Yazı güzel geçirmenin kolay yolları!

Yazı güzel geçirmenin kolay yolları!
Bastıran sıcaklar ve terlemeyle klimalı mekanlara sığınarak baş etmenin yolunu ararız. Ancak her şey bu kadar kolay değil. İşte size yaz mevsimini en güzel ve konforlu geçirmenin yolları...
Yaz mevsimi deyince pek çoğumuzun canı deniz, güneş, havuz, dondurma ve buz gibi bir limonata ister. Bastıran sıcaklar ve terlemeyle de klimalı mekanlara sığınarak baş etmenin yolunu arar. Ancak her şey bu kadar kolay değil. İşte size yaz mevsimini en güzel ve konforlu geçirmenin yolları.

Bütün canlılar için vazgeçilmez olan güneşin de azı karar, çoğu zarar. Onsuz da, sürekli onunla da hayat olmuyor. Ancak her şeyin bir çaresi, bir bedeli var. Güneşten en iyi şekilde yararlanmak, belirli kurallarla ve sınırlarla mümkün. Bilinçsizce davranışların yaygınlaştığı günümüzde güneşin ve yaz sıcaklarının olumsuz etkilerini de sık sık hatırlatmak gerekiyor. Bronzlaşma tutkunu günümüz insanının saatlerce güneşin altında vakit geçirmesi, yarardan çok zarar getiriyor, çoğu insan ise bunu bilmesine rağmen kendini büyük riske atıyor. Açıkta satılan yiyeceklerin, toplu kullanılan ve devinimi az olan havuzların, serinlemek için kullandığımız klimaların aslında ne kadar risk taşıdığının farkında bile değiliz. İçinde bulunduğumuz bu dinlenme, eğlenme, seyahat etme, dost-arkadaşla beraber olma ve hoşça vakit geçirme mevsimini en iyi şekilde geçirebilmek için aşağıdaki uyarıları sakın görmezlikten gelmeyin.

11.00-16.00 saatleri arasında güneşlenmeyin

Bronz bir tene sahip olma arzusu maalesef birçok kadında mevcut. Ancak uzmanlar ısrarla güneşin tam tepede olduğu 11.00-16.00 saatleri arasında dışarıda kalınmaması gerektiğini vurguluyor. Güneşlenirken içeriğinde koruma değerleri hekimlerce tavsiye edilen dermokozmetik ürünler kullanılmalı. Koruma faktörünün en az 30 olmasına dikkat edilmeli. Bu ürünler güneşe çıkmadan yarım saat önce sürülmeli ve her 3-4 saatte bir yenilenmeli. Uzun süre güneşte kalmanın etkisiyle güneş yanıkları, güneş lekeleri ve erken yaşlanma etkileri hatta cilt kanserleri bile oluşabiliyor. Ayrıca sadece plajda değil, her türlü açık havada güneşe maruz kalındığı unutulmamalı ve ona göre önlem alınmalı. Uzun kıyafetler, şapka, gözlük vs. ile vücut güneşten korunmalı. ‘D vitamini alıyorum’ bahanesiyle saatlerce güneş altında kalmak bir kandırmaca. Uzmanlara göre haftada üç gün, 10 dakika güneş ışığına maruz kalmak yeterli.

Açıkta satılan yiyecekleri kesinlikle almayın!

Sağlık Bakanlığı, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklama ile dondurma başta olmak üzere buzlu gıdaların tüketimine dikkat çekti. Sağlıklı ve hijyenik şartlarda hazırlanmış dondurmanın pastörize sütten yapılması son derece önemli. Sağlıksız şartlarda üretilen dondurmada bakteriler kolaylıkla üreyebilir. Bu nedenle güvenilir olmayan yerlerden, özellikte de açıkta satılan yiyeceklerden kesinlikle uzak durulmalı. Ayrıca buzdolabında saklanmayan kıyma, süt, yoğurt, kaymak, krema gibi yiyecekler tehlike oluşturabilir. Her şeyden önce yiyeceklerin taze olması ve son kullanma tarihlerinin geçmemiş olması gerekir. Serinletme maksadıyla içeceklerin içine atılan buzun hangi sudan yapıldığını bilmek mümkün değil. Bu nedenle yaz aylarında dışarıdan serinletici içecekler almak istediğimizde ağzı kapalı olarak soğutulmuş içecekleri tercih etmeli.

Serinleyeceğim derken hasta olmayın!

Uygun olmayan klima kullanımı ve yetersiz klima bakımı bazı hastalıkları da beraberinde getiriyor. Solunum ile ilgili müzmin hastalıkları olan hastaların şikayetlerinde artış veya tamamen sağlıklı bireylerde yeni hastalıkların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Düzenli bakımı yapılmayan klimalar ve soğutma sistemlerinde küf mantarların, bakterilerin ve tozların birikmesine bağlı ani ve müzmin alerjik hastalıklar ortaya çıkabilir. Astım, alerjik nezle ve nadir de olsa ani veya sinsi alerjik zatürree görülebilir. Klimaların sebep olduğu bu hastalıkların önlenmesinde, klimaların bakımları ve temizliklerinin düzenli yapılması önemlidir. Klimaların bilinçsiz kullanılması, üst solunum yolu hastalıkları, ani tutulmalar ile yüz felci ve burun kanamalarına yol açabilir. Ayrıca klimalar, belirli zaman aralıklarında yavaş yavaş soğutularak kullanılmalı.

