Ensest mağdurları madde bağımlısı oluyor

GAZETEPORT & AA - Hacettepe Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (HÜKSAM) Yönetim Kurulu üyeleri Doç. Dr. Aylin Görgün Baran ve Yrd. Doç. Dr. Nüket Paksoy Erbaydar'ın makalesine göre, ensest ilişkiye maruz kalan çocuklarda, alkol ve madde bağımlılığı, çocuk suçluluğu, şiddet ve gelişme geriliği gibi sorunlar görülüyor.

HÜKSAM'ın internet sayfasında yayınlanan makalede, ahlaki, hukuki ve dini bakımdan evlenmeleri yasak olan, yakın akraba konumundaki bireylerin cinsel ilişkide bulunmaları olarak tanımlanan ensestin, ''aile sorunu'' olarak algılandığı belirtildi.

Makalede, yetişkin kadınların yüzde 20'sinin, yetişkin erkeklerin ise yüzde 5-10'unun çocuklukta cinsel istismara uğradığı, çocukları istismar edenlerin büyük kısmının da tanıdıkları olduğu kaydedildi.  

Çocuğun cinsel istismarı şeklinde ortaya çıkan ensestin en fazla baba-kız arasında yaşandığına değinilen makalede, ebeveyn ile çocuk arasındaki ensest ilişkinin çocuk açısından yıkıcı sonuçları olduğu ifade edildi.

Ensestin, bireylerde travma yarattığına işaret edilen makalede, kişinin yasak ilişki yaşayarak normların dışına çıkmasının toplum tarafından öğrenilmesinin de sosyal ilişki ağlarının zedelenmesine neden olduğu kaydedildi. 

YAŞANAN SAĞLIK SORUNLARI
Ensestin kimler arasında, hangi yaşlarda ve hangi toplumda ortaya çıktığına bağlı olarak yaşanan sağlık sorunlarının farklılaştığı ifade edilen makalede, cinsel şiddet içeren ensest olgularında en ağır sonuçların ortaya çıktığına dikkat çekildi.

Makalede, yetişkine yönelik cinsel şiddetin neden olduğu sağlık sorunlarının başta üreme organları olmak üzere vücudun çeşitli bölgelerinde yaralanma ve kanamalar, azalmış cinsel istek, genital irritasyon, cinsel ilişkide ağrı, kronik pelvik ağrı, HIV/AIDS, hepatit gibi cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, üriner sistem enfeksiyonları, istenmeyen gebelikler, sağlıksız düşükler ve istenmeyen doğumlar gibi fiziksel sağlık sorunları ile depresyon, post-travmatik stres bozukluğu, intihar düşünceleri, sigara, alkol ve madde kullanma gibi ruhsal sağlık problemleri olduğuna değinildi.

Cinsel şiddetin yanı sıra fiziksel şiddetin de bulunduğu vakalarda sağlık sorunlarının arttığı vurgulanan makalede, çocuğun cinsel istismarında ise çocuklukta ya da yetişkinlikte çeşitli sağlık sorunlarının görüldüğü kaydedildi. Bu sorunlar şöyle sıralandı:

''Kronik ya da tekrarlayan genito-üriner sistem enfeksiyonları, genital bölge yaralanmaları, karın ağrıları, kronik kabızlık gibi fiziksel sağlık sorunları, alkol ve madde kullanımı, bilişsel yetilerde gerilik, çocuk suçluluğu, şiddet ve diğer riskli davranışlar sergileme, depresyon ve anksiyete, gelişmede gerilik, yeme ve uyku bozuklukları, utanç ve suçluluk duyguları, hiperaktivite, sosyal işlevlerde zayıflık, okul başarısında düşüklük, okulu bırakma, evden kaçma, erken yaşta evlenme, azalmış öz-benlik saygısı, post-travmatik stres bozukluğu, psikosomatik bozukluklar, intihar ve diğer kendine zarar verme davranışları ve yetişkinlikte de şiddet görme eğilimi.''

''ENSESTİN ETKİLERİ ÖMÜR BOYU DEVAM EDİYOR''
''Ensest fiziksel, ruhsal ve sosyal sonuçları en ağır sorunlardan biridir ve etkileri ömür boyu devam etmektedir'' denilen makalede, ensestin önlenmesinin ağırlıklı olarak çocuğa yönelik cinsel istismarın önlenmesine bağlı olduğuna işaret edildi.

Makadelede, ensestin önlenmesi için sağlık ve sosyal hizmet sistemi ile kolluk güçlerinin ve adalet sisteminin işbirliği yanında yazılı ve görsel basının sorumlu ve duyarlı bir yaklaşımla bilgilendirici ve eğitici yayınlar yapmasının önemine değinildi.

Çocuklara yönelik cinsel istismarın ortaya çıkmamasına ve sürmesine neden olan şiddet başta olmak üzere toplumsal etkenlere yönelik toplu ve devlet düzeyindeki müdahalelerin yaşama geçirilmesi gerektiği önerildi