Çocuk Nörolojisinin Temel İşlev Alanları

Radyo 7’nin  programcılarından Eda Çelebi’nin hazırlayıp sunduğu Eda’yla Gün Ortası programına Çocuk Nörolojisi Uzmanı Prof. Dr. Serap Uysal konuk oldu. Uysal programda, çocuğumuzun gelişimi normal midir değil midir bunu ne şekilde algılarız? Çocuk norolojisi nedir İşlevleri Nelerdir? Bebeğin zekâ gelişiminde hamilelik döneminde yapılması gerekenler var mı? sorularına yanıt verdi. 

EDA: Nöroloji dendiği zaman direk beyinin işlevleri akıla geliyor. Genel anlamda bize tanımlayabilir misiniz?

Serap Uysal: Nöroloji tabiî ki beyin başta olmak üzere beynin sinirleri hareket ettirdiği kaslardan oluşan büyük bir sistemi inceleyen bilim dalıdır. Çok önemli bir alandır. Diğer bir özelliği de şudur; çocuk nörolojisi ve yetişkin nörolojisi birbirinden çok farklıdır. Çocuk nörolojisinde çocuk kelimesinin altını çizmek gerekir. Çünkü çocuklar büyüklerin küçültülmüş şekli asla değildir. Onların kendine ait bir gelişim çizgileri vardır.

EDA: Gerçekten çocuğumuzun gelişimi normal midir değil midir bunu ne şekilde algılarız?

Serap Uysal: Beyin her şeyin merkezidir. Beyin duyguların düşüncelerin hareketlerin merkezidir. Oradan başlıyor her türlü komut ya da komutları doğru algılayıp işlemi. Beyin öyle bir şey ki anne karnından itibaren başlayan bir süreçtir. Gebeliğin ilk beş ve on haftasında beyin kabuğu oluşuyor. Ondan sonra hızlı gelişim süreci bebek doğduğu andan itibaren tüm yaşamına yayılarak ama en hızlı hayatın ilk üç yılında muhteşem bir hızla devam ediyor. Gelişim süreci içerisinde çocuk kendisini ifade edebilme etrafı doğru algılayabilme hareketlerini doğru yönlendirebilme şeklinde başlıyor. Ve sonrasında da devam edip gidiyor.

EDA: Bebeğin zekâ gelişiminde hamilelik döneminde yapılması gerekenler var mı?

Serap Uysal: Hamilelik dönemini son derece sağlıklı geçirmesi gerekiyor. Anne adayının çevresindeki kişilerine de çok iş düşüyor. Annenin ne kadar mutlu olduğunu görebiliyorsak, huzur içinde bir hamilelik geçirdiğini biliyorsak anne iyi besleniyorsa hayata biraz daha şanslı başlıyor. Annenin yüksek tansiyonu varsa direk çocuğunun beynini etkiliyor. Annenin yaşadığı ağır stresler az ya da çok ama beyni direk etkiliyor. Çünkü anne ile bebek arasında olağanüstü bir bağ var. Annenin kimyasında olan her şey bire bir doğrudan bebeğe geçecektir.

EDA: Yeni doğan bir bebek o gün itibariyle beyin gelişimi ve fiziksel gelişimi ne şekilde olmalıdır?

Serap Uysal: Fiziksel gelişimden büyümeyi anlıyoruz. Bebek doğduğu andan itibaren kilo almak zorunda boyunun artışını mutlaka gözlemlememiz lazım baş çevresinin büyüyor olduğunu görmemiz lazım ki baş çevresinin büyümesi beyninde büyüyor anlamına gelir. Bütün bu büyümeler hep birbirine uyumlu gitmesi gerekiyor. Büyümenin de gelişmeyle ilgili olduğunun altını çizmek gerekir. Doğru gelişebilmek için büyümek ve uyumak çok önemlidir. Çocuk doğduğu andan itibaren sağlıklı bir bebek beslenir. Uyuma basit bir dinlenme değildir.

EDA: Dil gelişimi ne zaman başlar?

Serap Uysal: Bebek doğduğu anda her şeye hazırdır. Dili anlıyor olabilmek için iki duyu organının çalışıyor olması lazım. Birincisi zihinsel sistemi ikincisi ise işitiyor olması lazım. Bebeğin ilk konuşma sesi ağlamadır. Ağlamayla dünyaya geliyor. Bebek büyüdükçe gözleriyle ilk önce fark ettiği şey teniyle temas ettiği ilk ışığı gördüğü andan sonra anneyi fark etmeye başlıyor. Çünkü konuşmanın gelişmesi için hem görsel hem işitsel algıların yerli yerinde zamanında olması gerekiyor.

EDA: Konuşma geriliği ya da geciken konuşma bu gösterge kabul ediliyor mu?

Serap Uysal: Zekâ ve algı normalse o zaman ufak tefek gecikmeler söz konusu olabilir. Ama iki yaşına gelmiş hala hiç bir sözcük yok ise çevreyle iletişimi kısıtlıysa burada bir sorun vardır. Bunu mutlaka ailelere her seferinde söylüyorum çünkü bu konuda gecikilmemesi gerekiyor. Bu gecikmedir her şey yoluna girecek diyebiliyoruz.

EDA: Konuşma süresinin yaşı iki yaş mıdır?

Serap Uysal: En geç iki yaştır. Özellikle bebeklerin iki yılında bu gelişimin çok süratli olduğu dönemde bazı hücrelerin konuşmayla görmeyle ilgili tüm yapılanmanın gerçekleştiği bu süre içerisinde ailelere düşen iki önemli görev vardır. Çocuklarınıza sevgiyle yaklaşın oyun oynayın ama bir çocuğu bir bakıcıya verir gibi televizyonun karşısına koymayın.

Haber7.com