Terlemeye karşı ne yapmalı?

Yaz aylarında herkesi sıkıntıya sokan terleme konusunda alınabilecek çeşitli önlemler elbette var. Sıcakla birlikte daha belirgin hale gelen terleme problemini çözmek için, sadece deodorant ve parfüm kullanımı yeterli değil. Hatta hatalı deodorant ve parfüm kullanımı nedeniyle ortaya hiç de hoş olmayan kokular çıkabildiği gibi, sağlık açısından da riskli durumlar baş gösterebiliyor. Uzmanlara göre parfüm kullanıp güneşe çıkmak ciltte kalıcı lekelere ve yanıklara yol açabilir. Terdeki kokunun nedeni, bakterilerin olaya dahil olmaları sonucu ortaya çıkan maddeler yüzündendir. Kötü hijyen ve kıl diplerinde ter birikiminin olması, soğan, sarımsak vb. yiyeceklerin tüketimi de ter kokularını artırır. Terlemenin etkisini azaltmak için bol, pamuksu ve rahat kıyafetler giyilmeli, sık sık duş almalı ve baharatlı yiyeceklerden uzak durmalı.

Kirli havuzlardan uzak durun!

Toplu girilen havuzlar, başta cinsel yolla bulaşan hastalıklar olmak üzere, tifo, hepatit a ve e, kolibasili, dizanteri gibi hastalıklara davetiye çıkarıyor. Ayrıca havuzlar; göz, kulak, burun ve boğaz enfeksiyonu ile uyuz gibi deri hastalıklarının kolayca bulaşabileceği mekânlardır. Uzmanlar deniz suyunun tuzlu olduğu için mikropları barındırmasının zor olduğunu, bunun için de yüzme için mümkün olduğunca denizin tercih edilmesini öneriyor. Yüzme havuzunda normal klor seviyesi 0,8 mg/lt düzeyinde olmalı ve çok iyi çalışan bir filtreleme sistemi bulunmalı. Havuz kenarlarında yiyecek yemeyin ve sigara içmeyin. Ateşli hastalık ya da ishal geçirirken havuza girmeyin. Bone kullanın, suya tükürmeyin. Islak mayoyla oturmayın ve yeterince kurulanın. Havuz bölgesine ayakkabıyla veya dışarıda giyilen terliklerle girmeyin. Ayaklarınızı antiseptik suya batırarak dezenfekte edin. Havuzda su yutmamaya dikkat edin. Kulak enfeksiyonlarına karşı kulak tıkacı kullanın. Suya atlarken burnunuzu tutun. Cildinizde sıyrık ya da kesik varsa yüzme sonrasında su ve sabunla temizleyin.

Çocuklarınızı sıcaktan doğru yöntemlerle koruyun!

Çocukların yaz mevsiminde en çok aşırı terleme sonucu oluşan isilik veya pişikler ile başları dertte. Bunları ishal ve böcek sokmaları takip ediyor. Bunun içindir ki çocuklara bol sıvı vermeli ve sık sık ılık su ile yıkamalı. Çocuğunuza kokulu sabun, sprey veya parfüm sürmeyin. Güneşe çıkarmadan önce mutlaka yüksek faktörlü koruyucu kremler kullanın.

Tansiyon ve kalp hastaları iki kat dikkat etmeli!

Kalp ve tansiyon hastaları güneşlenme ya da egzersizleri için ancak güneş ışınlarının etkisini yitirdiği akşam saatlerini veya daha serin olan sabah saatlerini tercih etmeli. Vücut sıcak havada soğutma sistemini çalıştırmak için kan damarlarını genişlettiği için kalp atım hızı artar, cilde daha fazla kan gönderir ve terleme ile ısıyı azaltmaya çalışır. Damar genişlemesi ve kalp hızı artışına eşlik eden sıvı kaybı, kalbi oldukça zorlar ve uzun süre bu koşullarda çalışan kalpte mevcut problemler belirginleşip, ağırlaşabilir. Bu nedenle başta su, meyve suyu, ılık çaylar olmak üzere günde en az 2 litre bol sıvı alınması gerekir. Yağlı yiyeceklerden, alkolden, kafeinden ve sindirimi zor gıdalardan mutlaka uzak durulmalı. Doktor ile görüşerek, yüzme gibi yaz sporları yapılabilir. Tatile veya seyahate çıkmadan kalple ilgili kontrolleri yaptırmalısınız

Bu haber toplam 6830 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.