendimize defalarca hatırlatalım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.