Nuran ÇAKMAKÇI

Nuran ÇAKMAKÇI

ÖSYM burun kıvırınca Nobel'i Amerika kaptı

ÖSYM burun kıvırınca Nobel'i Amerika kaptı

2012 Nobel Ekonomi Ödülü’nü Amerikalı Alvin E. Roth ve Lloyd S. Shapley kazandı. Ancak bu başarının ardında iki de Türk var: Tayfun Sönmez ve Utku Ünver. Eşleştirme konusundaki araştırmaları Nobel’e zemin hazırladı ama ÖSYM’nin ilgisini çekmeyi bir türlü başaramadılar.

Prof. Dr. Tayfun Sönmez (43) Bilkent Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Muhendisliği’nden sonra yüksek lisansta ekonomiye geçti. ABD Rochester Üniversitesi’nde doktorasını yaptı. 2005’te Boston College’de ekonomi profesörü unvanını aldı. Halen aynı üniversitede görevini sürdürüyor. Evli ve bir oğlu var.

Prof. Dr. Utku Ünver (41) doktorasını ABD’deki Pittsburgh Üniversitesi’nde yaptı. Yardımcı doçent olarak Koç Üniversitesi’nde çalışmaya başladı. Tayfun Sönmez ile kafa kafaya vermeleri de o döneme denk geliyor. Ancak, Amerikalı eşinin isteğiyle, ABD’ye döndü. Boston College Ekonomi Bölümü’nde profesör oldu ve halen aynı üniversitede. Evli ve iki oğlu var.

Prof. Dr. Tayfun Sönmez

Ahbap çavuş kültürüne alışamadım

Akademik çalışmalarınız yurtdışında nasıl dikkat çekti?


- Doktoradan sonra 1998’de sıradışı bir kararla ABD’den Koç Üniversitesi’ne döndüm. Utku Ünver’le burada tanıştım. En önemli çalışmaları beraber yaptık. Dünya çapında ses getiren ve Nobel Ödülü’nün ‘pazar tasarımına’ verilmesine zemin hazırlayan ‘böbrek takası’ konulu makaleleri birlikte yazdık. Nobel Komitesi 14 çalışmama Nobel ödülünün bilimsel altyapısı raporunda referans verdi. Bu çalışmaların altısı, ödülü alan Roth’tan bağımsızdı. O dönemde eşimle ABD’ye dönme kararı aldık.

Niye düzeninizi bozdunuz?


- İki sebebi var: Türkiye’deki ahbap çavuş kültürüne alışamadım ve üniversite yöneticilerine yaranamadım. Birkaç yıl önce üst yönetim değişti ve yeni rektör Prof. Dr. Umran İnan dönmem için büyük çaba gösterdi. Fakat o aşamada düzenimizi tekrar değiştirmemiz mümkün değildi.

ABD’de çalışmalarınız devam etti...


- Akademik camiada ve pratik uygulamalarda ses getirmesine rağmen, uzaklık sebebiyle büyük bir itibarımız yoktu. Bu da ABD’ye gitmemize sebep oldu. Nobel Komitesi ödülün bilimsel altyapı raporunda çok detaylı şekilde rolümüzün üzerinde durmasa, kimsenin bizden haberi olmayacaktı.

Bizi önemsemezlerdi

Nobel’e nasıl bir katkı yaptınız?


- Uğraştığımız problemler yakın döneme kadar ilgi çekmiyordu. Kimse bizi pek ekonomistten saymaz zaten. Geçen haftaya kadar öyleydi daha doğrusu. Nobel’e giden süreçteki katkılarım eşleme problemlerinin 1990’larda duraklamış teorisini önce canlandırmak, sonra da başta merkezi öğrenci yerleşimi ve böbrek takası gibi önemli uygulamaları kazandırmaktı. Bu konuda Utku’nun katkısı hepimizden önemli. ABD’nin birçok bölgesindeki böbrek takasları, bir süre Utku’nun dizüstü bilgisayarında yapıldı. 2005’ten beri benzer sistemi Türkiye’de de hayata geçirmek için arzumuzu dile getiriyoruz fakat bir ilerleme kaydedemedik.

Siz alabilir miydiniz Nobel’i?


