Çocuk İstismarına Göz Yummayın!
Ulusal basında çocuklara yönelik şiddet, çocukların çalıştırılması, duygusal, fiziksel taciz ve cinsel istismar haberleri sıkça karşılaşmaktayız. En son Kars’ta cep telefonu satışı yapan babasına yemek götürmek için çıktığı evlerine bir daha dönmeyen ve kent merkezine 5 kilometre uzaklıktaki boş bir tabyanın içinde cesedi bulunan 9 yaşındaki Mert Aydın, çocuğa yönelik ihmal ve istismarının somut örnekleridir.
Başakşehir STK Platformu olarak 28-29 Aralık tarihlerinde “Risk Altında ve Korunması Gereken Çocuklar” çalıştayla yayınladığımız 33 maddelik sonuç bildirgesi çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği adına büyük önem taşıyor.
Çocuk İhmal ve İstismarın sebepleri nelerdir!
Çocuk korunmaya, ilgiye ve sevgiye muhtaç bir varlıktır. Ailenin uygun tutum ve davranışlarıyla çocuk kişilik, ruhsal ve davranışsal gelişimi sağlıklı yapılandırılır. Ancak ebeveynler çocuklarına yeterli düzeyde ilgi ve sevgi göstermez, kişilik gelişiminde uygun rol model olamaz ise çocuk istismara ve fena muameleye açık hale gelir.
Belirli kesimler, çocuğun ticari bir meta olarak algılaması, çocukları kullanarak kazanç sağlaması istismar ve ihmali yaygınlaştırmıştır. Çocuklar kırsal bölgelerden büyük şehir merkezlerine çeteler tarafından getirilmekte, çocuk işçisi olarak korumasız ve güvensiz ortamlarda çalıştırılmaktadır.
Çocuk İstismarını çeşitleri!
Ebeveynlerin çocuklarını yetiştirirken, ruhsal gelişim evrelerine uygun olmayan yaklaşımlarda bulunmaları çocukları etiketleyerek, dışlayıcı ve aşağılayıcı tutumları çocuk ihmalinin örnekleri arasındadır.
İstismar çocuğu zorunlu eğitimden mahrum bırakmak, çocuklara mendil sattırmak, ağır sanayi kurumlarında çalıştırılmayı kapsar. İlköğretim çağında olan çocukların bedensel ve ruhsal özelliklerine uygun olmayan işlerde çalıştırılması gelişimini olumsuz etkileyerek uyum, davranış sorunlarına yol açar. Son zamanlarda büyük şehir sokaklarında Suriyeli mülteciler çocuklarına dilencilik yaptırması istismar kapsamı arasındadır.
İstismarı önleyici yaklaşımlar!
Ebeveynlerin çocuklarını yetiştirirken ruhsal gelişim evrelerine uygun yaklaşımlarda bulunmaları çocuklarıyla açık, demokratik iletişim ve etkileşimde olmaları çocuklarıyla ilişkilerini geliştirebileceği gibi çocuğu takip ederek karşı karşıya kalabileceği çevresel sorunlara müdahale etme fırsatları olur.
Ebeveynler çocuklarıyla ilişkiler kontrol etmek, denetim kurmak yerine karşılıklı diyalog geliştirerek çocuklarını anlamaya çalışmalıdırlar. Çocukların sorunlarını anlama eğiliminde olmalıdırlar. Pedagojik yaklaşımın temel kuralı çocuğun seviyesine uygun yaklaşım ve tutum geliştirebilmekten geçer. Böylece çocuk karşı karşıya kaldığı tehlikeleri ebeveynleri ile paylaşabilir. Ebeveynlerde çocuğun sorunlarını çözme fırsatı elde edebilirler.
Çocuğa “hayır” demeyi öğretmek
Çevresel istismara karşı çocuklar eğitilmeli, okul çağı çocuklar kesinlikle çalıştırılması önlenmelidir. Eğitimde çocuğun istismar karşısında “hayır” diyebilme, sınırlarını belirleyebilme gücü ve kararlılığını, anne-baba sağlıklı rol model olarak göstermelidir.
Her şeyden önce çocuk ihmali ve istismarının önlenmesi toplumsal bilinçlenmeyi ve sağlıklı bir toplum düzenin gerektirir. Toplum, çocukların korunması ve aile kurumun desteklenmesi yönünde sivil, bağımsız katılım ve üretkenliğini ortaya koymalıdır. Kötülükler karşısında hayır diyebilme refleksi geliştirmelidir.
"İstanbul'da kaybolan ve boğularak vefat eden 3.5 yaşındaki Pamir Dikdik babasının dediği gibi; yardımlaşma, insanların sağduyulu tavırları, bir komşunun başına gelen sorunun kendi başına gelmiş gibi kabul edilmesi bizim milli hassasiyetlerimiz" sözüyle yazımızı noktalayalım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.