1. HABERLER

  2. PSİKOLOJİ

  3. Tartışmada Çocuklar Aksatılmamalı!

Tartışmada Çocuklar Aksatılmamalı!

Her ebeveyn tartisir… Her ailede tartisma olur... Tartisma saglikli bir gelisim yoludur.

A+A-

Tartışmak sağlıklıdır

Her ebeveyn tartisir… Her ailede tartisma olur... Tartisma saglikli bir gelisim yoludur. Hiç tartisma yasanmayan bir ailede çocuklar tartismanin ne oldugundan haberdar olamazlar. Bunun sonucunda da kendilerini korumak ve gerçeklestirmek konusunda zorluk yasarlar. “Dolayisiyla önemli olan tartismanin kendisi degil, niteligidir.” diyen Acibadem Fulya Hastanesi’nden Psikiyatri Uzmani Prof. Dr. Kültegin Ögel’e hemen herkesin merak ettigi “anne ve babalar çocuklarinin önünde tartismali mi?’ sorusunu yönelttik. Iste, yaniti…

Tartişmak bir ihtiyaç, ancak...

Huzurlu aile, tartismalarin yasandigi ama bunun bir sona ulastigi ve yasam biçimi haline gelmedigi ortamlari olusturuyor. Duygusal bosalimlarin aile ve onu olusturan bireyler için bir ihtiyaç oldugunu belirten Acibadem Fulya Hastanesi Psikiyatri Uzmani Prof. Dr. Kültegin Ögel, “Ancak asagilamalar, agir elestiriler, kisilik haklarina yönelik saldirilar ve çocugu tartismanin içine katmak, tartismanin sagliksizligiz olduguna isaret ediyor” diyor.

Örnegin “A” konusunda baslayip “B”nin tartisildigi ortamlar “neden” “sonuç” iliskisini zaten zor kuran çocuklar için büyük bir kaos yaratiyor. Odaklanmamis, daginik, sadece üstünlük saglamaya yönelik tartismalar çocugun olani biteni anlamasini zorlastiriyor.

Çocuklar somut düsünceye sahipler. Dolayisiyla tartismalarda kullanilan soyut kavramlari oldugu gibi kabul edebiliyorlar. Soyutlama yetenekleri daha gelismedigi için de her seyi yalin haliyle anlamaya egilimli oluyorlar. Örnegin “öldürdün beni” dediginizde gerçekten esinizin sizi öldürdügünü zannedebiliyor. “Gidecegim, o zaman degerimi anlayacaksin!” seklinde yakindiginizda gerçekten gideceginize inaniyor.

Iletişim biçimi haline geliyor

“Tartismanin yasam veya iletisim biçimi olan ailelerde, çocuklar da yasamlari boyunca digerleriyle iletisimlerini bu biçimde kuruyorlar” uyarisinda bulunan Psikiyatri Uzmani Prof. Dr. Kültegin Ögel sözlerine söyle devam ediyor: “Onlar için artik iliski kurmak tartismadan ibaret oluyor ve sorun çözme yöntemleri de sadece bu yoldan geçiyor. Siddetli tartismalarin oldugu ortamlar çocuklarin kendilerine ve yasama karsi duyduklari güven ve emniyette olma hislerini yaraliyor. Bunun sonucunda yasamlarinda ‘kötü bir sey olacak’ hissi hakim olmaya basliyor.

