Kadın namazda, koca meyhanede!

Kadın namazda, koca meyhanede!

Soru: Mehtap Hanım… 23 yıllık evliyim. Tek bir gün mutlu oldum diyemem. Bu süre içinde Allah bana üç tane evlat verdi. Evliliğimin en güzel hediyesi evlatlarım o kadar. Eşimle severek evlendik. Gerçi aramızda zıtlıklar vardı. Zamanla iyice uzaklaştık birbirimizden. Ben dine yöneldim. Başımı örttüm. Günlük namazlarımı kılıyorum. Eşim maalesef her gece alkol alıyor. Gece geç saatlerde sarhoş olarak eve geliyor. Çok üzülüyorum. Onun Allah”a yönelmiş iyi bir Müslüman olmasını çok isterdim. Ama olmuyor. Ona karşı iyice soğudum. O da beni sevmiyor sanırım. Aramızda sohbet falan hiçbir şey yok. Böyle evlilik olur mu? Kimsenin benim durumumda olmasını istemem. Benim durumuma düşmemesi için gençler ne yapsınlar sizce, bu konuda bir şeyler yazar mısınız? Oğullarım ve yeğenlerim de okuyorlar yazılarınızı. Benim yaptığım hatayı yapmalarını istemem.           

Cevap: Anadolu’da güzel bir söz vardır… “Terbiyeyi kimden öğrendin? Terbiyesizden!”

Terbiyesizden terbiye öğrenildiği gibi, yanlış giden ilişkilere bakarak, doğru olanı bulmak iyi bir yöntemdir sevgili okurlar.

Evlenmekten korktuğunu söyleyen, çevresinde çok kötü evlilikler olduğunu ve onlardan birisi olmak istemediğini dile getirip, ne yapması gerektiğini soran gençlere pratik olarak şu cevabı veriyorum: Evlenmekten korkmayın! Uzaktan görüp onaylamadığınız evlilik/ilişki hatalarını tekrarlamaktan çekinin. Etrafınıza bakın… hoşunuza gitmeyen, size göre hoş olmayan davranışları yapmamaya; izlediğinizde çok hoşunuza giden, yüzünüzde tebessüm, aklınızda tatlı bir duygu uyandıran davranışları zihninize kaydedip, benzerlerini sergilemeye gayret edin. Böylece Allah’ın izniyle yaşanabilir güzel bir evliliğiniz olur… hatta eviniz cennetten bir bahçeye bile dönebilir!
… 

O halde doğru eş seçmek için nelere dikkat etmek gerekir konusuna devam edelim. Ve ilişkisi başarılı olmayan evli çiftlerin, eş seçerken düştükleri zaaf noktalarını sizlerle paylaşalım. Evlilik ve çift terapileri yapılırken, bir konuda olası doğru tahminler üretilmeye çalışılırken, genellikle olumsuz sonuçları hangi davranış kalıplarının oluşturduğuna bakılır. Şimdi sizlere evli çiftlerle çalışırken dikkatimi çeken yanlışlıkları sıralamaya çalışacağım:

Öncelikle en önemli olan durumdan başlayayım. Uçlar evliliği bozar. Şöyle ki… Sanki moda oldu. Gelen sorularda da artmaya başladı. Kendisinin inanan, dini bütün bir bayan/erkek olduğunu, karşısındaki evlenmek istediği kişinin tamamen kendi dünyasının(inanç ve dini yaşamak anlamında) dışında bir insan olduğunu söyleyenler var. Siz Allah’a inanıp, onun rızasını kazanmak için çabalarken, sevdiğiniz kişinin bu tür durumları çağ dışılık olarak algılaması durumunda kuracağınız evlilik, bir süreliğine idare edilebilir. Ama sonrasında… sonrasında ciddi sıkıntılara, yaşamın ortak paralellikler bulmasında sıkıntılara vesile olmaya başlar. O nedenle kadın beş vakit namazlı, adam bardan/meyhaneden çıkmaz…! Veya erkek inanan ve inançları doğrultusunda yaşayan bir kişi… ve eşinin de kendisi gibi olmasını isterken, bayan tamamen farklı şekillerde yaşamak istiyor…!

