GELECEĞİN GÖZDE MESLEKLERİ NELERDİR?

GELECEĞİN GÖZDE MESLEKLERİ NELERDİR?
Bir zamanlar doktorluk, öğretmenlik ve mühendislik el üstünde tutulurdu. Son yıllarda her alanda meydana gelen değişiklik meslekleri de değiştirmiş durumda.

Yapılan yatırımlar doğrultusunda yeni olduğu kadar uzmanlaşmayı gerektiren bir pek çok meslek gençleri bekliyor. Bir zamanlar doktorluk, öğretmenlik ve mühendislik el üstünde tutulurdu. Son yıllarda her alanda meydana gelen değişiklik meslekleri de değiştirmiş durumda. Elbette değişim fırtınası, geçmişe dair her türlü mesleğe olan alakayı değiştiremedi.

Bir zamanlar itibarlı olan meslekler günümüzde de önemini korumakta. Bununla birlikte geçmişin gözde meslekleri ile geleceğin gözbebeği olan meslekler bir arada yaşayacak ve onların da ortak paydası uzmanlaşma olacak. Yeni mesleklerin ortaya çıkmasında gelişmiş olan ülkeler önemli rol oynamaktadır. Elbette ABD bu konuda başı çekiyor. ABD’nin 2000 yılında yapacağı yatırımlar, mühendisliliğin birçok farklı alanda ortaya çıkacağının sinyalini veriyor. Yapılacak yatırımları altı alanda toplamak mümkün. Bunlar; malzeme sentezi ve üretimi, taşımacılık, bilişim ve iletişim, bioteknoloji gibi alanlar dikkati çekiyor. Önümüzdeki yıllarda makine, bilgisayar, malzeme, endüstri, çevre ve kimya gibi mühendislik alanların ön plana çıkması bekleniyor. Ayrıca işletme, fiyatlandırma uzmanlığı promosyon analistleri, kalite mühendisleri, kalite mühendisleri marka araştırmacıları aranan mesleklerden olacak. Teknolojik değişiminin meslekler üzerinde belirgin etkisini yapılan araştırmalar gösteriyor. Örneğin İngiltere’de yeni açılan iş yerlerinin % 73’ü teknoloji tabanlı. Eleman arayan şirketlerin % 58’i teknoloji eğitimi almış elemanlar tercih ediyor.
Türkiye’de ise yapılan planlamada öncelikle AR-GE (Araştırma geliştirme), teknolojik gelişme, çevre koruma vb. Yeni çalışma alanlarına ayrılacağı belirtiliyor. AR-GE’ye ABD’de gayri safi milli hâsıladan ayrılan pay %2,8, Japonya’da % 3 oranında iken; bu Türkiye’de % 0,5 dolaylarında. Planlamada öngörülen hedeflere ulaşıldığı taktirde mühendislerin önü açık görülmekte. Gelecek dönemde telekomünikasyon yazılımcıları, elektronik, bilgisayar ve iletişim teknikerlerin önünün parlayacağı yönünde.

PERAKENDE VE LOJİSTİK

Hızla büyümesi beklenen ve Türkiye’de yabancı şirketlerin pazara girişiyle ilk işaretlerini veren perakende sektörünü hareketli günler bekliyor. Sektörde şimdiden birçok şirket birleşmesi ve satın alma yaşandı. Perakendedeki hareketlilik yeni açılacak alışveriş merkezleri ile daha da büyük bir boyut kazanacak. Sektördeki büyük oyuncuların yanı sıra küçük oyuncuların da harekete geçmesi bekleniyor. Perakende sektöründe yetişmiş insan sayısı çok az olduğu için ciddi transferler olacak. Elektronik sektörü perakendecilikte büyük bir yol alacak. Teknoloji marketlerinin sayıları günden güne artacak. Yakın gelecekte yabancı sermayeli şirketlerin de bu pazara giriş yapması bekleniyor.

Yine hızlı büyüyen ve eleman açığının olacağı sektörlerin başında taşımacılık sektörü geliyor. Hem havayolu taşımacılığında hem de lojistik alanında büyük bir patlama olacak. Parlayan yıldız ise depoculuk olacak. Sektör büyümenin yanı sıra kurumsallaşma yönünde de ciddi adımlar atacak. Sektördeki sorunlar kurumsallaşma ile aşılacak. Hava, kara, deniz yolcu taşımacılığı yeni bir döneme bayrak açacak.

