Türkiye’de ilk kez Ankara Adliyesi’nde kurulan Aile İçi Şiddet Bürosu’nda görev yapan savcılardan Özlem Şimşek, Emine Avcıoğlu, Metin Serhan taş veGökay Aktaş, mağdur kadınlarla yaşadıklarını adliyenin dergisi Başkent Bakış’a yazdı. Her gün birbirinden ilginç hikâyelere tanıklık eden savcılar, kendilerine başvuran kadınların dertlerini sabırla dinleyerek mağduriyetlerin giderilmesine çalışıyor. Savcılara zaman zaman içini döküp rahatlamak isteyen kadınlar bile geliyor.

POLİS GÜNÜNDE AFFEDİN 

Adliyenin dergisindeki habere göre, polis eşini şiddet gördüğü gerekçesiyle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde şikâyet eden bir kadın, “Sayın savcım, bugün polis günü. Onu bir jest yapıp şikâyetimi geri almak istiyorum, ne olur siz de jest yapıp soruşturmayı kapatın” diyerek yeniden savcıya başvurdu.

Bir başka kadın ise ilk şikâyetinden sonra savcılığa gelerek, “Eşim mum gibi oldu. Şimdi şikâyetimi geri çekebilirim” dedi. Ama az sonra komşusunu da yanına alarak tekrar savcıya gelip, komşusunun da eşinden şiddet gördüğünü, onun da eşinin mum gibi olması için gerekli işlemlerin yapılmasını istedi.

SAVCI BENİ RAHATLATTI 

Mağdur başka bir kadın ise savcıya yaşadıklarını anlattıktan sonra “Derdimi anlattım, rahatladım şimdi şikâyetimi geri çekiyorum” ifadesini kullandı. Daha önce kocasının kendisine şiddet uygulaması üzerine tedbir kararı ile kocası evden uzaklaştırılan bir kadın ise ikinci kez savcıya müracaat ederek, “Kocamı eve geri getirin” talebinde bulundu. Savcının “Benim kocanı zorla eve geri getirme yetkim yok” yanıtı üzerine, kadın“ Evden uzaklaştırmayı biliyorsunuz da eve getirmeyi mi bilmiyorsunuz?” diye yakındı.

HAYIRLI iŞ iÇiN GELDiK

Savcılar, kaleme aldıkları yazıda, yaşadıkları bazı olayları şöyle anlattı: [1] Aile İçi Şiddet Suçları Soruşturma Bürosu’nda Cumhuriyet Savcısı olarak çalışırken sabah 08:30’da kapıdan bir gencin, “Hayırlı bir iş için şehir dışından Ankara’ya geldim. Kızın ailesi T.C. kimlik numaramı istiyor. Verirsem bir şey olur mu? Danışmaya geldim” sorusuna, “Ona siz karar vereceksiniz, bizim işimiz değil” şeklinde cevap verdik.

*  Büroya müracaat ederek, “Yengem bu yolu izleyerek boşanmış, ben de boşanmaya geldim” diyen kadına Aile Mahkemesi’nden bahsettik.

* Bazen annesinin, babası hakkında yaptığı şikayeti dinlerken “Babam öyle birisi değil, hadi gidelim anne” diyerek utanıp annesinin elini çekiştiren çocuğu, oyuncakla teselli ettik.

GÖKHAN ÖZDAĞ - BUGÜN GAZETESİ