SEDEF hem cildi hem ruhu yaralıyor

Özlem YURTÇU /  Star Gazetesi

HALK arasında sedef hastalığı olarak bilinen “psoriasis”‘in masaya yatırıldığı sempozyumda konuşan uzmanlar, toplumdaki “deri hastalıkları yaşamı tehdit etmez, günlük aktiviteyi etkilemez, olumsuz etkisi yoktur” düşüncesinin çok yanlış olduğunu vurguladı. Çanakkale’de gerçekleştirilen 9. Faruk Nemlioğlu Dermatolojide Gelişmeler Sempozyumu’ndaki “Psoriasis tedavisinde 360 derece” adlı oturumda konuşan Klinik Psikolog Serap Altekin ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilser İltekin ile Hemşire Nagihan Fıçıcıoğlu, hem ilaç tedavileri hem psikolojik yönü hem de hastanın gözünden sedef hastalığını değerlendirdi. Psikolog Serap Altekin “Sedef hastalığını, diğer birçok kronik hastalığa kıyasla daha zor kılan şey, dışardan bakıldığında görülebilir olmasıdır” diyerek “Tedavi sürecinde bütüncül yaklaşım önemli çünkü deri hastalıklarının büyük bir kısmı psikolojik faktörlerle tetiklenir” diye konuştu. Sedef hastalarına önerilerde bulunan Altekin, “Duygularınızı dışavurun, yakınlarınızın desteğini alın, egzersiz yapın ve  sabırlı olun” dedi.

Kalp krizi riskini artırıyor

Prof. İltekin ise sedef hastalığının hasta açısından pekçok olumsuzluğa yol açtığını belirterek şunları söyledi: Hastaların yüzde 75’i sosyal yaşamda problem yaşıyor. Yüzde 40’ı kapalı giysi kullanıyor. Yüzde 36’sında uyku sorunu var. Bu hastalarda fiziksel rahatsızlığın yanı sıra psikolojik travmalar da yaşanıyor. Ayrıca sedefe eşlik eden koroner kalp hastalıkları, tansiyon ve diyabet, obezite gibi başka hastalıklar da yaşamı tehdit eder. Örneğin bir sedef hastasında kalp krizi riski 30’lu yaşlarda üç kat artabilir. Zira sedef hastalığında plak oluşumu damar tıkanıklığındakine benzer çekilde gelişir. Tedavinin kesilmeden sürdürülmesi kalp krizi riskini düşürmesi bakımından da önemlidir. Sistemik tedavide başarılı sonuçlar alınmaktadır ancak bu sonuçları birkaç ay içinde almak mümkün. Şu an bu tedavi için elimizdeki en iyi ajanlardan biri “adalimumab” dediğimiz etken madde. Daha önceleri romatizmal hastalıkların tedavisinde kullanılan bu ilaç sayesinde sedef tedavisinde de iyi sonuçlar elde etmekteyiz.