TEKNOLOJİNİN YARATTIĞI MESLEKLER

Geleceğin mesleklerinden önce bu mesleklerin hangi sektörler içinde yer alacağına bakmalıyız. Daha çok teknolojinin hâkim olduğu sektörler yeni iş tanımları ve iş yapış şekillerini ortaya çıkaracak. Bunların başında da gelecek yıllar içinde ciddi bir büyüme eğilimine girecek olan iletişim (telekomünikasyon) sektörü geliyor. Büyük şirketlerin yanı sıra taşeron firmalar da iletişim sektöründe kendilerine yer bulacak. Telekom sektöründe şimdiye kadar en ön planda hep GSM firmaları yer alıyordu. Ama önümüzdeki yıllarda sektör daha farklı bir tablo çizecek. Şu anda atılım planlarını oluşturan küçük ve taşeron firmalar büyüyeceğinden sektör yeni kadrolara ihtiyaç duyacak.

BİLİŞİM VE ENERJİ

Telekom sektörü gibi bilişim sistemleri sektörü de büyüme gösterecek sektörlerin başında geliyor. Bilişim sistemleri ve teknoloji sektörü aynı zamanda uluslararası alanda iş yapma kolu haline dönüşme şansını barındırıyor. Yapacakları işlerin başında, yazılım ihracatı geliyor.

Yine enerji sektörünün hem dünyada hem de Türkiye'de katlanarak büyümesi bekleniyor. Büyüme ve refahı belirleyecek sektör olarak enerji sektörü birinci planda önem kazanıyor. Enerji konusunda tüm dünya çok ciddi bir yapısal değişim yaşıyor. Türkiye de bu gelişmelerden nasibini alacak ülkelerin başında geliyor. Birçok firma öncelikli yatırım alanı olarak enerji sektörünü görüyor. Özellikle de petrol rezervlerinin azalması, alternatif enerji kaynakları konusunda yeni gelişmelerin yaşanmasına neden olacak.

TIBBIN YILDIZI SÖNMEDİ

Gelecekte tıp ve tıbbi bilimlerin yıldızı parlamaya devam edecek. Nöroşirurji (beyin cerrahisi) geleceğin ilgi gören mesleklerinden olacak. Bunun gerekçesi ise stres, depresyon, melankoli gibi rahatsızlıkların kaynağının beyinden kaynaklı olmasıdır. Aynı zamanda kanserin nedenini araştıracak olan onkologlar, hastalıkların kaynağını araştıracak olan genetikçiler gelecekte aranan mesleklerden olacak. Zorlaşan hayat şartları altında ezilen insanlar için psikiyatristler aranan insanlar olacak.

FİYATLANDIRMA UZMANLARI GÜNÜMÜZ ŞİRKETLERİN GÖZDELERİ.

Fiyatlandırma uzmanları yeni ürünlerin piyasaya çıkmadan önce gerçek fiyatlarını belirlemek için ön çalışmalar yapıyorlar. Ticaretin her zaman revaçta olduğu günümüzde onlara her zaman ihtiyaç var.

MESLEKLER VE TANIMLARI

Basın Yayın Yüksek Okullarının yanı sıra bir konuda uzmanlık eğitimi alanlar, meslekte edinilecek deneyimle birlikte bu mesleği yapabilirler. Çalışma alanları, gazeteler, radyo ve televizyon kanalları, haber ajansları.

TÜM DEVRE TASARIM VE ÜRETİM UZMANLIĞI

Üniversitelerin elektronik mühendisliği bölümlerindeki lisans eğitiminin üçüncü yılından sonra mikro elektronik bölümü seçiliyor. Tüm devre tasarımı, iyon ekme tekniği konularında lisansüstü eğitimi yapılıyor. TÜBİTAK ve üniversitelerin dışında Türkiye’deki çalışma alanları kısıtlı. Ancak, dünyada önü oldukça açık bir işkolu. Bu alanda eğitim alan Türk mühendisleri yurtdışında cazip koşullarda çalışıyorlar.

