Erkek Kendini Merkeze Alıp Kadını Ötekileştiriyor!

Maruf BEÇENE'nin Haberi

Aktüel Psikoloji / Haber Merkezi 

İstanbul Aile Araştırmaları, Eğitimi ve Danışmanlığı Derneği (AİLEDER) tarafından organize edilen "Salı 18 Seminerleri" Hayat Sağlık ve Sosyal Hizmet Vakfı konferans salonunda gerçekleştirdi.

"Salı 18" Seminerleri kapsamında bu hafta, "Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Programı" ve bu kapsamda "6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Şiddetin Önlenmesi" yasası değerlendirildi.

AİLEDER Başkanı Fatih Kılıçarslan'ın yönetiminde gerçekleşen Atölye programında, "Kadına yönelik şiddet temel düzeyde insan hakları sorunu olarak değerlendirilip, şiddet uygulayan erkeğin otoritesini mutlaklaştırdığı eşi ve çocuklarının kendisine mutlak itaatle yükümlü öteki bireyler olarak gördüğü" tespitine vurgu yapıldı.

Seminerde değerlendirilen diğer ayrıntılar şöyle:

Erkeğin İktidarını Kaybetme Korkusu Var 

"İlişkide erkekler kendini merkeze alarak diğerlerini ötekileştirme ve dışlama" psikolojisiyle hareket ediyor. Bunun altında bir çok neden olsa da; "Kadına yönelik şiddet, erkeğin otoritesinin zaafiyete uğratılması neticesinde erkeğin bu gücünü koruma ve gösterme davranışının bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Bu durum sadece ülkemizde değil gelişmiş toplumlarda da hızlı artış eğilimi göstermiştir. İktidar, gücünü kaybetmemek adına şiddet araçlarını kullanmaktan çekinmiyor. Tüm şiddet girişimlerinin altında yatan muktedir olamama korkusu, çağdaş dünyada kadına yönelmek suretiyle varlığını devam ettiriyor. 

Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri Açılmalı 

Programda "6284 sayılı ailenin korunması ve kadına şiddetin önlenmesi" yasası değerlendirilerek "Şiddet önleme ve İzleme Merkezleri" açılarak ülkemizde yaygınlaştırılmasının önemi vurgulandı.

6284 sayılı kanunda şiddet mağdurlarına verilecek destek ve hizmetlerin sunulmasında temel insan haklarına dayalı, kadın erkek eşitliğine duyarlı, sosyal devlet ilkesine uygun, adil, etkili ve süratli bir usul izleneceği belirtildi.

Kanun Mağdurlara Yaşam Alanı Sunmalı 

Ayrıca kanunun, kadının kendisine ve gerekiyorsa beraberindeki çocuklara, bulunduğu yerde veya başka bir yerde uygun barınma yeri sağlanması, geçici maddi yardım yapılması, psikolojik, meslekî, hukukî ve sosyal bakımdan rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilmesi, işyerinin değiştirilmesi, kişinin evli olması hâlinde müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi, hayatî tehlikesinin bulunması hâlinde, ilgilinin talebi üzerine veya resen geçici koruma altına alınması ve korunan kişinin çocukları için kreş imkânının sağlanması hususları içerdiği paylaşıldı. Bu hususların şiddete maruz kalanlar için bir yaşam alanı açması ve bunun bir sonucu olarak şiddetle sistematik mücadelede önemine vurgu yapıldı.

Şiddetle Mücadele Multidisipliner İşbirliği Gerektirir 

Programda, "Şiddete maruz kalmış kadına yönelik profesyonel müdahale multidisipliner bir ekip çalışması içersinde koruyucu ve önleyici, tedavi edici, tedavi sonrası bakım ve rehabilitasyon hizmetlerini içermesi gerektiği özellikle hayatın içersinde farklılıklarımıza saygı göstererek Kadına yönelik şiddette "hayır" diyebilmek ve sıfır tolerans gösterebilmek için toplumsal bilinçlenmeyi gerektirdiği tartışıldı."

İstanbul Aile Araştırmaları, Eğitimi ve Danışmanlığı Derneği ve Hayat Sağlık ve Sosyal Hizmet Vakfında yürütülen etkinliğe katılım serbest olup, 10 Nisan Salı günü 18.30'da  "Güç Koşullarda Yaşayan Çocuklar ve Profesyonel Çalışma Teknikleri, İstismarı nasıl önleriz? " sunumu yapılacaktır.

Hayat Sağlık ve Sosyal Hizmetler Vakfı
Haseki, Küçükmühendis Sk. No. 7 Fatih / İstanbul
Tel.     0212 588 2545                 
Faks.   0212 632 8579