Bağışıklık sistemini güçlendirmek için bunları mutlaka uygulayın

Bağışıklık sistemini güçlendirmek için bunları mutlaka uygulayın
Corona virüsle savaşmak için güçlü bağışıklık sistemi çok önemli. Güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmada ise atılacak en önemli adım dengeli ve düzenli beslenme. İşte güçlü bağışıklık sistemi için yapılması gerekenler...

Bağışıklık sistemini güçlendirmek için ne yapmalı? 

Tüm dünyada corona virüs tehlikesi sürerken Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Türkiye'de de ilk corona virüs vakasının çıktığını açıkladı. 

Corona virüsle savaşmak için güçlü bağışıklık sistemi önemli rol oynuyor.

Öte yandan hem hastalıklara yakalanmamak hem de eğer yakalanmışsak hastalığı kısa sürede atlatabilmek için sağlıklı bir beslenme planı oluşturmak da çok önemli.  Özellikle sonbahar ve kış hastalıklarından korunmak için beslenme alışkanlıklarında dikkat edilmesi gereken noktaları Beslenme ve Diyet Uzmanı İpek Ertan anlattı.

İşte bağışıklık sistemini güçlendirmede etkili olabilecek 9 öneri:

Kahvaltısız olmaz: Kaliteli beslenmenin başında, bağışıklığı arttıran besinler kadar, “öğünler” de geliyor. Ve o öğünlerin kralı, kahvaltı! Güne mutlaka kahvaltıyla başlamanız gerekiyor. Kahvaltıyı atladığınızda veya gereken özeni göstermediğinizde, sonraki öğünleri ne kadar güçlü ve sağlıklı yaparsanız yapın, aç kaldığınız süre içinde bağışıklığınız azalıyor.

kahvalti3.jpg

Sabah “bitki çayı” ile doping yapın: Bağışıklık sisteminizin zayıfladığını düşünüyorsanız veya çevrenizde çok fazla hasta varsa sabahları yapacağınız bitki çayı karışımıyla vücudunuzu koruma altına alabilirsiniz. Bunun için; 2 yemek kaşığı yeşil çay, 2-3 parça zencefil ve 1 çimdik kırmızı biberi bir demleme kabına koyun. Üzerine sıcak su ekleyerek 10 dakika demleyin. Bitki çayı ılıdığında içine 1 tatlı kaşığı bal ekleyin. Yeşil çay ve kırmızı biberin yapılarında bulunan antioksidanlar, yani bağışıklığı güçlendiren maddeler virüslerin vücuda girerek çoğalmalarını önlerken, zencefilin yapısında bulunan antioksidan maddeler de hem bağışıklığı yüksek tutuyor, hem de vücuda giren virüslerin öldürülmesini sağlıyor.

Tüm besin gruplarına yer verin: Tüm besin gruplarına günlük beslenmenizde yer verin. Et grubu, süt-yoğurt-peynir grubu, meyve ve sebze grubu ile ekmek grubunda yer alan besinler her gün beslenme listenizde yer alsın. Böylece bağışıklık sisteminizin güçlü kalması için tüm vitamin ve mineralleri besinlerle almış olursunuz. Unutmayın ne kadar karışık beslenirseniz o kadar kaliteli beslenmiş olursunuz.

kahvalti2.jpg
 

Kaliteli protein kaynakları şart: Protein vücudumuzun yapıtaşı ve birçok savunma mekanizmasında yer alan bileşiğin ana malzemesi. Dolayısıyla proteinden fakir beslenmek bağışıklığınızı zayıflatabiliyor. Her gün yumurta, et, balık, peynir, süt-yoğurt-kefir, kurubaklagiller gibi kaliteli proteinler tüketmeye özen gösterin. Ancak her şeyde olduğu gibi proteinin fazlasının da zarar olduğunu unutmayın.

Bol bol soğan, sarımsak tüketin: Soğangiller içeriklerindeki sülfürlü bileşikler sayesinde başlı başına birer antioksidanlar. Bu bileşikler sayesinde toksinler ve oksidan maddelerle savaşıyorlar. Bu grubun içine sarımsak ve pırasa da giriyor. Yapılarında bulunan allisin isimli madde hem antiviral hem de antibakteriyal etki gösteriyor. Mevsim itibariyle de tam zamanında çıkan bu sebzeleri bol bol tüketmeniz, bağışıklığı arttırmada çok yardımcı oluyor. Soğanın ve sarımsağın tazesini de kurusunu da sık sık yemelisiniz. Pırasayı ise hafta 1-2 kez tüketmeniz yeterli gelecektir.