SAĞLIK, EMNİYET, ÇEVRE KORUMA UZMANLIĞI

Çevre mühendisliği konusunda lisans eğitiminin ardından işletme alanında yüksek lisans yapılması gerekiyor. Ancak çevre mühendisliği eğitimnde emniyetle ilgili yeterli bilgi verilmediği için, bu konudaki deneyim sanayiden ediniliyor. Diğer mühendislik kollarından da bu mesleğe geçiş yapılabiliyor.

MOLEKÜLER BİYOLOJİ

Bilkent, ODTÜ ve Boğaziçi Üniversitesi’nde moleküler biyoloji ve genetik dallarında lisans eğitimi yapılıyor. Üniversite ve TÜBİTAK gibi eğitim kurumlarının yanı sıra yurtdışında iş alanları var.

BİYOTEKNOLOJİ

Biyoloji eğitiminden sonra moleküler biyoloji ve genetik dallarında yüksek lisans yapmak gerekiyor. Enerji sektörü, üniversite ve TÜBİTAK başlıca çalışma alanları.

ÇEVRE BİYOTEKNOLOJİSİ

Çevre konusundaki lisans eğitiminin yanı sıra tarım ve ziraat mühendisleri de bu alana geçiş yapabiliyorlar. Ancak, meslek içi eğitimler ve konuyla ilgili lisans eğitimi almaları gerekiyor.
Türkiye’de biyoteknoloji alanında faaliyet gösteren şirket sayısı fazla değil. Dünyada bu mesleğe ilgi giderek artıyor. Geliştirilen ürünler için alınan patentler, bu işi yapanlara yüksek kazanç sağlıyor.

GAYRIMENKUL DANIŞMANLIĞI

Gayrimenkul geliştirme danışmanlığı, dünyada yaygın bir iş kolu olmasına karşın Türkiye’de pek bilinmiyor. Gelecekte bu mesleği seçenler kazanacak. Yatırım yapılması halinde arsa gibi taşınmazların ekonomik değerini belirleyen bu iş kolu, fabrika ve şirketlerin de belirli zamanlarda ekonomik değerlendirmesini yapıyor. Batı’da ipotek bankacılığının gelişmesiyle yaygınlaşan gayrimenkul geliştirme danışmanlığının, Türkiye’de de aynı süreci izleyeceği yorumları yapılıyor. Teminat amaçlı gayrimenkul değerlemesinin, gerçek ve bilimsel değerler kullanılarak yapılması, birçok yatırımcıya kaynak sağlaması açısından da önem taşıyor.

SERMAYE PİYASASI UZMANI

Bir ülkedeki menkul kıymetleri, yabancı yatırımcılara pazarlayan uluslararası sermaye piyasası uzmanları, ülkeye finansman sağlıyor. Mesleğini hem keyifli, hem de milli yanı ağır basan bir meslek olarak tanımlanıyor. Dikkatli bir çalışma süreci gerektiriyor. iktisat ve işletmeyle birlikte, muhasebe, finans, pazarlama ve diğer sosyal bilgiler dallarında alınacak eğitimler çok önemli olmaktadır.

Tombul’a göre, Türkiye’de sermaye piyasalarının yeni gelişmesi, bu mesleği gelecekte öne çıkaracak nedenlerden biri olarak kabul ediliyor. Tombul, sermaye piyasalarının gelişmeden hiçbir ülkenin gelişmeyeceğini vurguluyor:

“Türkiye’de borsa yolun çok başında ve spekülatif ağırlıklı olarak ilerliyor. Ama bu böyle olmayacak. Her ülke bu aşamadan geçiyor. Bir ülkenin gelişmesi, sermaye piyasalarının gelişmesine bağlı. Bu durum Türkiye için de geçerli.”

