Yaklaşan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ile Seviye Belirleme Sınavı (SBS) öncesi hem aileler hem de çocukları stresli günler geçirmeye başladı. Uzmanlar ise çocuklara sınav stresinden uzak durmaları tavsiyesi yapıyor.
Bursa Özel Bahar Hastanesi'nden Uzman Psikolog Vildan Kavak, öğrencilerin stresten kurtulmaları için ailelere büyük görevler düştüğüne vurgu yaptı. Kavak, sınav stresini 'bireyin elde edeceği başarısızlığı kişiliğinden görüp, bilginin sınavda etkili bir biçimde kullanılmasını engelleyerek başarının düşmesine yol açan yoğun kaygı' olarak açıkladı.
Sınavlar öncesi yaşanan kaygının asıl sebebinin olumsuz düşünce ve algılar olduğunun belirten Psikolog Kavak, "Öğrencinin olumsuz düşünceleri sebebiyle sınavın kendisi için taşıdığı anlam gerçek anlamdan uzaklaşır ve kaygı başlar. Bazı öğrenciler daha rahat ve başarılı olurken, bazıları yoğun kaygı ve başarısızlık yaşar." dedi.
EBEVEYNLER BASKICI DAVRANMAMALI
Anne ve babaların çocuğun çalışma isteği ve süresini artırmak niyetiyle kaygıyı arttırıcı yaklaşımlardan kaçınmaları gerektiğinin altını çizen Vildan Kavak, 'Daha fazla çalışmalısın', 'Bu son şansın', 'Ablan kazandı, sende başarırsın' gibi beklenti ve kıyaslama içeren cümlelerin baskıyı arttıracağını kaydetti.
Bunun yerine 'Nasıl gidiyor?', 'Neler yapıyorsun?', 'Bizden istediğin bir şey var mı?' gibi sözlerle çocuğun teşvik edilmesini isteyen Kavak, "Problemlerle ilgili sürekli soru sormak, öneriler sunmak çoğu zaman işe yaramayabilir. Bazen yorum yapmadan dinlemek, çocuğun kendisini çok daha iyi hissetmesini sağlayacak, sorunların tespit ve çözümü konusunda yardımcı olacaktır." dedi.
UZMANINDAN SINAV TÜYOLARI
- Düşüncelerinizi ve inançlarınızı yeniden gözden geçirin. 'Bu sınav için yeterli değilim, başaramayacağım' yerine 'Sınav sonucumu şu an bilemem. Sınavı kazananların çalışmaktan başka formülleri yok. Ben de yapabilirim' gibi yorumlar yapın.
- Geçmiş başarısızlıklarınız yerine başarılarınızı düşününün. Meli-malı ifadeleri kullanmayın. 'başarılı olmalıyım', 'en yüksek puanı ben almalıyım' gibi ifadeler bir zorunluluk içerdiği için kaygı oluşturabilir. 'Başarılı olmalıyım' yerine 'başarmak istiyorum' deyin.
- Mükemmeliyetçi olmayın. Mükemmeliyetçi kişiler sürekli yaptıklarının yeterince iyi olmadığını, daha iyisi olması gerektiğini düşünerek kaygı düzeylerini yükseltirler.
- Sınav esnasında yoğun heyecan yaşadığınızda bu heyecanın bir duygu olduğunu ve herkesin bu duyguyu yaşadığını unutmayın.
- Performansınızı başkalarıyla değil, kendinizle kıyaslayın.
- Çalışmalarınızı ertelemeyin. Ertelemek kişinin yükünü ağırlaştırır.
- Zaman yönetiminizi iyi yapın.
- Dengeli ve yeterli beslenin. Vitamin değeri yüksek gıdaları, balık, sebze, su gibi kaygı, dikkat, enerji ve beden sağlığı için olumlu besinlerin tüketimini arttırın. Çay, kahve, sigara gibi kaygıyı yoğunlaştıran yiyecekleri azaltın.
- Düzenli egzersiz yapın.
- Uykunuza özen gösterin.
SINAVDA HANGİ SORUDAN BAŞLAMALI?
Öğrenci öncelikle hangi alanda iddialı ise o alandan başlaması moral açısından doğru olandır. Puan getirisi olarak baktığımızda genel olarak sayısalcı adaylar öncelikle matematik ve fen testinden başlayıp sonra da Türkçe ve sosyal bilimler testine devam etmeli.
Eşit ağırlık öğrencisinin önce matematik ve Türkçe testlerinden başlayıp sonra fen ve sosyal bilimler testiyle devam etmeleri puan getirisi bakımından avantajlı olur. Sözel alanındaki öğrenciler için Türkçe ve sosyal bilimler en çok puan getirecek test. Daha sonra da matematik ve fen bilimleri testi çözülmeli.
internethaber.com