İçimizdeki horon aşkı bambaşka

İçimizdeki horon aşkı bambaşka
Eşleri pilot olan bir grup kadın, horona gönül verdi, ders almaya başladı, şimdi kendilerini durduramıyorlar! Yaşı 40’ı geçen bu kadınlar kemençe sesi duydukları piknik, konser, havaalanı ve evde horon tepiyorlar

İnci DÖNDAŞ / STAR GAZETESİ CUMARTESİ EKİ


Eşleri pilot olan bir grup kadın, horona gönül verdi, ders almaya başladı, şimdi kendilerini durduramıyorlar! Yaşı 40’ı geçen bu kadınlar kemençe sesi duydukları piknik, konser, havaalanı ve evde horon tepiyorlar. Üstelik pek çoğu Karadenizli bile değil. Horonun hayatlarını değiştirdiğini anlatan kadınlar “Toksinleri atıp mutlu oluyoruz” diyor 

Biri Malatyalı, diğeri Eskişehirli, öteki Aydınlı... Onlar pilot olan eşleri dolayısıyla arkadaş olan, 40 yaşını aşmış ve horona gönül vermiş kadınlar. Pek çoğunun eşi Karadenizli olan bu kadınlar, Fuat Saka’nın konserinde ortada sürekli horon tepen Aclan Sezer Genç’e “Lütfen bize de öğret” diyen Karadeniz sevdalısı... Altı yıldır hafta sonu ders alan bu kadınlar, şimdi Karadeniz il ve ilçeleri adına kurulan derneklerin gecelerinde sahneye çıkıyor, hatta yerel sanatçıların kliplerinde horon oynayarak rol alıyor.

Horon dersi sırasında röportaj yaptığımız bu kadınlar, Grup Entu’nun kemençecisi İrfan Seyhan’ın melodisi eşliğinde çılgınlar gibi horon teperken yaşlarını hiç de göstermiyor.

Dersin bitiş saati yok, bir başlayınca kendilerini duramıyorlar! Öyle ki evde misafirleri olsa bile derse katılıyor, hatta bazen misafirlerini de kursa getirerek onlara bile horon oynatıyorlar!

EŞLERİMİZ DENEDİ BECEREMEDİ

Kendilerini anlatmaya başladıklarında ilginç hikayeler ortaya çıkıyor. 58 yaşındaki Neşe Müniroğlu, Karadeniz müziği ve kemençe sesini sevmezken kendini grubun içinde bulmuş. Aydınlı olan Müniroğlu “Eşim Karadenizli ama horonla alakası yok. Bir iki kez denedi ama başarılı olamadı. Çok meşakkatli bir iş, özveri istiyor. Horon oynamak zor değil eğer seversen” diyor. Malatyalı Handan Baykal ise 49 yaşında. Baykal “Arkadaşlarıma takılıp bu kursa geldim, oynamaya başladıkça bırakamadım” diye konuşuyor. 

49 yaşındaki Nimet Ergene, kemençe sesi duyduklarında kendilerini tutamadıklarını gece gündüz ne zaman bir araya gelseler horon teptiklerini söylüyor: “Grupça pikniğe gidiyoruz oynuyoruz, eşlerimiz pilot olduğu için Hazerfen Havaalanına gidiyoruz orada bile oynuyoruz. Eşim laptop’u çıkarıyor bize müzik yapıyor. Orada pek çok kişi de bizimle horona katılıyor.” Eskişehirli 50 yaşındaki Şenel Altan, grupta horonu en zor kendisinin öğrendiğini söylüyor: “Çünkü el ve ayaklarım arasında koordinasyon yok. Hocamız birkaç kere gösterdikten sonra herkes o figürü oturtuyor ama benim o figürün şuuruna varmam zaman alıyor.”

TOKSİN ATIP MUTLU OLUYORUZ

Kursiyerlerden Trabzonlu 30 yaşındaki Canan Yavuz, özel bir şirkette vergi denetçisi olarak çalışıyor ve horonla tüm iş stresini attığını söylüyor. 47 yaşındaki yazılım danışmanı Hülya Sofuoğlu ise horon oynamanın hayatına disiplin getirdiğini, kendisine sosyal bir çevre yarattığını belirterek “Annem ‘Neden sabahın köründe horon oynuyorsun?’ diye soruyor. Masa başında çalışırken beynimiz yoruluyor, bedenimiz değil. Dolayısıyla kafamı horon oynayarak boşaltıyorum” diyor. 51 yaşındaki Ayla Kahraman ise horonun ruhsal dengesine katkıda bulunduğunu belirterek şunları anlatıyor: “Burada hem sosyal açıdan hem aktivite açısından mutlu oluyoruz. Müzik bizi coşturuyor, coştukça oynuyoruz, oynadıkça mutlu oluyoruz. Toksinleri de atıp mutluluk yayıyoruz.”

Boğazına hamsi kılçığı kaçtı, ‘Horon nasıl oynanır’ ile tanıştı

Hanım Serap Taşkın, 32 yaşında ve jeofizik mühendisi. 2008’de Karadeniz’e tatile gittiğinde horona gönül vermiş:

“Trabzon’da bir otelde kızlar horon oynamıştı, çok sevdim. Otelde balık yerken hamsinin kılçığı boğazıma kaçtı, çıkaramadığım için tuvalete gittim. Tuvalette horon oynayan kızlardan birini yakaladım ve bana birkaç hareket göstermesini istedim. Gösterdi, sonra o kızlarla oynamaya başladım becerebildiğim kadar. İlk dersim o oldu. Şimdi beş aydır ders alıyorum.”

Kadınlar daha disiplinli

Kadınlara horonu sevdiren isim Aclan Sezer Genç. Trabzon Maçka Sevinçköylü. Çocukken babası “Ya sopa ya horon” diyerek onu horona alıştırmış. Bir süre bankacı olarak çalışan Genç, kendisini Fuat Saka’nın konserlerinde horon teperken gören ve kendilerine ders vermesini isteyen kadınlarla tanışınca eğitimlere başlamış. Şimdi Anadolu Ateşi’ne bile eğitim veriyor! “Kadınlar daha disiplinli, daha başarılı ve daha sadık” diyen Genç, Topkapı’daki Maçka Sevinçköyü Derneği binasında isteyen herkese horon dersi veriyor. Ayrıntılar için www.horonevi.com adresini ziyaret edebilirsiniz. 

Kimse beni sabahIn köründe uyandıramaz

23 yaşındaki İrfan Seyhan, hanımların horon dersinde kemençe çalıyor: “Pek çok erkek grubuna da çaldım, bu tat ve keyif yok. O kadar çok seviyorum ki onları, yoksa sabahın köründe kimse beni uyandıramaz!” diye konuşuyor.

Bu haber toplam 4893 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.