Susuzluk Hayatı Tehdit Ediyor!

Susuzluk Hayatı Tehdit Ediyor!
Beynin %75’i, kanın %92’si, kasların %75’i, kemiklerin ise %22’si sudan oluşur. Susuzluk birden fazla hastalığa yol açarak vücutta ciddi hasarlar meydana getiriyor.

Beynin %75’i, kanın %92’si, kasların %75’i, kemiklerin ise %22’si sudan oluşur. Susuzluk birden fazla hastalığa yol açarak vücutta ciddi hasarlar meydana getiriyor.

 

Yaşam kaynağımız su yeterli miktarda alınmadığı vakit vücutta tahribata yol açıp hayatımızı tehdit ediyor. Günde ortalama 8 bardak su içmemiz lazım gelirken vücudumuzun 10 bardak su kaybettiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Gamze Şenbursa, susuzluğun, vücutta geri dönülmez hasarlara yol açtığını söyledi. İnsan beyninin %75’inin, kanının %92’sinin, kaslarının %75’inin, kemiklerinin ise %22’sinin sudan oluştuğunu söyleyen Şenbursa, su içmemenin yol açtığı rahatsızlıkları sıraladı: 

 

VÜCUDUMUZ SUSUZ KALDIĞINDA NELER OLUR?


Yorgunluk: Su vücudunuzdaki en önemli enerji kaynaklarındandır. Dehidratasyon (susuz kalma) vücudu yavaşlatan enzimatik aktiveteye sebep olarak yorgunluk ve halsizliğe yol açar.


Astım ve alerjiler: Dehidratasyona maruz kalan vücut sudan tasarruf etmek için havayollarını daraltıyor. Siz daha susuz kaldığınızı hissetmeden histamin bu durumun farkına varıyor ve salgısını arttrıyor.


Yüksek kan basıncı: Vücut normalde tam olarak su ihtiyacını karşıladığında kanın %92’si sudur. Vücudun susuz kaldığı zamanlarda ise kan kalınlaşarak akışı sırasında dirence sebep olur ve buda kan basıncının yükselmesi ile sonuçlanır.


Cilt problemleri: Dehidratasyon deri yoluyla toksinlerin atılmasını bozmakta ve her türlü cilt problemi için savunmasız hale getirmektedir; dermatit, sedef, kırışıklık…


Yüksek kolestrol: Vücut susuz kaldığında kolestrol seviyesini arttırarak hücreden daha fazla su kaybını önlemeye çalışır.


Sindirim bozuklukları: Su ve alkali (kalsiyum ve magnezyum) minerallerin eksikliği gastrit, ülser ve reflü gibi birçok sindirim sistemi problemine yol açar.


Mesane ve böbrek problemleri: Toksin ve atık asit birikimi bakterilerin gelişmesi için ortam sağlar, buda böbrek ve mesanede inflamasyon, ağrı ve enfeksiyona daha yatkın olması ile sonuçlanır.


Kabızlık: Suyun eksikliğinde, vücudun kritik fonksiyonları için su sağlama görevi kalın bağırsağındır. Su yetersiz kaldığında atık maddeler bağırsak içinde çok yavaş ilerlemeye başlar bu da kabızlığa yol açar.


Eklem ağrısı ve sertlik: Bütün eklemlerde büyük bir kısmı sudan oluşan kartilaj yastıkçıkları vardır. Vücut susuz kaldığında kartilaj zayıflar ve eklem tamiri yavaşlar böylelikle ağrı ve rahatsızlık hissi oluşur.


Kilo alma: vücudunuz etkin bir şekilde toksinleri elimine edemez ve yağ hücrelerinin içinde saklar. Bunun yanında eğer vücut yeterli su ile toksinlerin güvenli bir şekilde atamıyor ise yağ hücresini serbest bırakmaz.


Vakitsiz yaşlanma: Kronik olarak vücut susuz kaldığında, organlar ve hatta vücudun en büyük organı olan deride kırışıklık başlar ve erken yaşlanma belirtileri verir.

Bu haber toplam 4300 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.