İnsanlar birbirlerini sevebilirler…! Ama her sevdiğiniz kişiyle de uyumlu ve güzel bir ilişkiniz olacak diye bir kaide yok. Önemli olan, üç aşağı beş yukarı ortak yaşam benzerlikleri içerip içermediğiniz… hal böyle olunca lütfen size göre fazla uç olan ilişkileri zorlayarak evliliğe götürmeyin. Veya evlenecekseniz bile, ilerde zorlanacağınızı bilin!

İyi bir eş seçimi için önemli bir uyarı daha…! Öncelikle siz iyi bir insan, iyi bir eş olmayı hedefleyin! Çünkü duygusal zorluklarının farkında olan, kişisel zaaflarını iyi bilen, kendisini iyi bir eş olmak için kodlayan insanların evlilikleri daha başarılı götürdükleri dikkat çekici bir tecrübedir.

Evlilik kendiliğinden giden, gayri ihtiyari olarak yürüyen bir kurum değil. Bu ilişkiye yatırım yapacak, zamanın değişikliklerine göre kendisini yenileyebilecek, ilişkisine zaman ve duygusal paylaşımlar ayırabilecek insanları kendinize eş olarak seçin.

Sürekli karşısındakileri suçlamayı, her söylenen sözde bir art niyet aramayı, dünyada kendisinden başka doğru insan, kendi doğrularından başka doğru yokmuş gibi davranan insanları eş olarak seçmeyin. Ben onlara “sabit fikirli” diyorum. Evliliğin başına ne geliyorsa, sabit fikirli insanların yüzünden geliyor maalesef. Kişi Nuh diyor peygamber demiyor! Ve böylece ilişkiniz ilişki olmaktan çıkıp, zindan geceler haline dönmeye başlıyor.

Kendi içinde dürüst olduğuna inandığınız kişileri eş olarak seçin. Anlarsınız… bir insanın yüzüne bakınca, konuşmalarını duyunca hissedersiniz. Kimi insanlar ayaküstünde adam kandıracakmış gibi bir görüntü sergilerler. Yalan, dolan, alavere dalavere gibi hissedersiniz. İşte onları kesinlikle eş olarak seçmeyin.

Sorumluluk ve olgunluk noktasında güven veren insanları tercih edin. Ev idare edebilecek, verdiği sözü tutacak, finans ve geçim sıkıntılarıyla dengesini yitirmeden baş edebilecek insanlar iyi eşler ve mutlu evli çiftler grubuna kolayca giriyor.

Evlilikte öz bakım çokkk önemli. Kendisine bakan… özbakım dediğimiz temizlik kurallarına uygun davranan insanları eş olarak seçin. Çünkü dikkat ederseniz yorumlarda bile en çok, kendisini bırakmış, üstü başı pis, soğan kokan kadınlar… ve eve gelir gelmez ter içinde kokan ve inatla duş almayan erkekler şikayet konusu. Bir insanın kendisine olan saygısıyla ilgilidir bu durum. Ve kendisine saygısı olduğu için bakımına, temizliğine dikkat eden insanların ilişkileri daha başarılı. Özellikle gece yatağa girmeden önce diş fırçalamak ve aşırı terliyse eğer duş almasını istemek, top on listenizde bir numara sevgili okurlar…

Hayata pozitif bakan, yaşadığı sıkıntıları,  zorlukları ve engelleri fırsata çeviren, insanları seven, insanlarla barışık olan, insanlar hakkında genelde iyi/olumlu duyguları olan kişileri eş olarak seçin.

Bu konu aslında öyle uzun ve kapsamlı ki… ilk etapta hatırlatılması gereken acillerden başladım yazmaya.

…Hani yangında ilk kurtarılacak eşyalar vardır binalarda bilirsiniz..! Onun gibi… evlenme kararı alma noktasında olanlar için en acil uyarıları yaptım. Bunları genişletip, içlerini doldurarak yazılar yazmaya devam edeceğim sevgili okurlar.

Sevgiyle kalın…

Mehtap KAYAOĞLU (Danışman Psikolog&Psikoterapist)
[email protected]
Telf: (0212) 583 00 22

Bu yazı toplam 2525 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi