Tekrar merhabalar sevgili arkadaşlar. Nihayet, merakla beklenen LYS sonuçları 15 Temmuz’da açıklandı. Yerleştirme Kılavuzu da bu gece ÖSYM web sitesinde yayıma girdi. Kılavuza isterseniz, sitemiz Aktuel psikoloji’den de ulaşabilirsiniz. Sonuçlar açıklandı, kılavuz da yayımlandı, şimdi  harekete geçme sırası sizde. Sizlere, tercihler ile ilgili vereceğim önemli bilgiler, umarım yol gösterici olacaktır. Ayrıca, her yıl olduğu gibi, bu yıl da, mail sistemi devrede.Sorularınızı [email protected] adresine gönderebilirsiniz.

Elimden geldiğim kadar, sizlerin sorularına cevap vermeye çalışacağım. Tercih süresince, Aktuel Psikoloji web sitesinde, sizlerle beraber olmaya devam edeceğim. Şimdi sözü çok uzatmadan, tercihlerle ilgili önemli detaylara geçelim.

-Bu yıl tercihlerde, alan içi ve alan dışı arasındaki fark az olacağı için, alandışı tercihlerde çok puan kırılması yaşamayacaksınız. O yüzden, isterseniz, alan dışı tercih de yapabilirsiniz. Tabii, öncelik alan içi bölümlerinize ağırlık vermeniz olacaktır. Kılavuzda, 0,15 AOBP’li başarı sırasını, alan içi değerlendirmelerinizde kullanırken, alan dışı değerlendirmelerinizde 0,12 AOBP’li başarı sırasını dikkate alacaksınız.

  -Bölümlerinizi seçerken, sonuç belgenizde, Y-TM, Y-MF, Y-TS puan ve başarı sıralarını dikkate alarak tercih yapacaksınız. O yüzden, kılavuzdan ilgili puana ait, bölümleri dikkatli inceleyin ve listenize yerleştirin.

-Kılavuzda, en son kısımda gördüğünüz “en küçük puan” kısmında, 2009 yerleştirme puanlarının, 2010 için dönüştürülmüş halini göreceksiniz. Tabii ki, sizin dikkat etmeniz gereken, her yıl olduğu gibi, başarı sıralarınız olacaktır.

-Başarı sırası konusuna gelince… Aralığı bu yıl elinizden geldiğince geniş tutmaya çalışın. Mesela sizin başarı sıranız 32binlerde ise, yarısından, 18binlerden başlayarak, inebildiğiniz kadar aşağılara inmeye çalışın. Ösym, bu yıl, dönüştürülmüş sistemde, olası bir hata payını da kabul ettiği için, tercihlerinizi, geniş bir aralıkta tutmanız faydanıza olacaktır.

-Bir de tercihlerde, ölü tercih diye adlandırılan, aslında sadece isim olarak öyle kalan bir konu var. Mesela, bunu örnekle açıklayalım. Sizin, başarı sıranız 25binlerde, siz listenizi yapmaya sırayla, 26bin, 19bin, 20bin, 22bin diye yaptınız. Şimdi, siz böyle yaparsanız, 19bin, 20 bin, civarlarında olan iyi bir üniversiteyi kazanmaktansa, biraz daha aşağıda olan bir bölümü kazanmış olacaksınız. Yani, siz zaten 26bininci yere yerleşeceğiniz için, sistem diğer üniversiteleri değerlendirmeyecek bile. O yüzden, daha iyi bir eğitim almak istiyorsanız, daha iyi başarı sıralarına ait bölümleri, üstte bulundurmak sizin yararınıza olacaktır. Fakat siz, derseniz ki, “26binlik yer benim en çok okumak istediğim yer, orası olmazsa, olmaz” o zaman o üniversitede okursunuz. Yani, tercih de sizin, geleceğiniz de sizin.           

-Yalnız, unutmayın ki, tercihlerinizi “siz yapıyorsunuz ve o bölümde “siz” okuyacaksınız. Sırf, bir üniversiteye gideyim de, gerisini getiririm diye düşünmeyin! Artık, Türkiye’de 100’ü aşkın üniversite var. Gün geçtikçe, üniversiteye girmek biraz daha kolaylaşırken, gelişen rekabet ortamında eğitim seviyesi de yükseliyor. İstemediğiniz bölümde, istemediğiniz şartlarda da okumak zorunda kalabilirsiniz. Dahası, “hadi bir daha” derken, seneye puanınız kırılmış da olacak. Lütfen ama lütfen kendiniz için tercih yapın. Gerçekten, sonrasında geri dönüş kolay olmuyor.

-Tercih listenizde, ben nasıl olsa, şurayı kazanamam diye bir düşünceyle, hareket etmeyin. Önceki yazımda belirttiğim gibi, 2004 yılında Selçuk Üniversitesi’de “Türk Dili ve Edebiyatı Öğrt.” Bölümüne son giren öğrencinin puanı 340 iken, bu puan 2005 yerleştirmelerinde 317 idi. O yıl, sistem değişecek diye, tüm öğrenciler yüklendiği halde, böyle bir sonuç ortaya çıkmıştı. Bu yıl, çok farklı bir sistemle karşı karşıya olduğunuz için, oynamalar yaşanabilir. Tabii ki, size çok uçlara kaçın demiyorum. Ama bu yıl 30 tercih hakkına sahipseniz, en azından ilk 3’e gönlünüzdeki üniversiteleri yazmanızı öneriyorum. O bölümü, oraya yazmak, şans yaratmaktır. Bunu sakın unutmayın.

-Kılavuzda yeni açılan bölümleri (----) işareti ile görecekseniz. Geçen yıl, açık bırakan bölümlerin alanı ise boşluk  fark edeceksiniz. Bu bölümleri, tercih listenizde istediğiniz yerde bulundurabileceksiniz. Başarı sıralamalarını da etkilemeden, listenize ekleyebilirsiniz.

-Yerleştirme şansınızı arttırmak istiyorsanız, tabii ki ikinci öğretimler ile vakıf üniversitelerin kısmi burslu ve ücretli bölümlerini yer vermeniz, şansınızı oldukça arttıracaktır. Tabii, bunun sonucundaki maddi sorumluluğu da unutmamak gerekiyor.

-Eğer, üniversite hayatınızda bir vakıf üniversitesinde, burslu olarak okumak istiyorsanız, size, yeni açılan vakıfların burslu bölümleri konusunda fikrimi belirtebilirim. Tabii, bunun için de, kayda değer bir puanınız olması gerekir. 2006 yılı yerleştirmelerinde, Ufuk Üniversitesi Burslu İşletme Bölümüne 278 puanla öğrenci girerken, İstanbul Kültür Üniversitesi Burslu İktisat Bölümü, ek kontenjana açık bırakmıştı. Ayrıca, Bilkent Felsefe bölümüne burslu giren adayın puanı 295 idi. Yalnız, o dönem baraj, bu yıla göre daha yukardaydı. Onu da hatırlatmak gerekir. Ben sadece, bu tür sistem değişikliklerinde, yaşanan durumları örneklemek istedim. Size, direkt gözü kapalı böyle birşeyi asla önermem, ama yaşanan sürprizleri de bilmenizde fayda var diye düşündüm.

-Bu bilgilerim dışında, özellikle sınavsız geçişi ve 2 yıllık düşünen arkadaşların, kılavuzu mutlaka detaylı okumalarını tavsiye ediyorum. Özellikle, sınavsız geçişi düşünen adayların, belli öncelikleri bilerek hareket etmesi gerekiyor. 2 yıllık düşünen normal lise mezunu adaylarında, meslek liselilerin öncelikli olduğu yerlere dikkat etmesi gerekiyor, yoksa açıkta kalma durumu da yaşayabilirler.

-Söylediğim durum, 4 yıllıklarda, ek puanla, ve yine meslek liselilerin öncelik sahibi olduğu bölümlerle de ilgili. Bu bölümlere, dikkat etmeden, listenize koyarsanız, hem kazanma şansınızı düşürmüş olursunuz. O yüzden, MUTLAKA KILAVUZU DİKKATLİ OKUYUN!!.

 Tercihler, konusunda sizlere söyleceklerim şimdilik  bu kadar. Sizden isteğim, rehber öğretmenlerinize, aklınıza takılan her şeyi sorarak tercihleri listenizde bulundurmanızdır. Bu yıl, sistem değişikliğinde, yanlış hareket edip, geleceğinizi karartmayın. Çok stres yapmadan, akıllı, mantıklı, bir şekilde tercihlerinize odaklanın. Siz sonuna kadar inanın, çabalayın ve asla umudunuızu yitirmeyin. Ben ve Aktuel Psikoloji ailesi olarak, sizlerin yanındayız ve umuyorum ki, istediğiniz bölümü kazanacaksınız.

 Tercih sürecinde, tekrar sizlerle birlikte olacağım. Sizlere, tercihlerinizde başarılar ve kolaylıklar diliyorum.