Parkinsona Egzersiz Takviyesi Şart

Parkinsona Egzersiz Takviyesi Şart
Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Zülküf Önal: Hasta ilaç tedavisinin yanı sıra egzersiz programlarını da aksatmamaları gerektiğini vurguladı.

Egzersizle depresyon önlenebilir

Egzersizin faydaları saymakla bitmiyor. Hastalığın seyrinde sıklıkla görülen mesane bağırsak problemleri yani kabızlık egzersiz ile giderilebilir. Egzersizle vücudun doğal olarak sahip olduğu endorfin dediğimiz hormon düzeyleri artırılarak, hastalıkta gördüğümüz depresyon, iç sıkıntısı, hayattan kopma gibi hal ve durumlar da düzeltilebilir.

Yaşla birlikte görülme sıklığı artar

Parkinson beynin bir bölgesini etkileyen kronik bir hastalıktır. Parkinson hastalığı genellikle 50 yaş üzerinde görülür. Yaş arttıkça da görülme sıklığı artar. 60’lı yaşlarındaki her bin kişiden 5’inde görülürken, 80’li yaşlarındaki her bin kişiden 40’ında hastalık saptanabilir. Kadın ve erkekleri eşit oranda etkilemekle birlikte erkeklerde görülme sıklığı biraz daha fazladır. Nadiren 50 yaş altındakilerde de gözlenebilir. Parkinson genellikle genetik geçişli değildir, herkesi etkileyebilir. Ancak 50 yaşından önce bu hastalığın ortaya çıktığı kişilerin küçük bir kısmında genetik faktörler önemli olabilir.

Belirtileri nelerdir?

Parkinson hastalığında hareketlerde yavaşlama, kaslarda sertlik ve gerginlik, kolların yürürken görülen serbest hareketlerinde azlama ve titreme görülür. Bu yakınmalar zaman içinde yavaşça artar. Yakınmaların artışı birçok hastalık da olduğu gibi kişiden kişiye değişir. Günlük yaşamını etkileyecek düzeyde kötüleşme uzun yıllar sürebilir. Hastalığın başlangıç döneminde vücudun bir yarısı daha belirgin olarak etkilenir.

Belirtiler beyinde tutulan bölgeye göre farklılık gösterebilir

  • Yüzde ifadede azalma, göz kırpmada azalma görülür.
  • İnce hareketlerde bozulma, özellikle ayakkabı bağlamakda veya düğme iliklemekde güçlük olabilir.
  • Yazı yazmada güçlük olur (El yazısı zamanla küçülür).
  • Dengesizlik ve sık sık düşmeler olmaya başlar.
  • Konuşma yavaş ve tekdüze hale gelir.
  • Yutma güçlüğü zorlaşır ve ağız kenarından salya akmaya başlar.
  • Yorgunluk, ağrılar ve kramplar zamanla görülür.

Ayrıca bazı hastalarda zaman ilerledikçe kabızlık, idrar kaçırma, hayal görme, aşırı terleme, cinsel sorunlar, koku alma bozukluğu, uyku bozukluğu, kilo kaybı, ağrı, depresif ve kaygılı ruh hali gelişebilir. Zaman zaman bazı hastalarda davranış bozuklukları görülmeye başlar, aşırı kumar oynama isteği, aşırı yemek yeme, aşırı alışveriş yapma isteği gibi (Bu durum genellikle tedavi amacı ile kullanılan ilaçların yan etkileri olarak karşımıza çıkar).

Tedavisi nasıl yapılıyor?

Tedavide birçok seçenek yer alıyor. İlk dönemlerde kullanılacak ilaç hastanın klinik özelliklerine bağlı olarak tespit edilir. Hastalığın ilerlemesi durumunda birkaç ilaç tedavi amacı ile bir arada kullanılabilir. Ayrıca bu konuda deneyimli hemşireler, fizyoterapistler, uğraşı tedavisi uygulayıcıları, konuşma terapistleri, diyetisyenler ve psikologlar tedavi sürecine katkı sağlar. Tedaviye dirençli tremor veya kasılmalar varsa derin beyin uyarımı adı altında anılan pil ile periyodik uyarım sağlanarak veya cerrahi tedavi söz konusu olabilir. Tedavide kullanılan ilaçların ciddi yan etkileri olabilir. İstemsiz kasılmalar gelişebilir ve tedavisi oldukça zordur. İstenmeyen önemli yan etkilerden biri de kontrolsüz kumar oynama isteğidir ki, tedavinin kesilmesini dahi gerektirebilir. 

 

Kaynak:Aktüel Psikoloji

Bu haber toplam 3596 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.