Kleptomanların Üçte İkisi Kadın
“Markete gittiğimde oradaki çikolataları çalmak için inanılmaz arzu duyuyorum. Bunun yanlış olduğunu biliyorum. Direniyorum, geriliyorum. Sonra çalıyorum ve müthiş rahatlıyorum. Ardından ise pişman oluyorum.”
“Çaldıklarımın hiçbir maddi değeri yok. Ivır zıvır, abur cubur vb. “
“Ben hırsız değilim”
“Çalmak için plan yapmadım. Düşünmedim. Sadece çaldım.”
Star Gazetesi'ndeki habere göre, bu sorun, kişinin ihtiyaç duymadığı halde, parasal değeri ile ilişkisiz olarak nesneleri çalma dürtüsünü engelleyememe halidir.
Kişi, çalma davranışının olumsuz sonuçlarını bildiği, bu davranışının sonucunda sıkıntı, utanç duyduğu halde dürtülerine karşı koyamamakta, aynı şeyi tekrarlamaktadır.
Engellenemez biçimde çalma dürtüsü olan kişi aslında çaldığı nesneyi alacak maddi güce genellikle sahiptir. Çalma davranışını planlamamış olabilir. Bu davranış genellikle aniden ortaya çıkar. Bu sorunda, çalma davranışı birinden intikam almak için yapılmaz.
Bu soruna sahip kişiler bu durumdan utandıkları için ve bunun hastalık olduğunu bilmediklerinden çok az bir oranda tedavi arayışına girerler.
KADINLARDA DAHA YAYGIN
Çalma hastalarının (kleptomanların) yaklaşık üçte ikisini kadınların oluşturduğu görülür. Kadınlarda erkeklere göre daha sık görülmesinin nedeni, erkeklerin böyle bir durumda bu rahatsızlığa sahip olduklarının fark edilememesi ve bunun sonucu olarak hastaneler yerine cezaevlerine gönderilmeleri olduğu düşünülmektedir.
Yakalanan dükkan hırsızlarının yüzde 5 ila 25‘inde kleptomani vardır. Kadınlarda 30-35 yaşlarından, erkeklerde 50-55 yaşlarından daha sık görülmektedir. Büyük çoğunlukla genç ergenlik döneminde başlayan, fark edilmez ise ve tedavi edilmezse uzun yıllar devam etme eğiliminde olan bir sorundur.
HASTALIĞIN 3 TÜRÜ BULUNUYOR
Aralıklarla çalıp, uzun süre buna ara verenler, bir süre boyunca çalıp bir süre ara verenler, hayat boyu çalanlar, Çalma Hastalığı (Kleptomani) tedavisi mümkün olan psikolojik sorunlar arasındadır. Her vakayı kendi içerisinde değerlendirmek önemlidir. Bu sorun dürtüsel bir bozukluktur ve altta yatan psikolojik sorunlar vardır.
EŞLİK ETTİĞİ BOZUKLUKLAR
Klinik çalışmalar ve gözlemler çalma sorununun nerdeyse hiçbir zaman tek başına yaşanan bir durum olmadığını göstermektedir. Bu sorunu dile getiren kişilerde, dürtüsel çalma ile beraber psikiyatrik bir ya da birkaç sorunun olduğu görülür:
• Depresyon
• Takıntılar
• Alkol ve uyuşturucu kullanımı
• Cinsel işlev bozuklukları
• Kişilik Bozuklukları
• Dissosiyatif bozukluklar
• Yeme bozuklukları
• Kompulsif alışveriş
PROBLEME YOL AÇAN ETKENLER
Dürtüsel çalma, bazı kişilerde beyinle ilgili fiziksel rahatsızlıklar sonucunda da ortaya çıkabilmektedir:
• Epilepsi
• Beyin Atrofisi
• Demans
• Bazı tümörler
AHLAKİ DEĞİL KLİNİK DURUM
Erişkinlerde, dürtüsel çalma davranışında da çocukluk döneminde yaşanan travmatik deneyimler belirleyicidir.
Bu sorunu yaşayan çocuklarda ve ergenlerde görülen belirleyici nedenler arasında da sorunun başlangıcından önce yaşanmış travmatik olayların ya da aile içinde yaşanmış olan şiddet, duygusal istismar, kayıp gibi travmatik durumların etkili olduğunu görürüz.
Diğer taraftan, bir süredir devam eden ve halen varlığını sürdüren aile içi sorunların çalma davranışına yol açabildiğini gözlemleriz.
Dürtü kontrolünü sağlayan ilaçların yanında psikoterapi girişimleri bu rahatsızlığı büyük oranda tedavi etmektedir. Önemli olan bunun ahlaki durum olmadığını, hastalık olduğunu bilip bir uzmana başvurmaktır.
Star Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.