Cinsel Dürtüler Kimyasal Yöntemle Önlenebilir mi?

Cinsel Dürtüler Kimyasal Yöntemle Önlenebilir mi?
ABD ve Avrupa'da, sadece çocuğa cinsel ilgisi olan kişilerin kimyasal yollarla bu dürtülerin kontrolünü sağlama uygulaması ülkemizde de 'yapılabilir mi' konusunda incelemeler sürdürülüyor''

Doç. Dr. Ayten Erdoğan, ''ABD ve Avrupa'da, sadece çocuğa cinsel ilgisi olan kişilerin kimyasal yollarla bu dürtülerin kontrolünü sağlama uygulaması ülkemizde de 'yapılabilir mi' konusunda incelemeler sürdürülüyor'' dedi.

Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu Çocuk Psikiyatrisi üyeliğinden bir süre önce istifa eden Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Erdoğan, çocuklara tacizde bulunanların bir kısmının öğretmenlik, bakıcılık, servisçilik gibi çocuğa yakın olabilecekleri işleri seçebildiğini söyledi.

Türkiye'de çocuğu istismar eden bir öğretmenin mesleğini sürdürebildiğini kaydeden Erdoğan şunları kaydetti:

''Hakim ve savcılar da bu konuda rahat değil. Ellerinde olan bir şey değil, çünkü düzenlemedeki eksikler nedeniyle bir sistem oluşuyor. Sadece meslekten men etmek de yetmiyor. Kişinin kamuda çalışması engelleniyor, ama o gidiyor kız yurdu açıyor. Kamu dışında da böyle bir şey yapmasının önüne geçilmesi gerekiyor, mesela diplomasının alınması gibi bir ceza düşünülebilir. ABD ve Avrupa'da, sadece çocuğa cinsel ilgisi olan kişilerin kimyasal yollarla bu dürtülerin kontrolünü sağlama uygulaması ülkemizde de yapılabilir mi konusunda incelemeler sürdürülüyor. Bazı ülkelerde bu tür hastaların çocuğa yeniden taciz etme oranlarında büyük düşme gözlenmiş. Ama Türkiye'de sistemi nasıl oluşturulur, nasıl yapılır, yapılabilir mi çünkü sağlık sistemi ile iç içe olması ve kontrolünün sağlanması gereken bir durum.''

ÇOCUKLARI KORUMA MERKEZLERİ

Erdoğan, Türkiye'de 4-5 kentte bulunan çocukları koruma merkezlerinin ülke geneline yaygınlaştırılması amacıyla AK Parti İstanbul milletvekili Alev Dedegil ve Ankara milletvekili Aşkın Asan ile birlikte çalışma yürüttüklerine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

''Milletvekilleri ile birlikte bu tür merkezlerin faaliyet gösterdiği ülkelere giderek incelemelerde bulunacak, işleyişini izleyecek, Türkiye'de de yaygınlaştırılması için çalışmalar yapacağız. Bu merkezler, polis, savcı, çocuk ruh sağlığı uzmanı, çocuk doktorları, adli tıp uzmanları ve sosyal hizmetler işbirliğiyle oluşturulmaktadır. Buraya gelen istismara, tecavüze uğramış çocuğun bir kez gerçekten uzman kişiler tarafından muayenesinin değerlendirilmesinin yapılması, bunun kayda alınmasının sağlanması ve ondan sonra da direkt o çocuğu koruyacak, bu travmayı en az şekilde atlatmasını sağlayacak koruma sistemine geçilmesi amaçlanıyor. Ancak, dünyada en önemli konu olayı olmadan önlemektir. Ülkemizde ne yazık ki, çocukların cinsel istismara uğramasını engelleyecek hiçbir tedbir, farkındalık yok.''

ÇOCUKLARINI PARAYLA SATAN AİLELER

''Küçük yaşta kızları kullanmayı meşrulaştırmaya çalışan kesimin olduğunu'' ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

''Daha da acısı çocuklarını parayla satan ailelerin olmasıdır. Burada ekonomik olarak daha fakir toplum olmamızın etkisi var. Biz ve Tayland gibi. Tayland'ta aileler seks için çocuklarını parayla satarak geçiniyorlar. Benim en büyük korkum ülkemizdeki bu ekonomik sorunlar nedeniyle ahlaki değerleri iyi gelişmemiş ailelerin çocuklarını seks amaçlı satmalarının artması. Anne babaların çocuklarını para karşılığı seks için vermeleri, buna göz yummaları, teşvik etmeleri çok tehlikeli. Orada Türk Ceza Kanunu'na göre direkt anne-baba da suçlu oluyor. Çocuğunun cinsel istismarına göz yuman, bunu destekleyen, teşvik eden aileler cezalandırılmalı.

Küçük yaştaki çocuğunu yaşlı adama veriyor, nikah olmadığından kanuna yansımadığı için direkt çocuğu seks amaçlı satmış oluyor. Bunun adını lütfen öyle koyalım, 'bu, çocuğunuzu sekste kullanılmak üzere satmaktır'. Böyle bir şey çok ahlaksızca. Kız çocuklarını uyarıyorum 'eğer anne-babanız böyle bir şey yapıyorsa, sizi çıkarları uğruna satıyorlarsa buna karşı durun'.''

Erdoğan, cinsel istismar davalarının ortasında baskı ve para ile mağdurların ifadelerinin değiştirildiğini belirterek, şöyle dedi:

''Mesela tecavüz eden kişi geliyor aileye ev alıyor, para veriyor, aile de çocuğu ikna ediyor ifadesi değiştirtiliyor. Çocuklarını para karşılığı satan, onların ifadelerini değiştirten aileler var. Bu çok ahlaksızca ve bizler için tehlikeli gidişat. Onun için toplumun bu konuyu bilmesini ve karşı durmasını istiyorum. Çocukların, seks amaçlı kullanılarak ailenin ve birilerinin para kazanarak çıkar sağlaması, mağduriyetini göze alması çok tehlikeli ve yanlıştır.''

Bu haber toplam 4727 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.