Yalnızlığa dair şaşırtıcı bulgular

Yalnızlığa dair şaşırtıcı bulgular
Yalnızlık hissi konusunda bildiğimizi sandığımız, ama yanıldığımız birçok konu olduğunu gösteriyor araştırmalar. BBC'nin yaptığı Yalnızlık Anketinde ortaya çıkan bulgular…

BBBC'nin yaptığı ankete dünyanın birçok bölgesinden 55 bin kişi katıldı. Anketi, İngiltere'deki üç üniversiteden akademisyenler, Londra'daki Wellcome Collection ile işbirliği halinde hazırladı.


yalnizlik-olduruyor-3252923.jpeg


1. Gençler yaşlılardan daha fazla yalnızlık duygusu yaşıyor

Yalnızlık hissi yaşayan birini hayal etmemiz gerekse aklımıza hemen yaşlı bir insan gelir. BBC'nin yaptığı Yalnızlık Deneyinde 75 yaş üstü yaşlıların yüzde 27'si kendilerini yalnız hissettiğini söyledi.

Ancak yaş grupları arasındaki farklar oldukça çarpıcı. 16-24 yaş grubundaki gençlerin yüzde 40'ı yalnızlık hissine kapıldıklarını ifade ediyordu. Daha ileri yaştaki insanlara da hayatlarında kendilerini en yalnız hissettikleri dönem sorulduğunda gençlik dönemini vurguluyorlardı.
Yani yalnızlık hissi modern yaşamla ilgili bir sorundan ziyade, genç olmakla bağlantılı faktörlerden kaynaklanıyordu. Gençlik yıllarını daha fazla özgürlük, eğitimin tamamlanıp hayatın akışını kontrol etme dönemi olarak düşünürüz.

Ama bu aynı zamanda bir geçiş dönemidir; evden ayrılma, üniversiteye başlama, yeni bir işe girme vs. Tüm bunlar insanı eski arkadaşlarından ayırdığı gibi, bu aynı zamanda kişinin kim olduğunu ve dünyadaki yerini anlamaya ve belirlemeye çalıştığı bir dönemdir.

Ayrıca gençler bu duyguya alışkın değildir; bunun geçici olduğunu henüz bilmedikleri gibi onu aşma yollarını da keşfetmiş değillerdir.

Yani yalnızlık hissi modern yaşamla ilgili bir sorundan ziyade, genç olmakla bağlantılı faktörlerden kaynaklanıyordu. Gençlik yıllarını daha fazla özgürlük, eğitimin tamamlanıp hayatın akışını kontrol etme dönemi olarak düşünürüz.

Ama bu aynı zamanda bir geçiş dönemidir; evden ayrılma, üniversiteye başlama, yeni bir işe girme vs. Tüm bunlar insanı eski arkadaşlarından ayırdığı gibi, bu aynı zamanda kişinin kim olduğunu ve dünyadaki yerini anlamaya ve belirlemeye çalıştığı bir dönemdir.

Ayrıca gençler bu duyguya alışkın değildir; bunun geçici olduğunu henüz bilmedikleri gibi onu aşma yollarını da keşfetmiş değillerdir.


24650-001.jpg


2. İnsanların yüzde 41'i yalnızlığın olumlu olabileceğini düşünüyor

Bu bulgu, nörolog John Cacioppo'nun fikirleriyle paralellik gösteriyor. Buna göre, hoş bir duygu olmasa da yararlı olduğu için insanlar yalnızlık duygusunu duyumsayacak şekilde evrildi. İnsanlar işbirliği yaparak varlığını korumuştur. Bir gruptan dışlanmışlık duygusu hisseden insan, yalnızlık duygusunun yarattığı dürtüyle insanlarla ilişki kurmaya, arkadaş edinmeye, eski ilişkilerini canlandırmaya yönelir.

Ancak bu duygunun kronik hale gelmesi sorun teşkil eder, kişinin esenliği ve hatta sağlığı üzerinde ciddi etkileri olabilir.

