Kadınlarda ki Yaygın Cinsel Hatalar
Dr. Ece Hattat'a göre bu mutsuzluk; her iki cinse ait fiziksel ya da hormonal sorunlardan olabileceği gibi bazen kadınların cinsellikle ilgili yanlış düşüncelerinden de kaynaklanabiliyor. Yapılan çalışmalar kadınların neredeyse yarısının (yüzde 40-45) bir cinsel sorun yaşadığını gösteriyor. 27.500 kadın üzerinde yapılan bir çalışma; kadınların yüzde 39'unun en az bir cinsel sorun yaşadığını ortaya koyuyor.
Yaklaşık 13.000 kadın üzerinde yapılan başka bir araştırmada ise kadınların yaklaşık yüzde 70'inin tam olarak tatmin olmadığı görülüyor. Üstelik bu sorunlar yaşla birlikte artıyor. Cinsel sorunların sebeplerine bakıldığında organik faktörlerle yani damarsal, hormonsal, sinirsel sorunlar gibi problemlerle birlikte kadının cinselliği nasıl öğrendiği, eski deneyimleri, ilişki problemleri, iletişim sorunları, kültürel baskılar gibi psiko-sosyal nedenler de önemli yer tutuyor.
Ayrıca erkeğin sorunu da kadını etkiliyor. Partnerdeki sertleşme sorunu, erken boşalma, penisteki anatomik şekil veya hacim bozuklukları; kadının cinsel hayatını olumsuz etkiliyor, tatminini azaltıyor. Bunlarla birlikte kadınlarda görülen yanlış düşünce kalıpları ve davranış şekilleri de cinsel mutsuzluğa yol açabiliyor.
İşte bu yanlışlar...
Cinselliği her zaman karşı tarafın başlatmasını beklememelisiniz. Kendiliğinden gelişen karşılıklı istekler oluştuğunda kendinizi ifade etmekten kaçınmayın ve keyfini çıkarın. Gerektiğinde yanlış anlaşılma endişenizi eşinizle paylaşın. Onun yorumları sizi rahatlatacaktır.
Kadınların cinsellikte pasif bir rol oynamaları gerektiği, bir şehir efsanesidir. Sınırlarınızı aşmanızın yolu cinsel iletişimdir. Partnerinize duygu ve düşüncelerinizi açıklıkla ifade edin. Cinsellik esnasında sevdiğiniz ve tercih ettiğiniz davranışları partnerinize doğru bir şekilde aktarın. Eşinizin de ihtiyaç ve tercihlerini öğrenin. Pek çok erkeğin daha aktif ve rahat bir eş dileğini unutmayın.
Kadın ve erkeğin anatomisi gibi cinsel fizyolojisi de farklıdır. Bu nedenle cinsel istek, uyarılma ve orgazm mekanizmaları farklılık gösterir. Karşı cins kadar çabuk, kolay ve fiziksel anlamda uyarılmayabilirsiniz. Mutlaka kaliteli bir ön sevişme ve romantizmi cinselliğe dahil etmelisiniz. Gerektiğinde partnerinizle konuşarak sizin için uyarıcı aktiviteleri paylaşmalısınız.
Birçok kadın partnerinin cinselliğine gösterdiği önemi kendi cinselliği için göstermez. Partnerinin uyarılması ve orgazmboşalma sürecini yaşaması kadınlar için daha önemli olabilir. Oysa cinsellik çifte aittir. İki tarafın da keyifli, mutlu ve kaliteli bir tatmin yaşaması uzun vadede cinsel isteği arttırır. Çifti yakınlaştırır ve ilişkilerini kuvvetlendirir. Bu nedenle cinsel istek, uyarılma ve orgazm noktalarında bir sorun yaşıyorsanız, sorununuzu ertelemeyin ve eşinize iyilik yaptığınızı düşünmeyin. Mutlaka sorunu paylaşın ve gerekirse bir uzmana danışın.
İdeal imaj takıntısı özgüveninizi zedeleyip sizi cinsellikten uzaklaştırabilir. Özgüven eksikliği sizi olumsuz etkilerken eşinizin de cinsel isteğini azaltabilir. Zihinsel ve ruhsal çekimin en az fiziksel çekim kadar önemli olduğunu unutmayın. Dış görünüşünüze özen gösterin ancak aşırılıktan kaçının.
Cinselliği daima zaman, mekan ve koşulların uygun olduğu ana bırakmayın. Çok yorgun olsanız da, kendinizi bakımsız hissetseniz de spontan hisleri ertelemeyin. Cinselliğe sürprizler katın, eşinizi şaşırtın.
Cinsel bir sorununuz olduğunda bunu partnerinizle paylaşmaktan kesinlikle kaçınmayın. Cinsel sorunların çiftleri birbirinden uzaklaştırdığı biliniyor. Cinsel problemler bazen ilişki sorunlarının ana nedeni bazen de sonucu oluyor. Sebep ne olursa olsun onunla konuşun, paylaşın, anlatın. Cinsel sorununuzun ilişkinizi soğutmasına izin vermeyin. Gerektiğinde profesyonel yardım alın.
Yüksek stres düzeyi, gerginlik, endişe hali, öfke hem erkek hem de kadında pek çok cinsel soruna zemin hazırlıyor. Kronik stres hem psikolojik yönden hem de hormonal sistemi etkileyerek erkeklerde sertleşme sorunu, erken boşalma, kadınlarda cinsel isteksizlik, uyarılma problemleri ve orgazm sorunu gibi pek çok cinsel sıkıntıya yol açıyor. Bunun için cinsellikte hayatınızın streslerini bir kenara bırakmayı deneyin.
Cinsel performans fiziksel sorunlar kadar uyku seviyesi, stres düzeyi, duygusal durumunuz, ortam, gibi pek çok faktörden de etkilenir. Partneriniz her zaman cinselliğe hazır olmayabilir. Bunu reddedilmek olarak algılamayın. Sorununuz devam ediyor ve cinsel yaşam kalitenizi azaltıyorsa doktorunuza danışın.
Pek çok kişi erkeklerin cinselliğe her zaman iyi performans hedefiyle yaklaştığını düşünür. Oysa iyi bir performans sadece süreyle belirlenmez. Önemli olan partnerinizle birlikte sizin de mutluluk ve tatmin yaratan bir cinsellik yaşamanızdır. Bu nedenle kendinize fiziksel ve psikolojik olarak yıpratıcı hedefler koymayın.
Kaynak:Aktüel Psikoloji
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.