Gün boyu açlık hissetmemenize rağmen, akşam saatlerinde acıkıyor ve daha çok yiyorsanız, sağlığınızı korumakta ve kilo kontrolünüzü sağlamakta zorluk çekebilirsiniz. Yatmadan hemen önce tüketilen besinler, dispepsi (hazımsızlık), gastrit, ülser gibi mide hastalıklarına ve kalp damar rahatsızlıklarına neden olabilir.

Siz de gün içerisinde dengeli beslenmiyor ve gece geç saatlerde yemek yiyorsanız, sağlıklı beslenmenin püf noktalarını uygulayarak, beslenmenizi düzene oturtabilirsiniz.

Besinlerinizi Öğünlere Dağıtabiliyor Musunuz?

Yeterli ve dengeli beslenmek için en temel kurallardan biri, güne kahvaltıyla başlamaktır. En önemli öğünlerden biri olan kahvaltı, güne zinde başlamayı ve bir sonraki öğünde daha az besin tüketerek daha az kalori almayı sağar. Kahvaltıdan sonra yapılan bir ara öğün ise, ana öğünlerin arasındaki sürede oluşan açlığı engeller.

Sabahları kahvaltıda bir şey tüketme isteğinin olmaması, akşam yemeğinin yendiği saatten, yemekte tüketilenlerden veya yatma saatine yakın bir zamanda tüketilen atıştırmalıklardan kaynaklanıyor olabilir. Bu durumun önüne geçebilmek için,

-    Akşam yemeklerinizi geç saatlerde tüketmeyin.

-    Et – yumurta - kuru baklagil grubu,  süt - yoğurt grubu, sebze grubu, ekmek ve tahıl gruplarının tümünden, yeterli ve dengeli bir şekilde tüketin.

-    Gece tükettiğiniz ara öğünlerde, sağlıksız atıştırmalıklar yerine meyve, kuru meyve, yoğurt veya süt gibi sağlıklı besinleri tercih edin.

Reaktif Hipogliseminiz Var Mı?

Reaktif hipoglisemi, yemek yedikten sonra kan şekerinin düşmesidir. Ana öğünlerin hemen ardından açlık hissi, tatlı yeme isteği, halsizlik, yorgunluk oluşması ve beden kütle indeksi sınıflamasında şişman (30 – 34,9) kategorisinde olunması, reaktif hipoglisemi belirtileridir. Böyle şikayetleriniz varsa, endokrinoloji ve metabolizma uzmanı bir hekime muayene olduktan sonra bir diyetisyene danışmalı ve beslenme alışkanlıklarınızı düzenlemelisiniz.