 Dolayisiyla her sorunla karsilastiklarinda “kötü bir seyler olacagi” kaygisina kapiliyorlar. Bir kismi da anne babasinin tartismalardan dolayi kendilerini sorumlu hissediyor ve suçluluk duyuyorlar. Bu nedenle hep dikkatli veya sessiz olmaya özen gösteriyor ve yasamlari boyunca da hep kendilerini gerçeklestirmekten kaçiyorlar. Çünkü eger kendilerini ortaya koyarlarsa, siddetli bir tartisma yasanacagi korkusunu duyuyorlar”

Her yaşın kaygısı başka

Psikiyatri Uzmani Prof. Dr. Kültegin Ögel “Anne ve babanin kavgasi çocuklarda her yas için baska kaygilara yol açiyor.” uyarisinda bulunarak sunlari söylüyor: “Örnegin küçük yaslarda kendilerine bir sey olacagindan korkuyorlar. Ilkokul çaglarinda ise kendilerini suçlamaya basliyor veya anne ve babalarinin ayrilacagindan korkmaya basliyorlar. Ne de olsa bu yaslar her seyden korktuklari bir dönemi olusturuyor. Ergenlik döneminde ise taraf olma zorunlulugu duyuyor veya ebeveynlerine karsi bir tavir gelistirmeye ve onlardan kendilerini izole etmeye basliyorlar. Ileri yaslarda da yetiskin olan çocuklar artik anne veya babalarina bir sey olacagi kaygisina kapiliyorlar. Tartismanin sik yasandigi evlerde çocuklarin ebeveynlerinden kaçmaya egilimi gösterdiklerine dikkat çeken Prof. Dr. Kültegin Ögel, “Sonra da ebeveynler ‘ya bu çocuk bizimle olmayi hiç istemiyor’ veya ‘tatile neden bizimle gelmiyor’ ya da ‘hiç bizi ziyaret etmiyor’ diye yakinmaya basliyorlar.” diyor.”

Hakemlik yapmasını istemeyin

“Çocuklar muhakeme yetenekleri gelismemis insanciklardir.” diyen Prof. Dr. Kültegin Ögel, muhakeme yetenegi olmayanlardan hakemlik yapmalarini beklememek gerektigi uyarisinda bulunarak sözlerine söyle devam ediyor “Çocugumuza sokaga tek basina çikmasina izin vermedigimiz zaman korkumuz nedir? Dogrulari ve yanlislari ayirt edemeyeceginden korkariz. Ama ayni çocuga tartismamiz sirasinda hakemlik görevini vermek de ayni derecede saçma bir davranis. Ayrica nasil ki ebeveynler tartistiktan sonra çalistiklari iste kendilerini mutlu hissetmiyorlarsa, çocuklarda okulda rahat edemiyor ve derslerine konsantre olamiyorlar. Çünkü o anda evde neler olup bitigini ve baska neler olup bitecegini de merak ediyorlar” diyor.

Adabıyla tartısın

Çocuklarin kisiliklerini ve okul hayatini olumsuz yönde etkileyecegi için yaninda tartişmaktan kaçinilmasinda fayda olduguna dikkat çeken Psikiyatri Uzmani Prof. Dr. Kültegin Ögel, “Ancak bazen bu gerçekleşmeyebiliyor. Bu durumda adabiyla tartişmaya özen gösterilmeli, çocuk tartişmanin içine çekilmemeli. Zaten çocugun oldugu ortamda tartişmak bazen tartişmayi uzatan bir etken olabiliyor. Kendi başlarina kalan anne ve baba daha rahat tartişabiliyor. Ayrica kendilerini seyreden çocuk bir anda tartismanin nesnesi haline gelebiliyor” diyor.

Tartısma konusunda bilgilendirin

Psikiyatri Uzmani Prof. Dr. Kültegin Ögel tartısma sonrasında çocugunuza hiçbir sey olmamıs gibi davranmanin da dogru olmadigi uyarisinda bulunarak, “Çünkü onu bilinmezlerle bırakmak da kaygılarını artırıyor. Bu nedenle tartısma sonrası çocugunuzu tartışma konusunda bilgilendirin. Tabi ‘anan böyle dedi’ veya ‘baban böyle yaptı’ biçiminde degil. Bilgilendirme, ‘Annenle şu konularda anlaşamamıştık, şimdi konuştuk anlaştık’ biçiminde olmalı” diyor.


 

Bu haber toplam 2504 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.