EMDR Nedir, EMDR'ın Kullanım Alanları

EMDR Nedir, EMDR'ın Kullanım Alanları
Uzman Psikolog İnci Tebiş Picard Hürriyet Aile'deki köşesinde Son dönemde Dünya sağlık örgütü tarafından Bir terapi yöntemi olarak kabul edilen EMDR terapisi hakkında güncel bilgilere yer verdi. Söz konusu yazının ayrıntıları şöyle:

Ulusal Sağlık ve Klinik Mükemmellik Enstitüsü (NICE) ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından Post-Travmatik Stres Bozukluğu (TSSB) için bir tedavi seçeneği olarak kabul edilen Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme (EMDR) tedavisinin başarısı uzun zamandan beri literatürde yerini almıştır. Bu terapi başta travma olmak üzere bazı diğer psikolojik rahatsızlıklarda da iyi bir tedavi seçeneği olduğunu göstermektedir.

TRAVMA NEDİR?

EMDR tedavisini anlayabilmek için önce travmayı anlamak elzemdir. Hiç beklemediğimiz bir anda hayatımızda belirip bizi geçmiş, şimdi ve gelecek bütününden koparan fiziksel ve psikolojik bütünlüğü tehdit eden çoğu olaya travma diyebiliriz. Doğal afet ve toplumu etkileyen bir problemin toplumsal travma olabileceği gibi boşanma, intihar teşebbüsü, cinsel istismar, ölüm, sakat kalma kişisel travma örneklerine girmektedir. Travmadan etkilenebilen gruplar içerisine olayı birebir yaşayanlar, şahit olanlar, yakın çevreden duyanlar ve kıl payı kurtulanları sayabiliriz. Bu ve benzeri travmatik bir anıyı yaşanan bireyler hem fiziksel hem de duygusal tepkiler gösterirler. Örneğin, bir tehlike anında beynimiz ve vücudumuz harekete geçer ve gözle görülür tepkiler başlar ; baş ve göğüs ağrısı, terleme, nefes alamama, yorgunluk, mide bulantısı, baş dönmesi, gözlerde kararma hissi gibi. Tehlike anı geçtikten sonra bu tarz fiziksel tepkilerin bir süre sonra normale dönmesini bekleriz ancak bazı durumlarda beyin hala ortada tehlike varmış gibi uzun bir süre aynı şekilde aktif olarak tepki vermeye devam eder. Bundan dolayı da siz sanki hep diken üstünde, her an bir şey olacakmış hissi ile gününüze devam eder veya edemezsiniz. Bu duygularla beraber uykusuzluk, ara ara gelen şok, sinirlilik, kabus, üzüntü, öfke, yaşanılan olayı sürekli düşünme hali devam eder. Bu sürecin uzun sürmesi durumda travmanın varlığından bahsedebiliriz.


travma.jpg


Her insan bu travmatik süreci ve anıları farklı şekilde yaşar ve farklı baş etme mekanizmaları ile hayatlarına devam ederler. Bir travmatik olay sonrasında mutlak bir psikolojik rahatsızlık gelişmesi tabii ki de zorunlu değildir. Bazen travma almadan atlatılır ancak bazı durumlarda da bu durumun atlatılmış gibi gözüküp ileriki bir dönemde tetiklenip canlanabilme olasılığı vardır. Özellikle de böyle durumlarda EMDR çok güçlü bir tedavi yöntemidir. 

EMDR NASIL KEŞFEDİLDİ?

EMDR Amerikalı Psikolog Francine Shapiro’nun 1987 yılında bir kır gezisi sırasında şans eseri yaptığı bir gözlemle bulunmuştur. Shapiro bu gezinti sırasında rahatsız edici olan düşüncelerinin belirli bir miktarda azaldığını fark etmiş ( EMDR, Francine Shapiro). Bunun üzerine biraz daha çalışmaya başlayınca rahatsız edici düşünceleri düşünüp gözlerini yatay bir şekilde sağa ve sola doğru hareket ettirdiğini ve bir süre sonra da negatif olan duyguların azaldığını gözlemlemiştir. Daha sonraki süreçlerde ilk etapta gönüllülerle daha sonrasında gazilerle çalışıp EMDR’ın başarılı bir tedavi yöntemi olduğunu göstermiştir.


emdr1.jpg


EMDR NEDİR?

Travma sonrasında görülen kabuslar, anı tekrar tekrar yaşama, uykusuzluk, negatif düşünceler henüz işlenmemiş tıkalı kalmış travma sonrası semptomlardır. Travmanın üzerinden yıllar da geçse bazen bu semptomlar canlı kalır ve aslında bireyin geçmişi bugün olur. Bu aşamada EMDR’ın amacı bireyin yaşadığı olayı, anıyı, negatif düşünceleri, duyguları ve bedensel hisleri ele alıp onları daha işlevsel hale getirmektir.

