Modern Psikolojiyi Doğuran Romanlar

Modern Psikolojiyi Doğuran Romanlar
Antik Kitap’ın dört kitaplık dostoyevski serisi, yazarın psikoloji biliminin doğuşuna kapı aralayan romanlarının yeni kuşaklarca tanınmasına ve yeniden okunmasına olanak veriyor.

Dünya klasiklerini başarılı ve eksiksiz çevirilerle yeniden yayımlamasıyla adından söz ettiren Antik Kitap’ın dört kitaplık Dostoyevski serisi, yazarın psikoloji biliminin doğuşuna kapı aralayan romanlarının yeni kuşaklarca tanınmasına ve yeniden okunmasına olanak veriyor.    

Dünya üzerinde, kitleler tarafından okunmuş, zirve yapmış, liste başı olmuş, hayatıyla gündeme oturmuş çok sayıda yazar var. Hatta kimi, ya yaşadığı devirde ya da ölümünden sonra bir zaman aralığına damgasını vurdu, adeta kainatta dünyayı temsil eden yazar haline geldi! Ancak bunlardan önemli bir kısmı zamanla türlü nedenlerle ya önemini yitirdi, ya gözden düştü ya da unutulanlar listesine girdiler. Türlü nedenler dedik ama unutulmanın nedenlerinin başında eserin niteliği ve dönemselliği geliyor. Tüm zamanlara, tüm coğrafyalara ve her bireye hitap etmek ise ya ilahi bir güç (kutsal kitaplar) ya da bir dehayla mümkün olabiliyor. Ki en derininde ikincisi de ilkinin bir tezahürü, başka bir yazının bahsi olmayı hak eder. Peki buradaki deha nedir, nerededir? En basit haliyle, bir insanın yalnızca harfle, kendi gerçekliğini, bundan zerre şüphe edilmeyecek şekilde kurması, dahası kurduğu gerçekliğin reddinin mümkün olmayacak denli “gerçek” olması ve bundan böyle ötekine (okur) kendine inanmaktan başka şans tanımamasıdır! İşte buradaki deha budur, elbette ilham edilen, lütfedilendir! İşte bir elin parmağını geçmeyen bu yazarlardan biri de Rus edebiyat dehası Dostoyevski’dir.

KLASİKLERDE ÖZENSİZLİĞE BİR KARŞI DURUŞ

Antik Kitap’ın Dostoyevski’nin Suç ve Ceza, Beyaz Geceler/Uysal Kız, Öteki Ben veEv Sahibesi adlı kitaplarını yayımlamasının, kitapçı raflarındaki onlarcasından en büyük farkı eserlerin Rusça’dan, eksiksiz ve başarıyla çevrilmesi. Çünkü günümüz yayıncılığının klasiklere ettiği zulüm Türkçe’den Türkçe’ye tercümelerle başlıyor! Daha açıkçası orijinalini dahi görmeden başka bir çevirinin yeniden (ve elbette kötü) yazımıyla kitapçı raflarına sürülen klasikler, on satırı aşan cümleleriyle hem okuru bu eserlerden uzaklaştırıyor hem de ortaya bir edebiyat garabeti çıkarıyor! Çünkü kötü çevrilmiş bir klasik, çarpık çurpuk duran bir eşya kadar kıymet taşıyor. Antik’in Dostoyevski klasiklerinin Rusça aslından çevrilmesinde Leyla Şener ve Hamit Kaplan’ın imzaları var. Rusça asıllarından güncel Türkçe’ye çevirileri ve yenilenen tasarımlarıyla bugünün okurunun beklentilerini karşılamayı amaçlayan Antik Dünya Klasikleri, asırlardır sevilerek okunan klasikleri uygun fiyatla okurla buluşturma kararlığını sürdürüyor.

PSİKOLOJİYİ ROMANLAR DOĞURDU

Antik Yayınları tarafından yeni çeviriler ve güncel tasarımlarla basılan serinin ilk göze çarpan kitabı şüphesiz Suç ve Ceza. Dostoyevski’nin Sibirya’daki hapis hayatından döndükten sonra yazdığı en az kendisi kadar ünlü romanı Suç ve Ceza’da, suç, ceza ve toplumsal adalet gibi kavramları yine en ünlü roman kahramanlarından biri olan, maddi olumsuzluktan ötürü hukuk eğitimini yarıda bırakan Raskolnikov üzerinden irdeler. Bu roman başta olmak üzere Dostoyevski’nin hemen hemen bütün eserlerinde günümüzde bir bilim olan psikolojinin temellerini attığı söylenebilir. En azından modern psikolojinin yolunu açmıştır ki bu da olağan bir zekâyla muhatap olmadığımızı gösterir. Ev Sahibesi ise yazarın diğer romanlarındaki ruh tahlillerinin ipuçlarını barındıran önemli yapıtlarından bir diğeri. Toplum dışında kalmış bir aydının yaşadıklarını ve katlanmak zorunda kaldığı acıları, kendine özgü derin tahlilleri ve benzersiz tespitleriyle Ev Sahibesi’nde kaleme alan yazar, umutsuz düşler içinde bir gencin ruh halini, aşk, hastalık, ölüm korkusu ve vicdan gibi eskimeyen kavramlar üzerinden irdeler.  

KAHRAMANLARIYLA SONSUZLUĞA YÖNELDİ

Eserleriyle edebiyat ve psikolojinin yanı sıra felsefeyi de etkileyen Dostoyevski, sinemaya da uyarlanan Beyaz Geceler’de üç köşeli bir aşkın masumiyetindeki hüznü dile getirirken Uysal Kız’da ise karısı kısa süre önce intihar etmiş bir adamın vicdan muhasebesini anlatır. Her iki roman da insana, insan hakkındaki bildiklerini tekrar sorgulatacak bir kurguya sahiptir. Antik tarafından yayımlanan dört kitap arasında yer alan Öteki Ben ise “Petroviç Golyadkin” adlı antikahramanın edebiyat sahnesine çıktığı romandır.  Toplumda kendine yer edinmeyi başaramayan, kendisiyle ve toplumla çatışan ve sosyal hayatın dışına itilen Golyadkin, zihinsel tutarsızlığıyla kendi iletişim yollarının tümünü kapatan ve giderek ötekileşen bir antikahramandır.

Dostoyevski’nin psikolojik irdelemeleri ve ruh tahlillerinin bugün bile şaşırtıcılığını ve çarpıcılığını koruduğunu ortaya koyan Öteki Ben, gerilimin eksik olmadığı, moda tabirle bir solukta okunacak romanlar arasında yer alır. Öteki Ben, yazarın geleceğe bir başyapıt olarak bıraktığı, Vladimir Nabokov’un da “Dostoyevski’nin yazdığı en güzel şey” diye nitelediği romandır. Denilebilir ki, dünya yazarları arasında onun kadar gerçek ve yaşayan kahramanlar yaratan başa bir yazar yoktur. Dostoyevski ve kahramanları hakkında belki de en iyi tespit Stefan Zweig’e aittir: “Dostoyevski’nin kahramanları ebediyen yarım kalmış gibidir ve bu yüzden de çok daha canlı görünürler bize; çünkü tamamlanmış insan, sınırlı bir bütündür. Dostoyevski ise sonsuzluğa yönelmektedir.” 

Suç ve Ceza

Beyaz Geceler/Uysal Kız

Öteki Ben

Ev Sahibesi

Fyodor Dostoyevski

Antik Yayınları

Kaynak:Aktüel Psikoloji

Bu haber toplam 6249 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.