YÜREĞİNİZ ISINSIN DİYE...

Betül GÜN

Ailelerin gelişimsel yetersizliği olan çocukları kabullerinde geçirdikleri süreçte verdikleri tepkiler şok,reddetme,depresyon,suçluluk,kızgınlık,kabul ve uyum aşamalarından birisi olabilmektedir.Yapılan araştırmalarda ailelerin birçoğunun ‘kabul’ aşamasına erişemedikleri sonucuna varılmıştır.Ailenin gelişimsel yetersizlikleri  olan çocuğunu kabul etme süreci ne kadar uzarsa,yetersizliğin aile ve çocuk üzerindeki etkileri de o denli fazla olmaktadır. Bu noktada engelli çocuğa sahip ailelerin zihinlerini en çok meşgul eden sorulardan biri "bizden sonra çocuğumuza ne olacak?"Özellikle anneler bu soruyu kendilerine sık sık sorarlar çoğu zamanda bunu hiç düşünmek istemezler. Çünkü zaten bir şok yaşayan aile bu sorunun cevabını kolay kolay bulamaz ve düşündükçe iyice dibe sürüklendiğini hisseder. Bu sorunun cevabı uzun bir zaman diliminde ve sabrettikçe netleşmeye başlar, kısa sürede bu sorunun cevabını bulmak isteyen aileler ise çocuğunun gelişimsel yetersizliğine uygun  özel eğitim hizmeti veren kuruluşları seçmelidir.Günümüzde  özel eğitime ilginin artası ve bu noktada özel eğitim  hizmeti veren kurumların açılması ile beraber  toplumda var olan engelli bireylerin sayısı gün ışığına çıkmıştır.Bu sayının ortaya çıkması beraberinde akıllara şu sorunun sorulmasına sebep olmuştur:’Toplumumuzda ki engelli bireylerin sayısı mı artıyor,yoksa bu sayı zaten vardı da özel eğitimle mi ortaya çıktı?’.Ailelerin,çevrede yaşayan bireylerin ve özel eğitim veren kurum ve kuruluşların  personellerinin özel eğitime ihtiyacı olan çocuklarımıza bakış açısı birbirini destekleyecek biçimde,bireyin yetersizliğini en az düzeye indirebilecekleri seviyeye getirebilmek olmalıdır.

Bu noktada aşağıdaki yazının yaşayan herkesin özel gereksinimli  olan her çocuğa duyarlı olabilmesi amacıyla okunmasını istedik.

   Tanrı Meleği bir çocuktan annesine yazmış olduğu bir mektup.Bu Tanrı Meleği bir mucize sonucu annesine mektup yazma fırsatı bulsaydı sizce neler yazardı? bunları yazardı...

TANRI SENİ SEÇTİ ANNECİĞİM

 Canım Anneciğim benim... Seni Çok Seviyorum...

Neden hep dalıp dalıp gidiyorsun, neden bana hep üzgün üzgün bakıyorsun, neden hep aynı soruları tekrarlıyorsun, neden kendini suçlamaktan vazgeçmiyorsun, neden hep kızgınlık duyuyorsun...

 Halbuki ben meleklere: 

"beni bu halde dünyaya gönderirseniz ben orda ne yaparım?

 diye sorduğumda:

"korkma dediler, orda senin annen olacak, biz senin için en iyisini seçtik, sana o bizden daha iyi bakacaktır, sana birçok şeyi o öğretecektir ama unutma ki senin de ona öğreteceğin birçok şey var, o sana öğretecek sen ona öğreteceksin ve bir gün kendi kendine yaşayabileceksin" dediler.

   Hadi anneciğim başlayalım çalışmaya, öncelikle ben sana ceza olarak değil ödül olarak gönderildim, ben senin ödülünüm bunun farkına varmalısın ve anneciğim bu ödülde suçlu aramana gerek yok bir an önce nedenler üzerinde durmaktan vazgeçip sonuçlar üzerinde yoğunlaşmaya başlamalısın.

   Benden utanma, insanların bakışlarına aldırma, beni gittiğin her yere götür, eğer kendi kendime yeterli hale gelmemi istiyorsan sakın anlamadığımı düşünme beni konsere, tiyatroya, sinemaya götür anneciğim. Belli mi olur bakarsın sen ve ben belki de toplumun melekelere bakış açısını değiştiririz ha ne dersin anneciğim. Hadi kalk anneciğim denize gidelim bana yüzmeyi öğret, hep evde oturmaktan sıkıldım artık sadece okula giderken dışarı çıkıyorum. Tamam sana söz veriyorum akşam döndüğümüzde bütün ödevlerimi yapacağım anneciğim. Sana verilen görevin çok zor olduğunu biliyorum ama unutma yalnız değiliz çok yavaşta olsa ben öğreniyorum, gelişiyorum, büyüyorum yakında duygularımı sana sesli olarak söyleyeceğim, şimdi güçlü olma zamanı anneciğim. Etrafımızdaki diğer melekleri düşün anneciğim. Ne demişti melekler

 "senin annen var korkma o seni korur ve sana her şeyi öğretir, Tanrı senin için en iyisini seçti", 

sen varken anneciğim hiç korkmuyorum biliyor musun çünkü Tanrı seni seçti anneciğim. Babama ve diğer akrabalarımıza bizi yalnız bıraktıklarını düşündüğün için kızma sakın çünkü onlar senin kadar güçlü değiller anneciğim bak göreceksin biz ilerleme kaydettikçe onlarda şaşıracaktır ve bize katılacaklardır. Sen ve ben çok özeliz. Şimdiye kadar birbirimize öğrettiklerimizi bir düşünsene ne kadar da çok şey öğrendik, yaşadığımız toplumda bile daha önce farkında olmadığımız şeylerin farkına vardık ve anneciğim biz kazanacağız. Bir gün kendi başıma okula gidebileceğim, koşup oynayabileceğim, bağıra bağıra şarkı söyleyebileceğim, yaramazlıklar yapıp şımaracağım, hatta sen balkondan:

hadi meleğim geç oldu eve gel artık

diye arkamdan sesleneceksin.

Anneciğim, bende sana:

 "ama anne biraz daha oynamak istiyorum"

 diyebileceğim. Bütün bunları seçilmiş olan senin sayende yapacağım çünkü sen çok özel biri olmasaydın Tanrı seni seçmezdi anneciğim. Her ne yaparsan yap beni toplumdan uzak tutma anneciğim, başta da söylediğim gibi insanların bakışlarına aldırış etme ve beni gittiğin her yere götür çünkü seninle her şey çok daha güzel anneciğim. 

   Seni çok seven meleğin kocaman öpüyor ANNECİĞİM...

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (4)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.