- Gerçekçiyim. Böyle bir beklentim yoktu. Zaten yaşım itibariyle mümkün değildi. Şimdiye kadar en genç ekonomi Nobel’i alan ekonomist, efsanevi Kenneth Arrow. O bile 51 yaşındaydı.

ÖSYM kaale almadı

Roth biraz da sayenizde kazandı...


- Ödüle uzanan süreçte makalelerimiz son derece etkili olmasına rağmen, Utku ve ben nispeten geri planda kaldık. Fakat Nobel Komitesi bilimsel altyapı raporunu son derece özenli hazırlamış, bizi ön plana çıkarmış. Bu da çok büyük bir gurur yarattı haliyle

ÖSYM çalışmanıza Türkiye’de, ABD’deki kadar ilgi gösterildi mi?

- ÖSYM sisteminin düzeltilmesi çalışmamın ayrı bir önemi var. Uzun yıllar ÖSYM’yi bundan haberdar etmeye çalıştım ama beceremedim. Sonra aynı aksaklıkların daha büyüğünü ABD’de gördüm. 2003’te Boston’da sistemi düzeltmek istiyorlardı. Atilla Abdülkadiroğlu ve Roth’u da bundan haberdar ettim. Aynı dönemde New York öğrenci yerleşim sistemi de çökünce Roth’tan yardım istediler. Ama o sürece dahil olmadım.

Roth çalışmanıza nası dahil oldu?


- Al Roth’a istediği zaman projeye dahil olabileceğini ilettik. 2003’ten itibaren böbrek takasıyla ilgili ortak çalışma yaptık. 2004-2005’te öğrenci yerleşimi ve böbrek takası çalışmaları zirvedeyken Harvard’da buluştuk. Sonra da onu Koç Üniversitesi’nde ağırladık.

Prof. Dr. Utku Ünver

Nobel almış kadar sevindim

Sadece eşiniz istediği için mi ABD’ye gittiniz, başka neden var mıydı?


- Piyasalarda yaptığımız tasarımların büyük kitlelerce kabullenilmesi bilimsel çalışmalarım için önemli. Bunu da en kolay başarabileceğimiz yer ABD. Maalesef dışarıda başarılı çalışmalar Türkiye’den daha kolay özümseniyor.

Alvin Roth ile nasıl tanıştınız?


- 1995’te Pittsburgh Üniversitesi’nde. Ondan ders aldım ve danışmanımdı.

Böbrek çalışmasını birlikte yürüttünüz.


- Koç Üniversitesi’ndeyken, 2002’de Harvard Business School’da Roth ile yeniden çalıştık. Tayfun ile 30-40 tıp makalesi okuduk. Fikirlerimizi Roth’a yollayınca ikna oldu, çalışmaya başladık.

Böbrek takası ABD’de nasıl ilerledi?


- New England’da doktorlarla irtibata geçtik. Ekonomistler katkıyı anlamasa da (!) daha sonra bizden öğrenebilecekleri çok şey olduğunu fark ettiler. Çünkü o döneme kadar böbrek takasları rastlantısal şekilde, bir doktorun iki hastasının takasa uygun yakınları olduğunu fark etmesiyle yapılıyordu. Şu anda ABD, Britanya, Kanada ulusal takas sistemleri Roth ile geliştirdiğimiz prensipleri kullanıyor.

Nobel’i siz de kazanabilirdiniz. Roth kazanınca ne hissettiniz?


- Nobel ödülü Shapley ve Roth’a verildi. İkisi de bu ödülü fazlasıyla hak etti. Ama Nobel Komitesi, onlara Nobel verilmesine vesile olan üç çalışmadan ikisinin Türk bilim adamlarının katkılarıyla yapıldığını belirtti. Roth’a Nobel verilme nedenini özetlerken isimlerimiz verildi, katkılarımız tanındı. Nobel Ekonomi Komitesi genelde ödülleri verdiği kişilerden başkasına bu kadar net kredi vermemeye dikkat eder. Bu da benim Nobel almış kadar sevinmem için fazlasıyla yeterli.

 

***

 

İki türk bilim adamının çalışmaları

√ Tek taraflı eşleşme problemleri üzerine yapılan teorik çalışma

√ Öğrenci yerleştirme üzerine teorik ve pratik çalışmalar

√ Böbrek takası çalışması 

Bu yazı toplam 5620 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nuran ÇAKMAKÇI Arşivi