Polikistik Over Sendromunun Belirtileri Nelerdir?

Polikistik over sendromunda gebelik mümkün mü?

Prof. Dr. Bülent Tıraş, Polikistik over sendromunda gebelik hakkında bilgi verdi. Polikistik Over sendromu genellikle yumurtalık kistleri ile karıştırılan rahatsızlıklar arasında bulunuyor ancak ikisinin kadınların üreme sistemleri üzerinde tam olarak aynı etkilerde bulunmamaları
nedeniyle detaylı olarak değerlendirilmeleri gerekiyor. Polikistik Over sendromunda, kadınların yumurtalıklarında tek ve büyük bir kist değil, çok sayıda küçük kist bulunuyor ve bu nedenle poli yani çoklu kelimesinden gelen bir medikal tanımlama bu sendromun ismine dahil ediliyor.
Polikistik Over sendromuna sahip olan kadınların yumurtalıklarında bulunan bu kistler, yumurtalık kistlerinden daha küçük boyutlarda ve çok yüksek ihtimalle sayı olarak da birden fazla adette oluyorlar. Dolayısıyla sendromun tespitinde bu verilere göre hareket ediliyor ve kistlerin boyutu, adetleri üzerinde yapılan tetkikler neticesinde gerekli tedavi süreci de başlatılıyor.

Polikistik Over Sendromunun Belirtileri Nelerdir?

Polikistik over sendromuna sahip olan kadınlarda çok yüksek ihtimalle herhangi bir direkt ağrı ile karşılaşmak mümkün olmaz ancak diğer yan belirtiler sayesinde hastalığa dair bir fikir edinilebilir. Bu belirtilerden en önemlisi, diğer kadın hastalıklarında olduğu gibi, adet düzensizliği ve aşırı adet kanamalarıdır. Yumurtalıkların işlevlerinin bozulması ve yumurtlama sürecinin de şaşması nedeniyle ortaya çıkan bu durum, maalesef uzun vadede ciddi bir rahatsızlık verebiliyor ancak bu belirtilerin yumurtalıklar ile ilgili diğer kadın hastalıklarında da ortaya çıkabildiği unutulmamalı.
Polikistik over sendromunun bir diğer belirtisi ise androjen hormonunun salgılanma düzeninin bozulmasına müteakip vücutta ortaya çıkmaya başlayan değişikliklerdir. Bu değişiklikler arasında akne ve sivilce şikayetleri, cildin fazla yağlanması, kilo alma ve kıllarda artış bulunmaktadır. Bilhassa normalde çok fazla tüylenme sorunu olmadığı halde sebepsiz yere kıl ve tüylerinin arttığını görenler, uzmanlara hormonal dengelerinin ölçümü ve tetkikler için başvurmalılar.

Polikistik Overde Gebelik Mümkün mü?

Polikistik over sendromunun gebeliği direkt olarak engellememesine karşın gebelik ihtimalini ciddi bir oranda düşürdüğünü araştırma sonuçları gösteriyor. Her iki yumurtalıkta birden ortaya çıkan polikistik over ise gebeliği neredeyse tamamen imkansız hale getirebiliyor.

bknz : http://www.bulenttiras.com/polikistik-overde-gebelik-mumkun-mu

Yumurtlama düzeninin bozulması, adet dönemlerinin karışması ve yumurta üretiminin durması gibi etkenler, maalesef polikistik overin gebeliği bir hayli engellemesine sebep oluyor. Eğer hasta bu konuda bir operasyon geçirmek istemezse veya henüz operasyon için erken görünüyorsa, ilk olarak adet ve yumurtlama düzenini yeniden rayına sokacak bir ilaç tedavisi uygulanır ve böylece gebelik ihtimalinin artması sağlanır.

Zira yumurtalıklar üzerinde uygulanan cerrahi operasyonlar, fallop tüplerinin yapışması gibi sorunlara yol açabiliyorlar ve bunun yanında yumurtalıkların tamamen alınması da pek çok vakada gerekebiliyor. Bu faktörler ise bilhassa çocuk sahibi olmak isteyen çiftler için uygun olmadığından, ilaç tedavisi ile gebeliğin desteklenmesi en makul çözüm olarak görünmektedir.

Ancak yumurtalıkların zaman zaman ilaçlara karşı aşırı hassas olabilmeleri ve bazı kadınların bu tip sorunlara daha fazla yatkın olmaları sebebiyle hem kullanılacak ilaçlar hem de dozajları dikkatli bir şekilde ayarlanmalı.

Polikistik Over Sendromu Ne Sıklıkla Görülür?

Polikistik over sendromu sanılanın aksine oldukça yaygın bir rahatsızlık ve her 100 kadından 15 tanesinde görülebiliyor. Ancak belirtilerin herkeste çok şiddetli olmaması ve dikkat çekmemesi nedeniyle farkedilmeyen vakalar da bir o kadar çok.

Rahatsızlığın sebebinin ise yüksek oranla genetik kaynaklı olduğu ve ailesinde polikistik over görülenlerin bu rahatsızlığa kapılma ihtimalinin daha yüksek olduğu belirtiliyor. Yapılan araştırmalarda ciddi bir dış etkenin bulunmadığı belirtilse de, genetik yatkınlıkların sağlıksız yaşam tarzı ve beslenme ile ortaya çıkabildiğini de dikkate alırsak, sağlığa azami dikkat ederek en azından bir nebze ondan kaçınmanın mümkün olduğunu da söyleyebiliriz.

Kaynak: Sözcü