(Yalnızlığın sağlık üzerindeki etkilerini anlatan animasyonu bu bağlantıdan izleyebilirsiniz.)

Uzun süreli yalnızlık hissi ile bir yıl sonra artan depresyon riski arasında bağlantı olduğu biliniyor. Kronik yalnızlık hissi sözkonusu olduğunda yalnızlığın olumlu etkileri olduğuna inandığını söyleyen insanların sayısının düştüğü görülüyor.

3. Yalnızlık hissine kapılan insanların sosyal becerileri ortalamadan daha iyi veya kötü değil

Yalnızlık çeken insanların arkadaş edinmekte zorlandığı ve sosyal becerilerini geliştirmelerinin yararı olacağı varsayılır genellikle. Oysa bulgular bunu doğrulamıyor. Sosyal etkileşimin en önemli unsurlarından biri diğer insanların ne hissettiğini anlamaktır. Tepkilerimizi buna göre ayarlarız.

Bu beceriyi ölçmenin bir yolu, çeşitli insan yüzleri veya sadece gözleri göstererek ne tür duygular çağrıştırdıklarını sormaktır. Yalnızlık hissi yaşayanlarda bu bakımdan herhangi bir fark görülmedi. Yalnızca duygusal dengesizlik skorlarında fark görülmüştü. Yani belki de sosyal becerilerden ziyade, yalnızlık hissi halinde bazı sosyal ortamların yarattığı endişe duygusu işi zorlaştırıyordu.


alone-480474_960_720.jpg


4. İnsanlar kışın kendisini daha yalnız hissetmiyor

Noel veya yılbaşı dönemleri, insanların kutlama amacıyla aile ve arkadaşlarıyla bir araya geldiği bir dönemdir. Bu dönemi yalnız geçirmenin bazı insanlar için rahatsız edici olabileceği düşünülür.

Ayrıca kuzey yarıkürede kışa rastlar bu dönem. Yani günlerin kısa olduğu ve insanların daha çok eve kapandığı, bu yüzden de yalnız duygusunun daha çok kendini hissettirdiği bir dönem olarak algılanır.

Ancak bulgular, yalnızlık duygusu yaşayan insan açısından kışın diğer mevsimlerden daha kötü olmadığını gösteriyor. İnsanlara kendilerini yılın hangi dönemlerinde daha yalnız hissettikleri sorulduğunda, katılanların üçte ikisinden çoğu kışın farklı olmadığını söyledi.

Hatta yılbaşı ve Noel gibi özel kutlamalarda insanlar, yalnızlık duygusuna kapılabilecekleri kaygısıyla birçok tanıdıklarını kutlamaya davet edip dahil etmeye çaba gösterir. Oysa örneğin yaz tatili dönemlerinde herkes bir yere tatile gittiğinde geride kalan biri için yalnızlık hissi daha bariz olabilir.

Bu nedenle kişilerin yalnızlık hissini sadece bir dönemle sınırlı görmeyip bütün bir yıl açısından bakmakta fayda olabilir.


woman_lonely_e.jpg


5. Yalnızlık duygusu yaşayan insanlarda empati duygusu daha güçlüdür

BBC'nin yaptığı ankette iki tür empati ölçü alındı. Biri, insanların fiziksel acıları karşısında duyulan empatidir (duygudaşlık) - örneğin elini kapıya sıkıştıran birinin duyduğu acı karşısında üzülme derecesi.

Diğeri ise başkalarının sosyal acısı karşısında duyulan empatidir - örneğin okulda zorbalığa maruz kalan, bir partiye davet edilmeyen veya sevgilisi tarafından terk edilen biri için duyulan üzüntü.

Fiziksel acı karşısındaki empati bakımından yalnızlık hissi duyan kişi ile diğerleri arasında bir fark görülmedi. Ancak bu insanların sosyal acı karşısında duydukları üzüntü ortalamanın üzerindeydi. Belki de kendileri dışlanmışlık duygusunu yaşadıkları için o insanlara karşı daha fazla empati hissediyorlardı.

Kaynak:BBC Türkçe

Bu haber toplam 3089 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.