SAĞLIK, EMNİYET, ÇEVRE UZMANI

Bu meslek, işyerinde çalışanların kendi sağlıklarını koruyarak çalışmalarını sağladığı gibi, şirketin çevreye zarar verip vermediğini de kontrol ediyor. Üretim faliyetleri çoğalıp, yeni tesisler açıldıkça, gelecekte bu konunun uzmanlarına büyük ihtiyaç duyulacak. Ölçek farkı gözetilmeden tüm şirketler, bu konuyla ilgili danışmanlık hizmeti alarak, eleman çalıştıracaklar.
Mesleği ön plana itecek gelişmelerden biri de şirketlerin ISO 14000 belgesi alma zorunlulukları. Çevreyle ilgili bir sertifika olan ISO 14000’i alabilmeleri için Sağlık,

GAZETECİLİK

İnsanların haber alma ihtiyaçları gelecekte de artarak devam edecek. Bu nedenle gerek yazılı, gerek görsel basın önem kazanacak. Bugününün gazetecileri, özellikle savunma, ekonomi, magazin gibi alanlarda uzmanlaşmayı tercih ediyorlar. Böylece, geçmişteki her şeyi bilen gazeteciler dönemi tarihe karışıyor.

SPİKERLİK

Özel televizyon kanallarının çoğalmasıyla birlikte önem kazanan haber spikerliği , bugün gençler arasında en çok tercih edilen mesleklerden biri. Gelecekte de yenileri açılacak olan televizyon kanallarıyla haber spikerliği gederek popülaritesini artıracak.

YÖNETİCİLER

Endüstri çağında, yöneticilerle işçiler arasında “sosyal kontrat”lar gündeme gelebilecek. “Ömür boyu iş garantisi” kavramı ağırlık kazanarak işgücünün eğitimine önem verilecek. Gerçek değişim ise yönetim biçimlerinde yaşanacak. Sistem, vardiyasız çalışma, iş paylaşımı, geçici profesyoneller ve yöneticiler üzerine kurulacak.

Yöneticiler, yeterli iş bilgisi olmayan işçiler için özel yönetim planlarını devreye sokacaklar. iyi eğitim görmüş ve iş bilgisi tam olan uzmanlara ise özel motivasyon programları uygulanacak. Böylece, her iki gruba da önce kendini , sonra işini geliştirme fırsatları sunulacak.

Meslek içi eğitimler artacak, danışmanlık hizmeti veren şirketler önem kazanacak. Eğitilen ve iş deneyimi kazanan çalışanlar, kendi mesleklerini şirketin ihtiyaçları konusunda kullanabilmeyi amaçlayan ileriye dönük planlar yapabilecekler. Yönetim, her düzeydeki çalışanın ihtiyaç duyduğu rahat ortamı sağlayacak, bunun karşılığında ise onlardan şirkete yeni fikir kazandırmasını ve ürünler katmasını isteyebilecek. Organizasyonun başarılı olması ise ana hedef olacak.

Teknolojinin etkileri, eğitim, sosyo-ekonomik sistem, organizasyonel eğilim, pazarda globalizasyon, işgücü gibi unsurlar, 2005 yılı yönetim ve yöneticilerin ana konularını oluşturuyor. Orta kademe yöneticiler gerekli teknolojileri kullanarak, kurum içinde toparlayıcı, organize edici, süzgeçten geçirici bir rol oynayacaklar.
Sınırların kalkmasıyla birlikte çok yönlü işgücü potansiyelini yönetecek olan yöneticilerin başarıları, bu grupları birleştirerek, verim alabilmesiyle ölçülecek. Tüm çalışmalar iş gruplarının oluşmasıyla yürütülecek. Bu gruplar, yeni kararları verirken müşteriden, varolan iş gücü potansiyeline ve kurumun dış dünyadaki yapısına kadar birçok bulguyu inceleyecek. Onların inisiyatif kullanmaları sağlanacak.

Kısacası, 2005 yılı yöneticileri, izleyici, atak, insana odaklı, esnek, risklere açık, lider, vizyon sahibi olan ve insanların performansını ölçebilen bir yapıda olanlar arasından seçilecek. Bilgiyi, teknolojiyi, rekabet ortamında bir avantaj haline getirebilen yöneticiler, kendi güçleri yerine verimliliği en önemli güç olarak görebilecekler.

Emniyet ve Çevre (SEÇ) sistemlerine sahip olmaları gerekiyor. Gelecekte, gerek Türk, gerekse yabancı şirketlerin mal satabilmek için gerekli olan ISO 14000’e yönelmeleriyle bu alanda hizmet verecek onlara büyük ihtiyaç duyulacak.

Bu haber toplam 34568 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum