Aile önemli dedik terapist olduk

Aile önemli dedik terapist olduk
Levent Üzümcü ve Ceyda Düvenci, Şen Yuva adlı sit-com’la yine ekranlarda. Aile terapisti bir çifti canlandıran ikili, tıpkı dizide olduğu gibi aile hayatına son derece önem veriyor.

Levent Üzümcü ve Ceyda Düvenci, Şen Yuva adlı sit-com’la yine ekranlarda. Aile terapisti bir çifti canlandıran ikili, tıpkı dizide olduğu gibi aile hayatına son derece önem veriyor. Üzümcü “Aileme zaman ayırabileceğim işler yapmaya çalışıyorum” derken Düvenci de rol arkadaşıyla hemfikir: “Dramalar bir oyuncunun çok zamanını alıyor. Bu nedenle sit-com’u tercih ettim.”

Kadın erkek ilişkilerinde uzman olan evlilik terapisti Münir ve İnci çiftinin, danışanları, anne-baba ve çocuklarıyla yaşadıkları sorunlar bu yaz herkesi çok eğlendirecek.  ATV’nin yeni dizilerinden Şen Yuva, Altan Erkekli, Ayşegül Atik, Levent Üzümcü, Ceyda Düvenci gibi ünlü oyuncuları, farklı hikayesi ve birinci bölümünde keşfedilen ‘Sempatiğimsin’ adındaki şarkısıyla bugünlerde çok konuşuluyor. Yapımcılığını BKM’nin üstlendiği, pazartesi akşamları yayınlanan sit-com’da evlilik terapisti çifti Levent Üzümcü ve Ceyda Düvenci canlandırıyor. 

Üzümcü, Şen Yuva’daki rolüyle Avrupa Yakası’ndan sonra ikinci kez bir sit-com’la karşımızda. “Konservatuarda okurken hazırladığım parçalar genellikle komedi olurdu. Çünkü ben komedi oynamanın herkes tarafından yapılmayacağını biliyorum” diyen Üzümcü, sit-com’un zorluğu ile ilgili de şunları söylüyor: “Televizyonlarda  gördüğümüz oyunculuk biçimi genellikle uzaklara bakıp selektör yapmak. Bunu herkes yapar. Ama bir sit-com’u alıp götüren 4-5 kişiden biri olmak herkese nasip olmaz.”

Ceyda Düvenci ise ilk sit-com tecrübesinin heyecanını yaşıyor: “Başlarken kendimi epey yordum. Çünkü beğenmiyordum. Bir de 15 yıl drama oynamanın getirdiği alışkanlıklar var. Boşluğa bakarak oynamak diye bir şey yok. Geçiş dönemi biraz sıkıntılıydı. Hatta ‘Yapamıyorum’ dediğim anlar da oldu. Ama şimdi biraz daha rahatım. Oynadığım karakter yani İnci kocasını seven, ona güvenen, hayatı akışına göre yaşayan bir kadın. Aslında akışı annesi belirlediği için sürprizli bir hayatı var.”

KADINLAR DAHA ŞANSSIZ

• Bu sezon bir sit-com’da oynamak ikiniz için de planlanmış bir tercih miydi?

C.D.: Kendi kendime ‘Komedide oynamalıyım’ diyordum. Drama setlerinin ne kadar yorucu olduğu da biliniyor. Gece-gündüz birbirine karışıyor. Ben o tempoda çalışmak istemiyorum çünkü özel hayatıma önem veriyorum. Bir de artık başka şeyler yapmak istedim. Şans oldu benim için.

L.Ü.: Drama çok zaman alan bir iş. Elimden geldiğince çocuklarım ve eşimle vakit geçirmeye çalışıyorum. Bunun için onlara zaman ayırabileceğim işler yapmaya çalışıyorum. Ailem de onlarla çok vakit geçirmemi istiyor tabii. Bugün oğlum Ada evden çıkarken ‘Gitmesen olmaz mı?’ dedi. Bu beni çok gergin yapıyor. Para kazanıyor olmak bunu telafi etmiyor. Bir de erkekler için bu iş gelip geçici değil. Kadınların 16’sında başlayıp 40’larına kadar süren bir kariyerleri var. Türkiye’de karakter kadın oyuncusu değilsen 40’ından sonra bittin. Ama erkekler için 30’dan sonra başlayıp ölene kadar devam eden bir süreç var. Ben karar verirken bu nedenle projeye bakıyorum. 

