Kutlu Doğum, Merhamet ve Psikiyatri

Kutlu Doğum, Merhamet ve Psikiyatri
Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, merhametin psikiyatride sevgi ve disiplin olduğunu, merhametin azalmasının şiddeti beraberinde getirdiğine vurgu yaptı.

Diyanet İşleri Başkanlığı, "Kutlu Doğum Haftası" dolayısıyla önemli isimlerle merhamet söyleşileri gerçekleştirdi.

Bu kapsamda merhametin psikiyatrideki karşılığını değerlendiren Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, merhametin psikiyatride sevgi ve disiplin olduğunu, merhametin azalmasının şiddeti beraberinde getirdiğine vurgu yaptı.

Merhamet üzerine Tarhan;

MERHAMET GENİŞ BİR KAVRAM

Merhamet kavram olarak hep Türkçe acıma duygusu olarak tercüme ediliyor ama merhamet denildiğinde içinde sevgi ve şefkatin olduğu bir duygu anlaşılıyor. Kavram olarak hem duygu boyutu var, hem değer boyutu var. Hem de günlük yaşayışta bir yöntem boyutu var. İnsanın günlük yaşantısında kullanabileceği bir boyutu var. İnsanın sahip olduğu şeye karşı onun kıymetini bilmesi de diyebiliriz merhamet için. İçinde empati de taşıyor merhamet.  

Merhamet kavramı gündeme geldiğinde iyi ve güzel her şeyin başı olan besmele hatırımıza gelir. Besmelede merhameti çağrıştıran iki tane ana kavram var. Allah'ın Rahman ve Rahim isimleri.

Bütün varlıklara yaratıcının merhametli olması rahman ismini ifade ederken, rahim ismi de daha çok uhrevi anlamda hak edenlere fazladan bir merhamet ile muamele etmesi. Bu çerçevede ele aldığınızda merhamet tek dokulu bir kavram değil çok geniş kapsamlı bir kavram.

MERHAMET SEVGİ VE DİSİPLİNDİR

Ruh sağlığı açısından düşündüğünüzde psikiyatrideki karşılığı sevgi ve disiplindir. Sevginin içindeki en önemli motiflerden birisi de merhamet. Annede olan sevgi karşılığı şefkat mesela güçlü olanların zayıf olanlara karşı duygusu merhamet.

MERHAMETİN AZALMASI ŞİDDETİ DOĞURUYOR

Hz. Peygamber'in hayatında merhametle ilgili iki önemli hadis bununla bağlantılı diye düşünüyorum. Kıyamet yaklaşınca gençlere şeytan musallat olacaktır, buyuruyor. "Bunu nasıl anlarız" diye sorduklarında, "Hayâ ve merhamet eksikliğinden anlarsınız." diyor.

Üç defa sorulduğunda üçünde de aynı cevabı veriyor. Burada haya ve merhamet eksikliği derken hayada bir sorumluluk duygusu, bir yüz kızarıklığı var. Değerlerin gençlerde bazı ahlâkî normların zayıflaması anlaşılıyor. Diğeri de merhamet azalması olarak anlaşılıyor. Merhametin azalması şiddeti doğuruyor. Günümüzde toplumda bütün yasaklara rağmen şiddet artıyorsa, aile içerisinde şiddet artıyorsa, canlı hayvanlara karşı çocuklara karşı kadına karşı şiddet artıyorsa bunun arkasında merhamet eksikliği vardır. Bu nedenle şiddete karşı insan itirazı varsa sonuçla uğraşmak yerine sebebi bulup düzeltmek gerekir; sebep de merhamet duygusunun ve değerinin zayıflamasıdır.

MERHAMET EKSİKLİĞİ DEMEK DUYGUSAL SAĞIRLIK DEMEK

Korucu ruh sağlığı çalışmalarında merhamet eğitimi aslında empati eğitimi altında veriliyor. Şöyle bir benzerlik var. Empati başkalarının duygularını ve ihtiyaçlarını dikkate almak. O kişinin haksızlığa uğramaması için onun üzülmemesi incinmemesi için ne yapabiliri mi düşünebilmek.

Bu günümüzde zayıflıyor. Acı çeken bir insanla ilgilenmemek, yok saymak, ilgisiz davranmak merhamet eksikliği bu duygusal sağırlık, körlük olarak psikiyatride karşılık buluyor. Bunun eğitimi genellikle iki program tarzında duygusal zeka programlarından yer almaktadır. Merhamet eğitimi burada öne çıkıyor, benim isteklerim, ihtiyaçlarım diğer insanların ihtiyaçları ve taleplerini göz önüne alacak ve buna göre değerlendirecek. Bu bir bakıma ahlâkî akıl yürütmenin öğrenilmesidir. Merhametli olmayı öğrenmek gelişmişlik düzeyiyle ilgilidir.

Gelişmişlik düzeyi yüksek olan kişiler merhametli olma konusunda daha ilerde olurlar. Hatta bununla ilgili beyin görüntüleme çalışmaları var, merhamet duygusunu gelişen insanlar kötü bir görüntüyle karşılaştıklarında merhamet duygusuyla beraber mutluluk hormonu salgılanıyor. Ama merhamet duygusu gelişmemişlerde iğrenme duygusundan kaynaklanan bir hormon salgılanıyor.

Yani merhamet duygusu hem diğer insanlara hem de kişiye kazandırıyor. Dinginlik hissi, iç huzur sağlıyor. Bu nedenle toplumda sadece başkaları için değil kendimiz için de gerekli bir duygu. Muhabbet ve merhamet kavramlarını çağrıştırıyor bana. Peygamber anıldığında ilk akla gelen onun örnek yaşantısı ve her haliyle bir canlı Kuran olması.

Şaban ÖZDEMİR (NPGRUP)

Bu haber toplam 6986 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.