Tarık Muzaffer

Tarık Muzaffer

Politik Şizofreni Ve Niyet Okuyucuk

Politik Şizofreni Ve Niyet Okuyucuk

I. Kavramsal ilişkilendirme

Başlık biraz uç anlamalar muhteva etse de konunun anlaşılabilmesi açısından gereklidir. Şizofreni İçe kapanma, gerçeklere kayıtsızlık ve şahsiyet ikileşmesi, zihin bölünmesi, İçe yönelik düşünce yapısının yerleşmesi şeklinde beliren bir psikozdur. Psikoz ise Kısaca kişinin “gerçeklikle alakasını koparan” ve ağır akıl hastalıklarının genel adıdır. Şizofreni türleri ise: “Paranoid tip, Katatonik tip, Desorganize tip, Farklılaşmamış tip, Residuel tip” tir. Konu başlığını ilgilendirmesi açısından burada sadece paranoid şizofreni kavramı üzerinde kısa durmayı ve daha sonra Türkiye’deki politik tartışmalarla ve niyet okuyuculuk kavramıyla ilişkilendirmeyi uygun bulduk.

Paranoid şizofrenide kişinin gerçeği algılama ve derlendirme yetisi ileri derecede bozuktur. Bu rahatsızlığın temel karakteristiği kişiye gerçeğe ilişkin sağlıklı veriler sunulsa bile kişi düşünce anlamlandırma ve tutumlarında ısrar eder. Paranoid şizofrenler aşırı şüpheci olur. Örneğin insanların kendisine haksızlık ettiğini düşünerek onlarca mahkemede gereksiz davalar açabilir ve uzun bir süre bu davaları takip edebilir. Takip edildiğini düşünerek birkaç defa karşılaştığı kişiden ya kaçar yada ona saldırabilir.

Paranoid şizofreni” kavramıyla, politik bir kavram olarak ele aldığımız “niyet okuyuculuk” kavramı arasındaki ilişkilendirmemiz; tıbbi tanı yada teşhisten ziyade günümüz siyasal tartışmalarına daha somut parantezler açmak ve politik ruh algısın anlaşılabilirliğine katkı sağlamak amacı taşımaktadır.

Niyet okuyucuk” kavramı kişinin bir kişi hakkında ki sübjektif değerlendirmelerini içeren bir kavramdır. Bir insanın “ben şu şekilde düşünüyorum” açıklamasını makbul görmeyip; “aslında sen şunu düşünüyorsun, bunları yapabilirsin, bu davranışları gerçekleştirme olasılığın yüksektir” anlayışıyla değerlendirmeler yapmasıdır.

Niyet okuyucuk” kavramı öngörü, basiret, önsezi, ileriyi görebilme, geleceği okuma vb… kavramlara benzese de farklı bir muhtevaya sahiptir.

Öngörü, basiret, önsezi, ileriyi görebilme, geleceği okuma kavramları birbirine yakın anlamlar içermekte ve içerdikleri temel anlam; bir veriden yola çıkarak gelecek hakkında tahmin yürütmektir.

Niyet okuyuculukta ise kişilerin sözlü yada yazılı beyanatlarına ve bir çok icraatına rağmen kişi yada kurumlar hakkında bir takım şüpheci ön yakıştırmalarda bulunmak öne çıkar. Niyet okuyucuların en çok kullandığı kavramların başında “İKİNCİ GÜNDEM” kavramı gelir. İkinci gündem kavramını kullanan niyet okuyucular genelde şunu ifade ederler: “Sen …bunları asıl hedefine ulaşmak için ifade ediyorsun. İkinci bir gizil gündemin var. Örneğin sen(yada siz)  totaliter bir rejim kurmak için demokrasinin nimetlerinden yararlanıyor(sunuz) ve sık sık demokratlığa vurgu yapıyorsun(uz).”

 

Sonraki yazımızda kavramsal tahlil yapılacaktır.

 


Bu yazı toplam 14621 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Tarık Muzaffer Arşivi