Engin IŞIK

Engin IŞIK

Mahallenin Romanları

Mahallenin Romanları

Kırmızıyı severler, etsiz yemek yemezler

Roman’lar böyledirler, çalgısız yaşayamaz ölürler…


Eğlencesiz günü geçmez Roman’ın. Kendi eğlenmese de eğlemeye gider nice alemi. Eğlence işidir, sofrada aşıdır Roman’ın. Eğlence kimine göre bulunduğu sıkıcı ortamdan uzaklaşıp keyif alabileceği bir ortamda bulunmak, kimine göre arkadaşlarıyla bir arada olmak, kimine göre ise tabiri caizse akmaktır gecelere... Sabahlara kadar dans etmek, bir günlüğüne de olsa hayatını yaşamaktır. Oysa ki Roman’ların eğlence anlayışı bu mu? Evlilik, sünnet ve asker uğurlama başta olmak üzere Hıdırellez şenlikleri gibi yılın belli tarihlerinde yapılan Roman şenlikleri gibi kutlamalar  onların gerçek eğlenceleridir. Bütün bu eğlencelerin içinde olmazsa olmazıdır; davul, klarnet yani kendi söylemleriyle çalgı. Roman dediysek, düğün dediysek, çalgı dediysek, aklımıza gelebilecek tek eğlence; kimine göre göbek havası, kimine göre kalça atma, kimine göre ise 9/8’lik roman oyunu olmalıdır. Şimdi buyurun misafir olalım bir Roman mahallesine.

Tekirdağ, Aydoğdu Mahallesi. Neden mi bu mahalle? Roman denilince akla gelen ilk şehirdir Tekirdağ ve bu mahallede yaşar Roman’ın hamilleri.

İçlerinde yaşamak ayrıcalık sayılmamıştı başlarda benim için ama gelir miydi aklıma doğup büyüdüğüm mahallenin oyunlarını, eğlencelerini, bir gün akademi hayatımda incelemek için bu mahalleye misafir olacağım? Mahallenin eskisi olan kişilerden, nerede yaşadığının henüz farkında olmayan çocuklara kadar ilk ağızdan dinledim romana has eğlenceleri.

Roman düğünlerinde oynanan oyunları incelemek için  teknik bir kadroyla ,oyun ve müzik analizi yapmak adına yaklaşık bir yıl süren çalışmanın ilk adımlarını atmış olduk. Tekirdağ’a gittiğimizde sıcak bir sohbet ortamıyla karşılandık. Eğlence kapılarını sonuna kadar açıp samimi bir yaklaşımda bulunan Aydoğdu Mahallesi Roman’larının anlattıkları da bizler için yeni kaynaklar oluşturdu. Yapmış olduğumuz bu sohbetler esnasında mahallede kendiliğinden yaşanan olayların, zaten ilk girişten itibaren yüzümüzdeki tebessümü kahkahalara dönüştürdüğünü farkettik. Camdan cama dönen muhabbetler, babalarının çalgılarını oyuncak edinmiş çocukların çıkardığı sesler, mahallenin bi ucundan bi ucuna atışmalar bizi başka bir atmosferle tanıştırmıştı sanki. Ayrılmak istemediğimiz bu ortamdan  yeniden görüşme sözü alırken, ekip arasındaki konuşmalardan,aklımızın hala orda kaldığı sonucunu çıkarttık.

 Mahalleye yaptığımız daha sonraki ziyaretimizde ise aktif olarak bu oyunları çalan müzisyenlerle alınan kayıtlar, yapılan sohbetler sonucunda bu müzisyenlerin usta çırak ilişkilerini incelemek için Giley ailesine misafir olduk. Bu dededen toruna davul çalan ailenin babası, oğulları ve torunları ile sohbet etme şansımız oldu. Akademik anlamda olmasa da mahallenin kendisine ait teknik bir dili var ve işte bu ailenin özelliğide tamda bu noktada göze çarpıyor. Babanın anlattığı oyunlarda teknik bilginin eksikliği göze çarpıyor. Çocukların ise bu teknik bilgileri kendi çabaları ile öğrendiklerini, sonraki kuşağa ise yine bu teknikleri aktararak öğrettiklerini gördük. Ustalarla, oyunların birebir hikayelerinin olup olmadığını, melodik yapılarının değişime uğrayıp uğramadığını da inceleme fırsatı bulduk. Bizlere ise bu incelemeler sonucunda sadece oyunları oynayacak kişileri bir araya getirmek kaldı. Bunun için mahallede yeni kurulmuş olan bir Roman derneğini ziyaret ettik. Bu dönemde Dernek, Tekirdağ’ın kiraz festivali için hazırlanıyordu. Mahallenin gençleri de bu dernek çatısı altında bir araya gelerek, düzenli bir ekip hazırlıyorlardı. Biz de bu ekibin bir çalışmasını görüntüledik ve mahallede yapılan düğünleri, asker uğurlamalarını da incelemek üzere kayıt altına aldık.

İşte artık bu kayıtlar bize teselli olacak, bir sonraki ziyaretimizi bekleme sürecinde de güzel bir uğraşın içine sokmuş olacak.

 Düğün dernek ederler, birbirini överler

Romanlar böyledirler çalgısız yaşayamaz ölürler…

Bu yazı toplam 8636 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Engin IŞIK Arşivi