Sanal gerçeklik terapisi yükseklik korkusunu yenmekte yardımcı oldu
Oxford Üniversitesi'nden psikiyatristler ciddi şekilde yükseklik korkusu olan 100 gönüllü üzerinde sanal gerçeklik teknolojisi kullanılan bir terapi yöntemi denedi.
Hastalar taktıkları sanal gerçeklik gözlüklerine yansıtılan sanal dünyada bir ağaçta kalmış kediyi kurtardı, güvenlik bariyeri olmayan bir platformdan aşağı atladı ve uçan bir balinanın üzerinde gitti.
Sonuçları Lancet Psychiatry dergisinde yayımlanan çalışmada hastaların yükseklik korkularında, sanal gerçeklik terapisi ardından ciddi bir azalma olduğu belirtildi. Araştırmacılar da sonuçların beklentilerini aştığını söyledi.
Araştırma nasıl yapıldı?
Araştırmaya katılan 100 gönüllü iki gruba ayrıldı. İlk gruptaki 49 kişiden iki hafta boyunca, haftada iki, üç kez olmak üzere yarımşar saat sanal gerçeklik gözlüğü takmaları istendi. Diğer 51 kişiye ise herhangi bir tedavi uygulanmadı.
Taktıklaro gözlüklere yansıtılan sanal dünyada yüksek yerlerde farklı görevler yapmaları istenen deneklere, 2 haftalık çalışma sonunda bir anket ve 2 hafta sonra bir anket daha yapıldı.
Sonuçlara göre terapiyi deniyen 49 hastanın 49'u da yükseklik fobilerinde ortalama yüzde 68 oranında bir düşüş olduğunu belirtti.
Sanal gerçeklik terapisi uygulanmayan deneklerin korkularında ise kendi beyanlarına göre yüzde 3'lük bir azalma oldu.
Aynı zamanda Oxford VR'ın kurucularından olan Oxford Üniversitesi Klinik Psikoloji Bölümü'nden Prof Daniel Daniel Freeman "Doğrudan bir karşılaştırma yapmıyoruz ama sonuçlar yüz yüze terapide alınması beklenenlerden daha iyi" dedi.
Farklı akıl hastalıklarının tedavisinde kullanılabilir mi? Bilim insanları şimdi aynı terapi yöntemi farklı zihinsel hastalıkların tedavisinde de kullanabilmeyi umuyor.
İngiltere'deki Sağlık Araştırmaları Ulusal Enstitüsü de geçtiğimiz aylarda akıl hastalıklarının sanal gerçeklik terapisiyle çözülmesi çalışmaları için 4 milyon sterlin yatırım yapacağını açıklamıştı.
Araştırma ekibi şizofreniden depresyona kadar birçok hastalığın tedavisinde sanal gerçeklikten faydalanmanın yollarını inceleyecek.
Guardian'a konuşan Manchester Üniversitesi'nden Dr Warren Mansell sonuçlara şarşımadığını ancak bu yöntemin geleneksel yüz yüze terapiden iyi olduğunu söyleyebilmenin de mümkün olmadığını belirtiyor.
Mansell yine de sanal gerçeklik teknolojisinin gerçek hayatta maruz kalabilecekleri durumları sanal hayatta yaşayarak kontrol edebilmeleri açısından önemli olduğunu vurguluyor.
Kaynak:Hürriyet
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.