Şiddet Gören, şiddet uygular!

Şiddet Gören, şiddet uygular!
Uzman Psikolog Ceyda ŞENEL'e göre Aileleri tarafından hakaret gören çocukların, ileride kişilik bozuklukları geliştirme riski çok yüksek...

UZM. PSK. CEYDA ŞENEL / YENİŞAFAK PAZAR

Son günlerde, aile içi şiddet vakalarında ciddi bir artış var. Aslında, eskiden beri var olan, fakat saklanan olaylar artık su yüzüne çıkıyor. Hem de ciddi bir vahşet halinde. Geçen hafta annelerini hunharca katleden iki kızı böyle bir cinayet işlemeye iten sebepler nelerdi acaba?

Çocukların geleceğini hakaretlerinizle engellemeyin.

Ankara'daki olayda, Başak Aydıntuğ, annesinin sürekli hakaret içeren sözlerinden muzdarip olduğu ifadesini vermiş. Son olarak, olay günüde tartışırlarken annesinin "yine kimin koynundaydın?" sözleri üzerine, kendini tutamayıp cinayeti işlediği yazıldı.

Geçenlerde genç bir okuyucumdan gelen mektupta şöyle göze yazıyordu; "Annem beni sürekli arkadaşlarımla kıyaslıyor. “Sen filancanın kızı gibi takdir alamadın, o annesine ev işlerinde yardım ediyor sen ise aylak aylak dolaşıyorsun” gibi her fırsatta benim tembel ve işe yaramaz olduğumu söylüyordu. Bu hakaretlere uzun süre maruz kaldım ve şimdi geldiğim nokta beni korkutuyor. Sanırım güvensizliğim ve cesaretsizliğimin sebebi yıllar önce duyduğum bu sözler. Şuan, iş hayatımdaki cesaretsizliğim ve korkaklığım yüzünden, kısa bir süre sonra işimden olacağımdan eminim".

Okurum başından geçenleri çok güzel özetlemiş ve yorumlamış. Maalesef, o sonunun nereye varacağını düşünmeden sarf edilen hakaretler gün gelip sevdiklerimizin kişiliklerini şekillendirmesinde büyük rol oynar. Sözel şiddete çarpıcı bir örnek, Amerika'da yapılan bir araştırmada üç yaşında annesi tarafından hakaret gören çocukların, ileride kişilik bozuklukları geliştirme riskinin çok yüksek olduğunu vurgulanmıştır.


En Büyük hata!!

Genelde eşler, çocuklarının yanında tartışma hatasına çok sık düşerler. Oysaki şöyle bir iki saniye durup, bu davranışın nelere gebe olacağını düşünmek gerekir. Çocuklar, çoğu zaman anne-babalarının geçimsizliğinden kendilerini sorumlu tutar ve kendi hayal dünyalarında ilginç senaryolar kurarlar. Problemleri çözmeye çalışırken, itip-kakmayı geçtim, çocukların yanında yüksek sesle bile birbirinize hitap etmeyin. Çocuklara sorunla ilgili onların anlayacağı dilden konuşun ve problemin onunla ilgili olmadığını mutlaka anlatın.

İnşallah, daha fazla aile içi “vahşet” olaylarına tanık olmayız. Bunun için herkes üstüne düşen görevi yapmalı.


Yapımcılar- şiddeti özendiren programlar yapmayın!

Anne-babalar -18+ sınırı konulan filmleri 13 yaşındaki çocuklarınızı izletmeyin.

Eğitimciler- Gençleri yetenekleri doğrultusunda, doğru hobi ve spor dallarına yönlendirin.

Rehberlik ve Psikolojik danışmanlar- Öğrencilerde psikolojik ve psikiyatrik bir sorundan şüphelendiğinizde onları doğru uzmanlara yönlendirin.

Bu haber toplam 8512 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.