okuldaki eğitimin önemini artıracak
ZAMAN / İbrahim Asalıoğlu
Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı İrfan Erdoğan, Ortaöğretim Kurumları Sınavı'nı (OKS) kaldırıp yerine üç sınav ile öğrenci başarısı ve öğretmen görüşlerinin etkili olduğu liselere geçiş sistemi getirerek, 'öğrencileri Rus ruleti oynamaktan kurtardıklarını' söyledi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in önceki gün açıkladığı yeni modelin 'öğrencileri dershanelere yönlendireceği' eleştirilerine tepki gösteren İrfan Erdoğan, 'asla böyle bir yönelme beklemediklerini' vurguladı. Veli ve öğrencilerin ilk yıl 'durumu tam algılayamadıkları için kısa vadede dershanelere giden öğrenci sayısının artabileceğini' ifade eden Erdoğan, uzun vadede dershane öğrencilerinde azalma beklediklerini kaydetti. Yeni liselere giriş modelinin okulun ve dersin önemini artırdığının altını çizen Erdoğan, dershanelerin de okuldaki müfredatı anlatan yapıya dönüşeceklerini belirtti. Erdoğan, dershane odaklı sistemin artık okul ve ders merkezli işleyeceğini vurguladı. Yeni sistemde 'okulun ve dersin hakkını veren öğrencilerin başarılı olacağını' vurgulayan Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı, yeni modelin sadece üç sınavdan ibaret olmadığını, öğrencinin okul başarısının yüzde 30 seviyesinde modelde etkisinin olduğunu ifade etti. OKS'yi 'sadece bir yerleştirme sınavı' olarak niteleyen Erdoğan, yeni sistemin diğer amaçlarıyla birlikte aynı zamanda ilköğretimin de niteliğini artırmayı garanti altına almaya çalıştığını dile getirdi.
Bakan Çelik'in 'eğitimde fırsat eşitsizliğine karşı dezavantajlı yerlerde eğitim gören öğrencilere merkezî sınavlarda ek puan benzeri destekte bulunulması gerektiği' yönünde açtığı tartışmaya destek veren Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı İrfan Erdoğan, bu yerleri sadece Doğu ve Güneydoğu bölgeleri olarak algılamamak gerektiğini söyledi. Ülke genelinde fırsatı az olan tüm öğrenciler için bu modelin düşünülmesi gerektiğine işaret eden İrfan Erdoğan şöyle devam etti: "Bu modelde bölge bazında değil, ülkenin her yerinde fırsatı az olan yetersiz olan okullara katkı çıkar. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı, bir bilgisayara düşen öğrenci sayısı, okulun kaynakları gibi objektif kriterler belirlenir ve ülke genelinde bir fırsat eşitliği envanteri çıkarılabilir. Bu şekilde her okulun belirli katsayısı oluşabilir ve fırsatı zayıf olan ülkenin her yerindeki okullar için işler. Ankara ve İstanbul'da da böyle okullar olabilir." dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.