MS (Multipl skleroz) nedir, tedavisi var mıdır?

MS (Multipl skleroz) nedir, tedavisi var mıdır?
Hastalığın başlangıcında görülen ilk belirtiler genelde görme kaybı, çift görme, duyu kaybı, güçsüzlük, denge sağlayamama, yürüme bozukluğu, karamsar ruh hali gibi belirtilerdir.
MULTİPL SKLEROZ (MS)

Multipl skleroz, beyin, beyincik, omurilikten oluşan merkezi sinir sistemini etkileyen, bağışıklık sistemindeki değişiklikten dolayı kaynaklanan, iltihabi olaylara neden olan bir hastalıktır. Genç erişkinlerin hastalığı olan MS, ataklar ve iyileşmeler halinde görülür. Bazı hastalarda iyileşme olmaz ve hastalık hızlı ya da yavaş bir şekilde ilerleyerek seyreder. Ülkemizde en çok 25 yaşından sonra ortaya çıkmaktadır. Dünyada ise görülme yaşı 20-40 arasında değişmektedir.

Merkezi sinir sisteminde iletimi hızlandıran ve sinir hücrelerinin üzerini kaplayan miyelin kılıfın hasar görmesiyle meydana gelir. Vücut bağışıklık sistemiyle bu kılıfı yabancı madde gibi algılamaya başlar. Neden böyle olduğu konusunda henüz kesin bir bilgi yoktur. İlk başlarda tek gözde görme kaybı ya da çift görme, ellerde titreme, kuvvet kaybı, konuşma güçlüğü, vücut dengesinin bozulması, hareket kısıtlılığı şeklinde bulgular verir. Her hastada belirtiler farklıdır. Çünkü merkezi sinir sisteminde gelişen hasarın seviyesi ve yeri her hastada farklıdır. Kişiden kişiye büyük farklılıklar görülebilir.

MS, genetik nedenlere bağlı değildir. Yani annesi ve babasında MS olan bir çocuğun da MS hastası olması söz konusu değildir. Ayrıca bulaşıcı bir hastalık değildir.

MS'NİN GÖRÜLME SIKLIĞI

Merkezi sinir sisteminin miyelin kılıflarında meydana gelen en yaygın hastalıktır. Sinirsel sorunlara kazalardan sonra en çok yol açan sinir sistemi hastalığıdır. A.B.D' de bu hastalığı olan 250 bin ile 350 bin arasında hasta vardır. Ekvatoral iklimlerde yaşayanlarda bu hastalık pek görülmemektedir. En çok ılıman iklimlerde ve Avrupa milletlerinde görülür. Avrupa toplumlarında sık görülmesi bu hastalığın sosyo ekonomik düzeyi yüksek toplumlarda fazla olduğunu ortaya koymaktadır. Ekvatordan uzaklaştıkça görülme sıklığı artmaktadır.

Her ne kadar kalıtsal olmadığını düşünsek de bu hastalığın beyaz ırkta, siyah ırka göre daha fazla görülmesi bize bu hastalıkta kalıtsal faktörlerin de rol oynadığını düşündürmektedir. Ayrıca kadınlarda biraz daha fazla görülen bir merkezi sinir sistemi hastalığıdır. Ülkemizde MS hastalarının sayısı hakkında kesin bilgiler yoktur; fakat bu hastaların sayısının 250-300 bin arasında olduğu tahmin edilmektedir.

MS NASIL MEYDANA GELİR?

Merkezi sinir sisteminin etkilenmesi sonucu, burdaki sinirler ve etrafındaki kılıflar da etkilenmektedir. Bağışıklık sistemindeki bozukluk sonucu, vücut kendi sinir ve kılıflarını yabancı bir madde olarak görür ve onlara karşı bir savunma mekanizması oluşturur. Bu yüzden dokularda hasar ortaya çıkar. Görme kaybı, dengesizlik, güçsüzlük gibi belirtilerin görülmesi de işte buralara giden sinirlerin hasar görmesi sonucu, sinir iletiminde bozuklukluk meydana gelmesinden kaynaklanmaktadır. Fakat Şu bilinmelidir ki bu bozukluklar en az %80 hastada geri dönüşümlüdür. Yani bağışıklık sistemin bir süre sonra yaptığı hatanın farkına varmakta ve kendi yapılarına zarar vermeyi durdurmaktadır. Bundan sonr hasta iyileşme dönemine görmektedir. Az bir kısım hastada ise yıllar boyunca süren ilerlemelerle bu zorluklar devam edebiliyor.

Peki, atak geçtikten sonra kişi bir daha atak geçirir mi? Hayır böyle bir şart yoktur. Atak geçirmiş bir kişide tekrar atak olacak diye bir şey yoktur. Hastalık düzelebilir ve ayrıca atak geçirse bile bu hastalık ilerliyor anlamına gelmez. Dediğimiz gibi, her hastada MS farklı tipte, farklı belirtilerle meydane gelmektedir.

