2. Dünya Eğitim Bilimleri Konferansı

2. Dünya Eğitim Bilimleri Konferansı
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Bahçeşehir Üniversitesinin ev sahipliğinde düzenlenen “2. Dünya Eğitim Bilimleri Konferansı”nın açılışına katıldı.

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Bahçeşehir Üniversitesinin ev sahipliğinde düzenlenen “2. Dünya Eğitim Bilimleri Konferansı”nın açılışında yaptığı konuşmada, günümüz dünyasında ülkelerin en önemli gücünün ''bilgi ve yetenekli insan gücü olduğunu belirtti.

Bu nedenle bilgi toplumlarında sanat, bilgi ve teknolojinin sürekli  üretildiğini, öğrenildiğini, yayıldığını ve paylaşıldığını dile getiren Bakan Çubukçu, sanayi toplumuyla birlikte yaratıcılığın sadece sanat için gerekli bir yetenek olmaktan çıktığını, iş açısından da gerekli ve zorunlu bir durum haline geldiğini, yaratıcılık ve yenilikçiliğin yeni ekonomi formülünün vazgeçilmez bir bileşeni olduğunu söyledi.

Bakan Çubukçu, büyük değişimlerin yaşandığı dünyada, kişileri hayata hazırlamak görevini yüklenen eğitim sistemlerinin de bu değişimden payını aldığına işaret ederek, değişim ve yenileşmeye yön veren önemli kavramlardan biri olan rekabetin hem biçim, hem de içerik olarak değiştiğini söyledi.

Bakan Çubukçu “Rekabet daha önce kalite ve ucuzluğa bağlıyken, günümüz dünyasında geçerli olan yeni paradigma ise bilgi ve yaratıcı yenilik olarak nitelendirilen inovasyondur. Bunun bir yansıması olarak bireye ve bireysel yeteneğe dayalı girişimcilik ve insanın üretkenlik yeteneği önem kazanmıştır” dedi.

Yaratıcı insanların günümüzde bilgiyi ve teknolojiyi kullanarak rekabet ortamında ülkelerini daha ileriye taşıdığına dikkati çeken Bakan Çubukçu, teknolojinin insanlara sağladığı imkanlar kadar sorunları da içerdiğini belirtti. Bakan Nimet Çubukçu, teknolojinin insanı merkeze alarak hayatı daha iyi, daha hızlı, daha kolay, daha ekonomik ve daha verimli yapma girişimi olarak tanımlayarak, bu süreçlerin başarıya ulaşmasında bireylerin eğitiminin çok önemli olduğunu vurguladı.

Bakan Çubukçu, bakanlık olarak eğitimin tüm bileşenlerinde gerekli dönüşüm süreçlerini başlattıklarını ifade ederek, geleceğin tesis edilmesi noktasında öncelikle eğitim sisteminde yaşanan değişime ayak uyduracak ve önderlik edecek bir vizyona sahip olunması gerektiğine söyledi. Gelecek için düşünme, algılama, karar verme ve sorunları çözme yetenekleri gelişmiş, çevreye ve değişen şartlara uyum gösterebilen, sanata, araştırmayı geliştirmeye, bilim ve teknolojiye yatkın ve beceri düzeyi yüksek insanlar yetiştirilmesi gerektiğini anlattı.

Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu “Bu çerçevede üniversitelerin de değişimin lokomotifi olduklarını ve öncü bir rol üstlendiklerini belirtmek gerekir. Üniversiteler eğitim, öğretim, araştırma, geliştirme ve toplum hizmetleriyle sağladıkları katma değerin yanında, küreselleşmiş dünyada, uluslararası arenada rekabet edebilecek bilgi toplumunun yetişmesine imkan sağlamaktadır” diye konuştu.

Bakanlık olarak, araştırma, sorgulama, eleştirel düşünme, problem çözme ve karar becerileri gelişmiş, hayat boyu öğrenen bireyleri yetiştirme hedefini referans alarak çalışmalarını yürüttüklerini dile getiren Bakana Çubukçu, sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçen bir dünyada, en büyük zenginliğin eğitim ve bilgi tarafından üretileceğini söyledi.

Eğitim anlayışlarının değiştiğini, eğitimde ilgi odağının öğretmekten çok öğrenmeden, öğrenmeyi bilmekten yana evrildiğini anlatan Bakan Çubukçu, bu değişimlerin öğretim programlarında sınıf ortamına, öğretmen niteliklerinden eğitim materyallerine, eğitimin tüm bileşenlerinden yeni bir yapılanmaya gitmeyi zorunlu kıldığını belirtti. Bakan Çubukçu, “Artık öğretmenlerimizin bilgi aktaran olmaktan çıkıp bireylere, bilgiye ulaşma, anlama, analiz etme ve problem çözme becerileri kazandırır hale getirmesini önemsiyoruz” dedi.

Bakan Çubukçu, “öğretmenlerin yenilikçi, özgürlükçü ve yaratıcı olması gerektiğinin” altını çizerek, yaratıcılığın biraz da onu destekleyen şartlar bulunduğunda serpilip geliştiğini kaydetti. Zaman zaman okullardan alınan geri bildirimlerin yeni öğretim programlarında öğrencilerin kendilerini daha fazla ifade ettiğinin ve düşüncelerini özgürce diğer arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle paylaşabildiğinin görüldüğünü dile getiren Bakan Çubukçu, Türkiye'de üstün zeka ve yeteneklere sahip 8 bin öğrencinin öğrenim gördüğü 57 Bilim ve Sanat Merkezinin açıldığını, bu kurumlarda alanında yetkin öğretmenlerin görev yaptığını söyledi.

Nimet Çubukçu, hükümetleri döneminde büyük kentlerde 16 Sosyal Bilimler Lisesi açtıklarını, yenilikçi ve yaratıcı düşüncelerin gelişmesinde yarışmaları önemsediklerini, bu amaçla “Bu Benim Eserim” yarışmasını hayata geçirdiklerini bildirdi.

Öğrencilerin yaratıcı düşünme ve proje uygulamaları teşvik etmek amacıyla Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü koordinatörlüğünde “Robot Yarışmalarının” yapıldığını, bu yarışmaların aynı zamanda öğrencilerin mesleki ve teknik kurumlara yönelik algılarını da olumlu yönde güçlendirdiğini belirtti.

Bakan Çubukçu, bakanlık olarak teknolojiyi etkin kullanmayı temel ilke kabul ettiklerini, bütün eğitim kurumlarında bulunan bilişim teknolojisi sınıflarının milli eğitimin temel amaçları ve ilkeleri doğrultusunda isteyen vatandaşların kullanımına açıldığını ifade etti.

Bakan Çubukçu bu kapsamda “e-devlet” projesine katkı sağlamak amacıyla vatandaşlara bilgisayar okur yazarlığı becerisi kazandırılmasının hedeflendiğini dile getirerek, “Yaratıcılık ve yeniliğe açık olma sadece projelerle ya da öğretim programlarıyla tamamlanabilen olgular olmayıp bütüncül yaklaşımla ele alınması gereken bir konudur. Yaratıcılık sadece eğitim kurumlarının görevi olarak algılanmamalı, toplumun her bireyi için hayat boyu öğrenme kapsamında bütün kurumların görev alanı içinde değerlendirilmedir” şeklinde konuştu.

Bu haber toplam 3873 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.