Konsültasyon - Liyezon Psikiyatrisi Nedir?

Konsültasyon - Liyezon Psikiyatrisi Nedir?
Konsültasyon Liyezon Psikiyatrisi nedir, bu bölümde ne gibi faaliyetler yapılır, klinik uygulamalı hizmet süreci nasıl işlemektedir...

Konsültasyon liyezon psikiyatrisi (KLP) genel klinik tıp ve çeşitli uzmanlık alanları ile psişik ve psikososyal durumlar arası bağlantıları araştıran, fiziksel hastalıklara eşlik eden psikiyatrik bozukluk ve psikososyal sorunların tanısı, tedavisi, izlenmesi ile uğraşan psikiyatri disiplinidir. Tıbbi tedavi ve bakım ile psikiyatrik tedavi ve bakımı bütünlerken sağlıklı değerlendirme yapabilmek ve doğru tedavi yaklaşımlarını ortaya koyabilmek için insan varlığının biyopsikososyal bütünlüğünü kavramak durumundadır. 

Psikososyal etkenlerin dahili ve cerrahi hastalıklardaki öneminin gittikçe daha çok anlaşılması paralelinde, psikiyatrik hastalıklarda da biyolojik faktörlerin yeri belirginleşmektedir. Bu gelişmeler ruh ve beden ikilisini bütünleştirmekte, genel tıp ve psikiyatri arasında köprüler kurulmasına yol açmaktadır. Konsültasyon liyezon psikiyatrisi bu bağlamda önemli bir görevi üstlenmektedir. 

Günümüz hastanelerinde dahiliye, cerrahi gibi tıp bilimleri ile birlikte psikiyatri kliniklerinin de bulunması fikri yaygınlaşmakta ve psikiyatristlerin genel olarak hastaya sunulan hizmetin insani ve psikososyal yönü ile ilgilenmesi konusunda öncelikli görev üstlenmesi gerektiği düşünülmektedir, zira psikososyal olayların fiziksel hastalıkların ortaya çıkması, tekrarlaması ve kontrolünün güçleşmesinde önemli etkilerinin olduğu bilinmektedir. Temel hasta popülasyonu, genel hastaneye başvuran ve yatağında ya da ayaktan tedavisi süren dahili ve cerrahi hastalar olan konsültasyon liyezon psikiyatrisi, bu hastaların değerlendirilmesinde takip ve tedavisinde tıbbi ekibin bir üyesi olarak rol alan multidisipliner bir ekip tarafından uygulanır. 

Konsültasyon-Liyezon biliminin psikiyatri ile tıp biliminin bütünleştiği, sadece hastaya değil, tüm topluma yönelik bir bilim olduğunu belirten İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi  Prof. Dr. Sedat Özkan, "Çünkü psikoloji, bedenimizin ve hayatımızın lideridir. Psikolojik sağlık ve bilinç geliştikçe yatak odalarından, meclis koridorlarına kadar toplumda barış, uzlaşma, huzur, mutluluk artacaktır" dedi.

Konsültasyon-Liyezon Psikiyatrisi denildiği zaman tıbbın tüm bilimlerinin psikiyatrisinin anlaşılması gerektiğini anlatan Prof. Dr. Özkan, "Psikiyatrik bozukluklar, psikiyatri kliniği dışında daha fazla görülüyor. Anksiyete yani endişe bozukluğu en fazla onkoloji, kardiyak yoğun bakım (kalp krizi geçirenler) nöroloji, cerrahi bilimlerinde ameliyat bekleyen hastalarda ortaya çıkıyor. Yine aynı şekilde depresyon en fazla ameliyat olan ya da kanserli hastalarda görülüyor. Bu yüzden psikiyatrik kliniği dışında daha çok psikiyatri hastası olduğunu, hatta bu oranın tüm hastaların ortalama yüzde 30'unu oluşturduğunu söyleyebiliriz" ifadelerini kullandı.

Psikiyatri Tedavinin Bir Parçası

Yoğun bakımda kalp krizi geçiren bir hastanın, kanser nedeniyle memesi alınan bir kadının, Konsültasyon-Liyezon Psikiyatrisine ihtiyacı olduğunu açıklayan Prof. Dr. Özkan, "25 yıl önce hastalıklarla psikiyatrinin ne bağlantısı var deniliyordu. Artık doktorlarında bakış açıları değişmeye başladı. Hastalarının psikiyatrik destek almalarını öneriyorlar. Unutulması gereken kalp krizinin ortaya çıkmasına neden olan psikolojik rolün, yoğun yaşam ikilemlerinin, stresin bilinmesi gerekir. Kalp krizi yaşayan bir kişinin ölüm korkusu, travma, işgücü, cinsellik, kaygı gibi psikolojik durumlarının tedavi edilmesi gerekir. Yani kalp krizi geçiren bir kişinin hastalığının tedavisi dışında paniğinin de tedavi edilmesi gerekir" dedi. Kanser nedeniyle memesi alınan bir kadının kanser tedavisi yanı sıra depresyonunun da tedavi edilmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Özkan, "Hastanın tam tedavisi için onkolog, cerrah, radyolog, psikiyatrist birlikte çalışmalı. Kanser olan bir hastanın depresyonunu düzeltmek, kanser olmayan hastanın depresyonunu düzeltmekten önemlidir. Psikiyatrik bozukluklar beyni etkileyeceği için, bütün organlar, hormonlar, bağışıklık sistemi de etkilenir. Bu durum hastanın uyumunu, yaşam kalitesini bozar. Bu yüzden psikiyatri tedavinin ayrılmaz bir parçasıdır" dedi.

