2008'de 4milyon Antipsikotik Kutu Tüketildi
Salim UZUN / DHA & MİLLİYET
TÜRKİYE Psikiyatri Derneği (TPD) Dış İlişkiler Sekreteri Dr. Halis Ulaş, Türkiye'de sinir sistemi ilaçlarının kullanımının sürekli arttığını belirterek, “İlaç tüketimindeki bu artışta, psikiyatrist dışındaki hekimler tarafından uygun olmayan tanılara uygun olmayan ilaçların reçetelenmesinin çok önemli bir payı var” dedi.
Antalya'nın Belek Beldesi'nde devam eden 13'üncü Türkiye Psikiyatri Derneği Yıllık Toplantısı ve Bahar Sempozyumu'nda psikiyatrik ilaçların kullanımına ilişkin değerlendirmeler yapan Türkiye Psikiyatri Derneği Dış İlişkiler Sekreteri Dr. Halis Ulaş, sinir sistemi ilaçlarının Türkiye ilaç pazarında antibiyotik, kalp- damar sistemi ve romatizmal ilaç grubundan sonra 4'üncü sırada yer aldığını söyledi.
Dünya ilaç pazarının yaklaşık dörtte birinin ruhsal hastalıkların tedavisinde de kullanılan merkezi sinir sistemi ilaçlarının satışı ile oluştuğunu dile getiren Dr. Ulaş, “Dünya genelinde en çok satan 10 ilaçtan üçü birer antipsikotiktir. Türkiye açısından da düşünüldüğünde sinir sistemi ilaçları ilaç pazarında önemli yer işgal etmektedir. Ayrıca 2003-2008 yılları arasında Türkiye'deki ilaç gruplarının pazar payı değerlendirildiğinde; antibiyotik, kalp- damar sistemi ve romatizmal ilaç grubunun pazar payı azalırken, sinir sistemi ilaçlarının pazar payında ılımlı bir artış gözlenmektedir” diye konuştu.
Sinir sistemi ilaç grubunda antidepresan ve antipsikotik ilaçların oldukça önemli yer işgal ettiğini belirten Dr. Ulaş, bu tüketimin her geçen gün arttığını söyledi. Dr. Ulaş, şöyle dedi:
“Türkiye verilerine göre 2003 yılında 14 milyon 138 bin kutu antidepresan tüketilirken, bu rakam 2006'da 22 milyon 651 bine, 2007 yılında ise 26 milyon 246 bine çıkmıştır. Benzer artış eğilimi antipsikotik ilaçlarda da görülmektedir. 2007 yılında toplam 2 milyon 616 bin 136 kutu antipsikotik tüketilirken, bu sayı 2008'de 4 milyon 11 bin 901 kutuya yükselmiştir. Psikiyatrik ilaç tüketimindeki bu önemli artışta ilaç endüstrisinin tutundurma çalışmalarının yanı sıra, Türkiye’deki psikiyatrist sayısının yetersiz olması ve bu nedenle psikiyatrist dışındaki hekimler tarafından uygun olmayan tanılara uygun olmayan ilaçların reçetelenmesinin de çok önemli bir payı var.”
İLACA AYRILAN PAY ARTIYOR
Türkiye'de ilaca ayrılan bütçenin hızlı bir şekilde yükseldiğini vurgulayan Dr. Ulaş şöyle dedi:
“İlaca ayrılan pay artırılırken, bireysel ve toplumsal koruyucu sağlık hizmetlerine ayrılan bütçe azalmaktadır. Aynı zamanda insanlarımızın cebinden sağlık için çıkan para da her geçen gün artmaktadır. Bu durum özellikle son günlerde ekonomik krizin etkilerini tüm çıplaklığı ile hissetmeye başlayan yoksul ve işsiz kesimin daha da yoksullaşmasına neden oluyor.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.