Büşra önyargılarımı kırmamı sağladı
FATMA KARAMAN / STAR CUMARTESİ
Başörtülü genç bir kızın bir gazeteciye aşık olmasını ve yaşadıklarının anlatıldığı Büşra filmi daha gösterilmeden tartışılmaya başlandı. 19 Mart’ta vizyona girecek olan filmin başrol oyuncusu Mine Kılıç “Pek çok kişi Büşra’nın, gündem yaratmak için çekildiğini düşünüyor. Tartışma yaratacağı kesin amaç da bu zaten” diyor.
Karikatürist Bahadır Boysal’ın çizgi kahramanı Büşra’dan yola çıkarak senaryolaştırdığı Büşra 19 Mart’ta sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Başörtülü bir genç kızın, bir gazeteciye aşık olmasını ve aşkı uğruna yaşadıklarının anlatıldığı film, vizyona girmeden konuşulmaya başlandı. Kimileri ‘“Başörtüyü sinemaya da soktular” diye tepki gösterirken kimileri ise “Başörtülüler bu şekilde yaşamıyor” dedi. Oysa filmin vermek istediği mesaj bu iki zıt düşünceden çok farklı: “Hoşgörü olmayan toplumlarda, insanlar yalnızlığa mahkumdur.”
Filmin şüphesiz en dikkat çeken karakteri Büşra yani Mine Kılıç... Henüz 24 yaşında olan Kılıç’ı daha önce Zeki Alasya ve Azra Akın’ın başrollerini paylaştığı Oyun Bitti dizisiyle tanıdık. Diziden sonra çeşitli tiyatro oyunlarında ve kısa filmlerde rol alan Kılıç, oyunculuğa başlama serüvenini şöyle anlatıyor: “Televizyonda haber spikerlerini görünce ‘Ben de bu işi yapmayalım’ derdim hep. Türker İnanoğlu Vakfı’nda spikerlik bölümüne yazıldım. Bir sene sonunda hocalarım bana ‘Oyunculuğu denemelisin’ dediler. Daha sonra oyunculuk eğitimi aldım ve kendimi bu sektörde buldum.”
BARDA KEŞFEDİLDİ
Genç oyuncunun Büşra filmine dahil olması ise tamamen tesadüf... Kılıç “Bir barda otururken filmin eski yapımcısı yanıma gelip ‘Ne iş yaptığını bilmiyorum, burası alkollü bir ortam ve seninle bu konuyu burada konuşmam hiç uygun değil. Sana mail adresimi veriyorum, yarın iletişim kuralım’ dedi ve gitti. Sabah ilk işim kendisine mail atmak oldu. Büşra’nın kısa bir özetini yolladı. ‘Bu karakteri kesinlikle sen oynamalısın’ dedi. Özeti okuduğumda çok korktum, başörtülü bir kızı oynayacaktım. O zamanlar yine başörtüsü sorunu gündemdeydi ve ortalık gergindi. Daha sonra projenin ne amaçla sunulduğunu anlayınca içime sindi ve kabul ettim” diyor.
ÖRTÜLÜ SANIYORLAR
Film çekiminin yaza denk geldiğini söyleyen Kılıç, başörtülü oynadığı için çok zorlandığını anlatıyor. Kılıç “Başörtüsüyle gezmek ve bağlaması gerçekten çok zor. Bu şekilde oynamak çok eziyetliydi. Bir de başörtüsünü içselleştirmek için kendime muhatap bulamıyordum. Bazen iletişim kurmaya çalıştığım kişilerden tepki aldım. Sinema filmi olduğu için taraf tutacağımızı düşündüler ve çok tedirgin davrandılar. Mağazalarda çalışan başörtülülerle arkadaş oldum” diye konuşuyor.
Filmin çok tepki çekeceğini söyleyen Kılıç şöyle devam ediyor: “Fragmanlar dönmeye başlayınca bir sürü şey yazıldı. Muhafazakar kesim başörtülü bir kızın gecenin bir vakti sokakta dolaşmasını çok eleştirdi. Laik kesim ‘Başörtüyü sinemaya da soktunuz’ dedi. Bazıları ‘Sinemada başörtüsü açılımı’ dedi. Sürekli balık aldığım bir amca var. O da ‘Bak kızım hayatta bazı ince noktalar vardır. İnsanların bu ince noktalarına dokunmamalısın’ dedi. Birçok kişi gündem yaratmak için çekilmiş bir film olarak algılıyor. Tartışma yaratacağı kesin, amaç da bu zaten.” Kendisini gerçek hayatta da başörtülü sananların olduğunu söyleyen genç oyuncu “Facebook’ta ‘Normal hayatında başörtülü müsün?’ diye soruyorlar. Başörtüsünün çok yakıştığını sürekli söylüyorlar ama ben yakıştıramadım. Hatta projeyi kabul edince bir tane başörtüsü aldım. Evime gidip bağlamaya çalıştım, yadırgadım, ‘Oynamasam mı acaba?’ dedim.”
Filmden önce başörtülü insanlara pozitif bakmadığını anlatan Kılıç “İnsanların hayata dair fikirleri kesin ve net oluşamıyor. Oyunculuk sayesinde toleransımın arttığını hissettim. Önyargılarım varmış onu kabul ettim ve bunun bana bir şey katmadığını fark ettim” diyor.
Bu saatte gezmeye utanmıyor musun?
Genç oyuncu filmin çekim aşamasında başlarından birçok ilginç olayın geçtiğini söylüyor: “Beşiktaş Balık Pazarı’nda gece bir çekim yapıyorduk. Orta yaşlarda iki amca yanımızdan geçerken ‘O kafana taktığın örtüden utanmıyor musun, senin ne işin var bu saatte burada?’ diye bağırdı. Halbuki orada bir tek ben değil koskoca bir çekim ekibi vardı.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.