MS'NİN BELİRTİLERİ

MS'nin beyin, beyincik ya da omuriliğin tutulması durumunda farklı belirtiler vereceğini söylemiştik. Hastalığın başlangıcında görülen ilk belirtiler genelde görme kaybı, çift görme, duyu kaybı, güçsüzlük, denge sağlayamama, yürüme bozukluğu, karamsar ruh hali gibi belirtilerdir. Belirtilerin şiddeti değişir. Bazı hastalarda ilk bulgular şiddetlidir, bazılarında ise daha hafif seyreder. Bu belirtilerin düzelmesi ya da devam etmesi 5 yılın sonunda belli olur. 5 yıl sonra hastalar ya normal hayatlarına devam eder ya da desteğe ihtiyaç duyarlar.

Beyin ya da beyincikteki hasarlar sonucu konuşma bozukluğu, çift görme, denge bozukluğu, yutarken zorlanma, gözlerde kayma, kollarını hareket ettirirken güçlük çekme gibi problemler ortaya çıkmaktadır.

Omurilikte yerleşmiş bir hasar varsa, duyu kaybı, kol ve bacakların hareketinde bozukluk, güçsüzlük, cinsel fonksiyonlarda azalma, idrarını tutamama gibi belirtiler ortaya çıkar.

MS'NİN TEŞHİSİ

MS'nin teşhisinin yapılması için öncelikle bir nöroloji uzmanına muayene olmak gerekmektedir. MS'de görülen belirtiler bu hastalığa özgü belirtiler olmadığından, bulguların değelendirilmesi sadece doktor tarafından bir şüphe uyandırır ve kesin tanıyı fiziki muayene sırasında koyamaz. Güçsüzlük, görme bozukluğu, denge kaybı, duyu kaybı bir çok hastalıkta görülebilir. Bu yüzden hastalığın kesin olarak teşhis edilebilmesi için bazı görüntüleme yöntemleri, vücuttan sıvı alma ve çeşitli testler kullanılır. Radyografik görüntüleme, özellikle manyetik rezonans görüntüleme (MRG), şüpheli MS vakalarında kesin tanıyı koydurur. Bunun dışında bel bölgesinden sıvı alınarak tanı desteklenir ve hastalıkla ilgili daha ayrıntılı bilgiler elde edilir. Testlerde ise sinirlerin durumuhakkında bilgi elde edilir.

MS'NİN TEDAVİSİ

MS'nin tedavisinde bir kaç aşama vardır. Bu aşamalardan birisi atak tedavisidir. Fakat öncelikle şunun bilinmesi gerekir. Her atak tedavi edilecek diye bir şey yoktur. Kişinin günlük yaşamını etkilemeyen atakların ya da kendiliğinden düzelen atakların tedavi edilmesine gerek yoktur. Daha şiddetli vakalarda ise damardan kortizon türü ilaç olan metilprednizon verilir. Bu ilacın tedavisi doktorunuzun belirttiği şekilde gerçekleşmelidir. 10 güne kadar çıkabilir. Mutlaka doktor kontrolünde yapılmalıdır. Bu tedavi sırasında hastaneye yatmaya gerek olmasa da bazı sağlık kuruluşlarında uygulanmaktadır. Bu tedavi sırasında tuzlu ve tatlı besinlerle beslenmemeye özen gösterilmelidir.

İkinci tedavi şekli ise şikayetlerin tedavisidir. Yani hastada görülen bulguları ortadan kaldırmak amacıyla yapılır. Hastanın hareketini kolaylaştırmak için kas sertliğini yok edecek ilaçlar hastaya verilir. Ayrıca fizik tedavi ve hafif egzersizlerle bunlar daha da kolaylaştırılır. Ayrıca hastanın ruhsal durumuna göre antidepresan ilaçlar kullanılır. İdrarını tutamayan hastalar için, oxybutinin gibi ilaçlarla idrar kesesi kontrolü sağlanır. Kolay yorulan, yorgun ve halsiz kişiler için de çeşitli ilaç tedavileri uygulanır.

Diğer bir ilaç tedavisi ise bağışıklık sistemini baskılayan ilaçların kullanılmasıdır. Son yıllarda kullanılmaya başlansa da hala yeterince yaygın olmayan ve tartışılan bir tedavi şeklidir. Hastalığı tamamen ortadan kaldıran bir yöntem değildir. Sadece atağın tekrar gelmesini engellemeye ve şiddetini hafifletmeye yönelik kullanılıyorlar. Fakat her hastada MS aynı değildir. Bazılarında atak tekrar gelmez, kendiliğinden iyileşme olur. Bu yüzden hastalığın ilerlemiş olduğu kişilerde uygulanması daha doğrudur.

***

Yazarın kendi MS (Multipl Skleroz) hastalığını anlattığı "sustuğuMSeneler" kitabının geliri MS hastaları için MS derneğine bağışlanacak. Selçuk Şoray'ın imza günü 30 Ocak C.tesi günü 14:00-16:00 saatleri arasında İnsan Kitabevi'nde (Beyoğlu) olacak. (İstiklal Caddesi No: 96 Beyoğlu/İstanbul 0212-249 55 55 (Galatasaray Lisesi karşısı) www.sustugumseneler.com

Bu haber toplam 8007 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.