Ruhun Tedavisi Şart

Geçen yıllarda İstanbul Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada iç hastalıkları kliniğine gelen hastaların yüzde 27'sinde hiçbir hastalık görülmediğini dile getiren Prof. Dr. Özkan, "Bu hastalara 'hiçbir şeyin yok' demek harakettir. Bu hastalara fiziksel olarak organlarınızda rahatsızlık yok ama ruhunuzun sıkıntısı bedeninize yansımış denilerek, psikiyatri servislerine yönlendirmek gerekiyor. Birincil derecede psikiyatrik olduğu halde kendisini bedensel bulgularla ifade eden hastalığı olan bireyler psikiyatri dışına başvuracağı için gereksiz tetkik ve tedaviler yapılıyor. Doğru bakış kişiyi bedeni, beyni ve ruhuyla bütün görmektir. Doğru bakamazsak doğru teşhis yapamayız. Hekimler kendi alanlarının psikiyatrisi ile ilgili eğitimler almalı" şeklinde konuştu.

Konsültasyon Liyezon Psikiyatrisi Bölümü

Konsültasyon liyezon psikiyatrisi bir çok batılı ülkede bir üst ihtisas dalı olup psikiyatri uzmanları bu üst ihtisası dahiliye ve cerrahi kliniklerinde çalışarak tamamlamaktadırlar. Türkiye'deki gelişiminde ise Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalında 1970 yılından itibaren konsültasyon liyezon psikiyatrisi alanındaki çalışmalarla başlamıştır. 1980'li yıllardan itibaren Türkiye'de ilk defa tıp fakültesi öğrencilerinin staj eğitim programlarında ve psikiyatri araştırma görevlilerinin uzmanlık eğitim programları içinde teorik ve uygulamalı olarak konsültasyon liyezon psikiyatrisi eğitimi verilmektedir. 1995 yılında tıp fakültesi fakülte kurulu kararı ile Ankara Üniversitesi Tıp fakültesi Psikiyatri Anabilim dalında konsültasyon liyezon psikiyatri ünitesi kurulmuştur. Türkiye'de de dünyanın gelişmiş üniversitelerinde önemi ve tıptaki yeri giderek belirginleşen konsültasyon liyezon psikiyatrisinin dahili tıp bölümleri içinde psikiyatri anabilimdalı bünyesinde bir bilim dalı olarak kurulmasına YÖK, Ocak 1997'de karar vermiştir. Aynı yıl  Ankara Üniversitesi Tıp fakültesi Psikiyatri Anabilim dalı akademik kurulunda alınan kararla bilim dalı olma yolundaki çalışmalar belirgin bir ivme kazanmış ve "üniversitelerde akademik teşkilat yönetmeliği" çerçevesinde bilim dalı statüsünün gerekleri esas alınarak akademik yapılanma olarak bir "bilim dalı" olabilmek için gerekli düzenlemeler sağlanmış ve 2002 yılında konsültasyon liyezon psikiyatrisi ünitesi bilim dalı statüsüne geçirilmiştir. 

Klinik Uygulamalı Hizmet

A) Konsültasyon; Konsültasyon hekimin izlediği hasta ile ilgili zorluk çektiği, yardıma ihtiyacı olduğunu düşündüğü durumlarda bir başka meslektaşından görüş alma talebidir. Konsültan hekim hastayı değerlendirir, sonucu konsültasyonu isteyen hekime bildirir. Son karar hemen her zaman konsültasyonu isteyen hekim tarafından verilir.

B) Liyezon çalışmaları; Liyezon bir klinikte sürekli ve karşılıklı düzenli işbirliğini ifade etmektedir. Kronik hastaların takip edildiği kliniklerde yoğun bakımlarda, hem hastalarda psikiyatrik rahatsızlıklara sık rastlanmakta, hem de hekim, hemşire ve diğer sağlık personeli aşırı ve süregen stres altında kalabilmektedir. Dahası hasta aileleri ile etkileşim kimi zaman istendiği şekilde gelişememekte, ciddi ve hastanın aleyhine sonuçlanabilecek problemler yaratabilmektedir. İşte bu sorunların sık yaşandığı ortamlarda psikiyatrik konsültasyon ekibi hastayı takip eden ekibin bir üyesi gibi olur ve gerekli gördüğü durumlarda herhangi bir talep olmadan hastaları değerlendirir, tedavisine etkin katılır ve uygulamalar yapabilir.

C) Tedavi; Konsültasyon liyezon psikiyatri ekibi, konsültasyon isteminde belirtilen sorular doğrultusunda hastanın durumunu değerlendirdikten sonra konsültasyonu isteyen hekime ve ekibe tedavi önerilerinde bulunur. Bu tedavi önerileri 3 başlık altında incelenebilir.

1-Yeni değerlendirmeler

2-Psikososyal müdahaleler

3-İlaç tedavileri 

İLGİLİ MAKALE ve BAĞLANTILAR

 

 

 

Bu haber toplam 72538 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.