C vitamini şart, ancak…: Portakal, kivi, mandalina, greyfurt, kırmızı biber… C vitamininden zengin olan bu besinleri sonbahar ile kış aylarında sofranızdan eksik etmeyin. Çünkü C vitamini soğuk algınlığına yakalanmamak için en önemli antioksidan vitaminlerden. Yetişkinlerin bağışıklığı ayakta tutmak için her gün ortalama 100 mg civarında C vitaminini almaları gerekiyor. Bunun için de 2 orta büyüklükte meyve yemek yeterli olabiliyor. Fakat C vitaminin hassas bir vitamin olduğunu unutmayın. Meyveleri kesip beklettikçe, metal bıçaklarla dilimledikçe ve özellikle suyunu sıktıkça C vitamini azalıyor. Bu nedenle yapmanız gereken en iyi şey, meyveyi iyice yıkadıktan sonra elinize alıp yemek olacak.

Ekmeğiniz ekşi mayalı olsun: Betaglukan Amerika ve Avrupa’daki gıda denetimi kurumlarından onay almış önemli bir besin öğesi. Yulaf, ekmek mayası ve mantar gibi besinlerin yapılarında bulunan betaglukan, bağışıklık sistemimizin ilk savunmasını yapan makrofajlar (beyaz kan hücreleri) üzerindeki özel yüzeylere bağlanarak bağışıklık sistemini aktive ediyor. Özellikle mantar ve ekmek mayasındaki betaglukan bağışıklığı arttırmada etkili oluyor. Bu nedenle mantarı beslenme listenize eklemenizde ve ekşimayalı ekmek tercih etmenizde fayda var.

Çorbalara zencefil katın: Zencefil hem tüm vitamin ve mineralleri yapısında barındırması hem de başka antioksidan özellikler taşıyan bir besin olması sayesinde bağışıklık sisteminin güçlenmesine katkıda bulunuyor. Taze veya kuru olarak tüketebilirsiniz, ancak çalışmalar taze zencefilin kuru olanına göre enfeksiyonları önlemede çok daha başarılı olduğunu gösteriyor. Taze olarak yoğurt içinde tüketebileceğiniz gibi, çorbaların veya bitki çaylarının içine de katabilirsiniz. Günde içeceğiniz 1-2 bardak zencefilli bitki çayı da bağışıklık sisteminizi güçlendirmeye yardımcı olacaktır.

bitkicayi.jpg
 

Şifalı çaylarla yudum yudum sağlık: Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için şifalı çaylardan da yararlanabilirsiniz. Damak tadınıza göre, isterseniz ıhlamur, isterseniz adaçayı ve ekinezya ikilisinden oluşan çayınızı günde 2 kez, yemeklerden yarım saat önce veya 1-2 saat sonra rahatlıkla tüketebilirsiniz.

Ihlamur çayı: Ihlamurun yapısında bulunan bazı maddeler hem boğazda tahriş oluşmasına engel oluyor, hem de tahriş oluşmuşsa dokunun iyileşmesini hızlandırıyorlar. Yeşil çay da yapısında bulunan antioksidan maddeler sayesinde virüslerin vücuda girerek çoğalmalarını önleyebiliyor. Bu iki bitkiyi karıştırarak hazırlayacağınız çay, üst solunum yolunu korumada çok etkili oluyor. Ancak bu bitki çayını kaynatarak değil, demleyerek hazırlamalısınız. Sıcak suda 5 dakika beklettikten sonra hazır olan çayınızı şekersiz içmeye özen gösterin. Şekersiz bitki çayı içemeyenlerdenseniz 1 tatlı kaşığı bal ekleyebilirsiniz.

Adaçayı ve ekinezya: Adaçayı ve ekinezyanın ağız yoluyla alınabilecek virüs ve bakterilere karşı vücudu korumada çok etkili olduğu ciddi çalışmalarla kanıtlanmış. Günde 1-2 kez bu iki bitkiyi beraber veya ayrı ayrı demleme yoluyla tüketerek vücudunuzun hastalıklara karşı savunmasına yardım edebilirsiniz. Demlerken içine tarçın ekleyebilirsiniz.

Kaynak

Bu haber toplam 5091 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.