EMDR’ın bir diğer hedefi ise en derin tedavi etkisine mümkün olunan en kısa zamanda ulaşmaktır (Francino Shapiro,2016). Seans sırasında birey ele alınan travmatik anıyı düşünürken bir yandan da çeşitli yöntemlerle çift yönlü olarak verilen uyarıma maruz kalmaktadır. Bu yöntemler içerisinde terapistin sağa ve sola doğru giden elini veya parmağını takip etmek veya sağ ve sol kulağa gelen bip sesini duymak vb vardır. Buradaki asıl amaç danışan anıyı düşünürken beynin sağ ve sol küresiyle iletişimin sağlanmasıdır.

EMDR’ın sadece göz hareketlerinden ibaret olduğunu düşünmek çok yanlış olur çünkü basit gibi görülen ama oldukça derin ve kapsamlı bir prosedürü vardır. Sekiz aşamalı ve üç yönlü (geçmiş, şimdi, gelecek) bir protokola sahip olan EMDR izole edilmiş bu anıların yeniden işlenmesini sağlayan bir terapi yaklaşımıyla travma anısının da işlenmesini sağlar.

EMDR seansları sonucunda bireye rahatsızlık veren olayın şiddeti azalır, geçmişten kopup şimdiki zamanda yaşamaya başlar, olumsuz düşünceler daha işlevsel hala gelir ve yaşanılan o olaya karşı daha farklı bir bakış açıyla bakılır. Nasıl bir değişim oluyor derseniz örneğin seansın başında kendini suçlayan ve karamsar olarak tanımlayan bir kişi başarılı bir EMDR terapisi sonunda kendisini kendisine güvenen ve pozitif bir kişi olarak görür ve dile getirir.


emdr2.jpg


EMDR’IN KULLANIM ALANI

Yıllar geçtikçe EMDR terapistlerinin bu terapi seçeneğini TSSB’nin yanında aynı zamanda geçmişte travmatik anıların olduğu diğer psikolojik rahatsızlıklar için kullandığını görüyoruz.

Yapılan araştırmalar EMDR’ın başarılı olduğu alanların şunlar olduğunu göstermiştir

• Travma sonrası stres bozukluğu

• Depresyon • Takıntılar

• Fobiler • Migren

• Hayalet Bacak Ağrısı

• Yeme Bozukluğu

• Bağımlılıklar

• Kişilik Bozuklukları

• Yas • Performans kaygıları (okul,iş,sahne vb)

• İlişkisel Problemler

• Boşanma ve bir sürü alanda daha kullanılmaktadır.

EMDR NE DEĞİLDİR VE KİM YAPABİLİR?

EMDR hakkında bilgi sahibi olup bana ulaşan bazı danışanlar geçmişlerini tamamen unutmak, silmek ve yeni başlangıç yapmak için EMDR tedavisi isteği ile geliyorlar. EMDR hipnoz, mucizevi bir terapi yöntemi veya rahatlama yöntemi değildir ve geçmişi unutmanızı sağlayan bir yöntem henüz yoktur ancak geçmişte yaşadığınız olaya karşı bakış açısını değişebilmek için tedavi yöntemleri mevcuttur.


emdr-2.jpg


EMDR ANI SİLMEZ

EMDR hipnoz değildir.

EMDR sırasında danışanın bilincinin, algılarının açık olması gerekir, yani bir trans hali söz konusu değildir.

Danışan istediği bir vakit seansı durdurabilir veya seanstan çıkabilir.

EMDR işlemesi sırasında terapist hastaya soru sorar. Danışan gözüyle uyaranı takip eder veya tık tık sesler çıkaran bir kulaklıkla uyarana yaklaşık 90 sn maruz kalır. Danışan aklına gelenleri veya gözünde canlananları aktarır ve tekrar bu süreç devam eder. Bundan dolayı o sırada o danışanın bizimle aktif olması şarttır.

 EMDR terapisini sadece ve sadece klinik psikolog olup yaklaşık 2 sene kadar aktif halde seans görmüş ve daha sonra buna ek olarak akredite bir yerden EMDR eğitimi alıp supervizyonlarını tamamlamış ve diplomasını almış kişiler yapabilir.

Çocuklar için yapılan EMDR terapisinin diploması da ayrıdır.  Böyle bir tedavi almadan önce lütfen ve lütfen çekinmeden terapistin bu alanda diplomasını görmeyi talep edin. Çalışılan konunun en dibinde travma var. Yani çok hassas.

EMDR eğitimi almamış bir birey ya da terapist danışanda açılmış olan yaraları daha da deşip olan durumu zorlaştırabilir. Maalesef ülkemizin bazı yerlerinde izinsiz olarak bu tarz eğitimler veriliyor. Her ülkenin bir EMDR derneği var. Bulunduğunuz ülkenin EMDR derneği sitesine girip akredite edilmiş psikologları görebilirsiniz. 


emdr3.jpgKaynak: Hürriyet Aile

Kaynak:Aktüel Psikoloji

Bu haber toplam 14262 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.