Cem Uzan’ın ‘öfkesi’ nasıl diner?

Cem Uzan’ın ‘öfkesi’ nasıl diner?
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan, öfkeli olduğu “tescillenen” ilk politikacı...

GAZETEVATAN - Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan, öfkeli olduğu “tescillenen” ilk politikacı...

Türkler, genelde öfkelerini kontrol etmekte zorlanan milletlerden biri olarak bilinir. Stadyumda, yolda, vapurda, en küçük tartışmada bile parlamaya hazır olanlar saymakla bitmez... Siyasetçilerimiz de haliyle topluma hakim olan “öfke”den nasibini alıyor. Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan, öfkeli olduğu “tescillenen” ilk politikacı oldu. Uzan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı mahkemece, bir rehber eşliğinde “öfke kontrol sistemi” programına katılma, “öfke kontrolü” ve “gelişim” konularında 5 kitap okuma cezasına çarptırıldı. Cem Uzan da, pek çok kişi gibi kendisine verilen cezaya şaşırdı ve avukatı aracılığıyla şu soruyu sordu: “Bana verilen cezayı anlamadım. Ne yapacağım ben şimdi?” Bu soruyu biz de psikolog Eda Erduman ve Dr. Nursu Marmara’ya sorduk. İşte cevapları...


Deniz Baykal grup terapisine katılmalı

Öfke kontrol programları, ya kişisel bazda öfke kontrol etmeyi öğrenmeye yönelik seanslar dizisiyle, ya da grup halinde uygulamalı eğitimle olur. Öfke kontrolü eğitimi “ceza” olarak verildiğinde “uyarıcı” ve “uyandırıcı” bir yönü var. Kişi çoğu zaman öfkesini kontrol edemeği için değil, öfkeyi bir dayatma, kendi fikirlerini kabul ettirme, bir korkutma aracı olarak gördüğü için kullanıyor. Ben ilk defa bir mahkemenin böyle bir karar verdiğini duydum.
Genellikle öfke kontrolü, sinirini kontrol edemeyip bunu fiziksel ve duygusal şiddete vardıran insanlara öneriliyor. Mesela, iş yerinde öfkesini kontrol edemeyenlere. Hakim bunu caydırıcı maksatla vermiştir. Uzan’a “Sen önce öfkene hakim ol” diyor. Biz Davranış Bilimleri Enstitüsü’nde, yaptığımız çalışmalarda öfke kontrolünü, şirketlere, kurumlara senelerdir veriyoruz. İnsanlarla çalıştığı için tükenen ve öfkesini kontrol etmekte zorlananlar katılıyor. Öfke kontrolünü en çok, araç olarak parayı kullanarak çalışanlar kaybediyor. Borsalarda çalışan insanlar çok öfkeleniyor ama o ana ait bir öfke... Sonra da taksi şoförleri geliyor. Tabii politikacıları da unutmamak gerek.
Süleyman Demirel’in öfke kontrolü çok idealdi. Ama politikacı olup bu kadar kontrollü olmak makbul mü, o da ayrı konu. Ecevit de en az onun kadar az öfkelenen biriydi. Bu beni de çok şaşırtıyor.

 

Narsist yapısı törpülenmeli

Cem Uzan’ın seçim kampanyalarında rakiplerini yeren, öfkeli ifadeleri vardı. Ama öfkeli bir insan diyebilir miyim, emin değilim. Anladığım kadarıyla olmadık şekilde kurallara uyamamış ve öfkesine hakim olamamış. Bu konuda bir gelişim göstermesi gerekir. Özellikle grup terapileri onun için çok faydalı olur. Onun o narsisizmine de çok güzel törpüler. Çünkü narsist, kendi dediği olsun isteyen, kendi yaptıklarına çok övgüyle bakan bir yapısı var.


Kendi söylediklerini duymuyor

Bence Deniz Baykal grup terapisinden geçse çok faydalanır. Kendi söylediklerini duymadığı kanısındayım. İnsanların onunla ilgili düşüncelerinden uzak, geri bildirimden yalıtılmış bir ortamda yaşadığını düşünüyorum.


Tepkilere duyarlı

Başbakan Erdoğan için öfke kontrolü yok diyemeyiz. Gelen geri bildirimlerden, eleştirilerden çok etkileniyor. Tepkilere duyarlı biri, yaklaşımını ve hayat tarzını beğenmeyenler olabilir. Ama şekil değiştirebiliyor, evirilebiliyor. Zaman zaman o da öfkesine yenik düşüyor. Ama o konumda olup da yenik düşmemek çok zor.

 

Psikolog Dr. Nursu Marmara- Psikografolog
Politikacıların terapiye ihtiyacı var

“Öfke kontrol programı” uygularken hastanın kişilik yapısına göre davranıyor ve onu anlamaya çalışıyorum. Aslında yaptığım “empati” denilen şey. Her insan biriciktir ve her insanın öfkeyi kontrol edememe sebepleri çok farklıdır. O yüzden geriye gidip sebepleri analitik olarak inceliyoruz.


Polise yardım edilmeli

Şu anda haftada iki gün Çevik Kuvvet’te psikolog olarak görev yapıyorum. 22-26 yaş grubu Çevik Kuvvet polislerine “öfke kontrolü programı” verdim. Orada 3 bin kişi var. Ben 400 kişi üzerinde bir araştırma yaptım. Ve bu çocukların kişilik profillerini çıkardım, nelerde uç noktada olduklarını belirledim. Öfke kontrolünde özellikle polise yardım edilmesi lazım. Çünkü bunlar hem ergen, hem silahlı çocuklar, hem de maalesef hükümetin polisi. Ben polislere öfkelerinin asıl sebeplerinin ta kökenden kaynaklanabileceğini anlattım.


Geçmişleri incelenmeli

Son yıllarda politik figürlerin de öfke kontrol terapilerine ihtiyacı var. Türkiye’de henüz böyle bir terapi cezası yok. Cem Uzan örneğinde, hakaret nedeniyle, tek bir bulgu veya olayla bir kimsenin kişiliğine “psikiyatrik teşhis” konuldu. Ama böyle bir teşhis koymak için sürece bakmak gerek. “Terapi” denmesi için de öfkenin “patolojik” olması gerekir. Öfke kontrolü yapamayan insanın dürtü kontrolleri bozuktur. Bu da bir heyet tarafından konulur. Hedefimiz insanın öfkelenmemesi değil, öfkeyi toplumun kabul edebileceği bir yöne kanalize edebilmektir. Bu kadar öfkeli olan politikacıların geçmişlerini bir kurcalamakta fayda var. Çünkü öfke sebepleri aileden başlıyor. Sadece biri değil, evimizin içine elektrikler saçan konuşmaları yapan tüm politikacıların terapiye girmesi lazım.”

Bu haber toplam 4293 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.