Keşke bütün diziler yıllarca devam etse!

• Elinize gelen senaryoyu okurken aklınızdan reyting hesabı da yapıyor musunuz? Dizi reyting almadığında kendinizi suçlar mısınız?

Ceyda Düvenci: Ben iyi bir iş yaptığıma inanıyorsam ve karşılaştığım insanların tepkileri güzelse sırf reyting yüzünden biten iş beni üzmüyor. Çünkü eskidendi o. Şarkıcı, türkücü dizileri furyasında da oynadım. Tutmadığında başrol dizisi olduğu için o kişiden dolayı tutmadığını biliyorduk. Ama artık böyle bir şey yok. Şimdi diziler takım işi ve seyirci de bilinçlendi. Ben oyunculuk sektörünün dizilerle başladığını düşünüyorum. Tiyatro oyuncunun oyunculuğunu sergilediği en güzel yer ama tiyatroyu anlayan bir kültür ve seyirci düzeyimiz yok bizim. Dolayısıyla tiyatronun gelişmesi ve tiyatrocuların tanınması da televizyon sayesinde oldu.

• Yıllarca devam eden dizilerde oynamak sıkıcı değil mi?

C.D.: Ben düzenli ve istikrarlı işleri severim. Binbir Gece, Böyle mi Olacaktı gibi oynadığım birçok dizi uzun solukluydu ve ben çok keyif aldım. Keşke Şen Yuva da en az beş sene sürse.

BAŞLANGIÇTA TARAFLIYDIK

• Tiyatrodan vazgeçmiyorsunuz. Ama televizyondaki işleriniz de aralıksız sürüyor.

Levent Üzümcü: ‘Sinema mı tiyatro mu?’ gibi sorulara şu yanıtı veriyorum: Ben oyunculuğu seçtim. Nerede yaptığının hiç önemi yok. Tiyatroda çok idealist hocalar tarafından yetiştirildik ve televizyon oyunculuğuna çok taraflı baktık. Çok kötü baktık ama anladık ki biz kötü bakarsak halk da bu işin kötüsünü izleyecek. Ben bu işin eğitimini aldım, neden bunu televizyonda sergilemeyeyim? 90’lardaki şarkıcı, türkücü dizilerine bakın. O dizilere ikinci, üçüncü karakter olarak gerçek oyuncular girdi ve o kadar iyi oynadılar ki bu sefer diziler onların üzerine olmaya başladı. Seyirci artık oyunculuğu değerlendirme yetisi de kazandı. Ben asla bir mankenin, bir ses sanatçısının oyunculuk yapmasının karşısında duran biri değilim. Sonuçta bu işin bir vebali varsa yapımcının ve yönetmenin boynunadır.

Şöhreti bir gecede yakalamadım

• “Mesleğimi belli bir süreden sonra yapamayacağım” düşüncesi kadın oyuncuda oldukça stres yaratıyor olmalı.

Levent Üzümcü: Bu durum Ceyda için geçerli değil. Sadece güzelliğiyle bir yere gelmedi. İyi bir karakter oyuncusu olacak Ceyda.

Ceyda Düvenci: Kadın oyuncunun erkek kadar şansı yok, evet. Erkekler 50’sinde bile 20 yaşındaki  bir kadın oyuncuyla dizi yapabiliyor. Ama bir kadın 50’sine geldiğinde 20 yaşındaki bir jönle oynayamaz. Bence kadınların bu nedenle güzelliklerinden yürümemeleri gerekiyor. Aniden şöhret olanların buna dikkat etmesi gerekiyor. Ben şöhreti aniden yakalamadım.

ESRA CENGİZ / Star Gazetesi

Bu haber toplam 4106 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.