Yalnızlık, birçoğumuzun yaşadığı bir hal... Kimimiz yoğun hayat temposundan bıkmış, yalnız kalıp ruhumuzu ve bedenimizi dinlendireceğimiz bir mekan ararken, kimimiz koca şehirde, kalabalıklar arasında kendimizi yapayalnız hissediyoruz. Yalnızlık olumsuz bir hal olarak yaşandığında psikolojik hastalıklar meydana çıkıyor. Son yıllarda modern dünya ile kurduğumuz kapsamlı diyaloglar, internet imkanından yararlanmaya başlamamız, Türkiye’nin dünyaya açılması, kültürümüzde yaşadığımız farklılaşma, inançlarımızda hissettiğimiz karmaşa ve daha birçok faktör bu duygu tarafından derinden etkilenmemize neden oluyor. Yalnızlıkla ilgili olarak ülkemizde yayınlanmış birçok şiir kitabı var. Hikaye ve roman tarzında eserlere de rastlamak mümkün. Fakat Dr. Recai Yahyaoğlu’nun Nesil Yayınları tarafından yayımlanan Yalnızlık Psikolojisi kitabında bu duygunun disipline edilmesi ile ilgili bir çalışma örneğini belki de ilk defa görüyoruz. Yahyaoğlu, bu eserinde yalnızlığı olumlu ve olumsuz taraflarıyla, duygularımıza kattığı zenginlikler ve rahatsızlıklarla ele alıyor.
Alanında tek kitap
Kitabında modern çağın popüler bir hastalığı haline dönüşmüş yalnızlığa pek çok açıdan anlattığını söyleyen Yahyaoğlu “Kadınların, genç kızların, yaşlıların, cinsel sapkınların, liderlerin, devlet adamlarının ve daha pek çok farklı kesimin yaşadıkları yalnızlıkları bu kitapta açıklamaya çalıştım. Yalnızlığın çeşitleri nelerdir, bu yalnızlıklar ne anlama geliyor, bunları aşmak için bireysel ve toplumsal olarak neler yapabiliriz gibi soruların cevaplarını yine bu kitapta vermeye çalıştım” diyor. Yazar bu kitabı neden yazdığını ise şu şekilde açıklıyor “Hepimiz hayatı yaşarken yalnızlık duygusuyla bir şekilde karşılaşıyoruz. Yalnızlığı tüm derinliğiyle yaşayan insanlarla ruhsal boyutta benzer duygu ve düşüncelere sahip oluşum beni bu kitabı yazmaya teşvik etti. Yalnızlıkla ilgili piyasada pek çok şiir kitabı ve roman tarzında çalışma var. Fakat bu duyguyu anlatan, yapılan araştırmaları kolayca anlaşılır bir dille aktaran, bu duygunun ruhsal boyutta bir kazanca dönüşebileceğini ifade eden, çözüm önerileri sunan bir kitap çalışması yoktu. Dolayısıyla ülkemizde bu anlamda yayınlanmış ilk ve tek kitap olduğunu, biraz iddialı gibi karşılanabilecek olmasına rağmen rahatlıkla ifade edebilirim.”
Yalnızlık duygusunda artış var
Kitabında yalnızlık duygusundan faydalanmamız gerektiğini söyleyen Yahyaoğlu “Bizler eğer geleneklerimizden gelen mirası iyi anlar, ailenin, akrabaların eş ve dostlarımızın yeteri kadar kıymetini bilirsek yalnızlık bizim kaderimiz olamaz... Buna rağmen yalnızlığı tatmak aslında hastalıklı bir durum değildir. Kitap çalışmasında insanın kemalata varan yolculuğunda yalnızlığın önemli bir durak olarak betimlemeye çalıştım. Yaşanmasının gerekli olduğunu fakat bunun kontrollü bir şekilde hastalığa varmayan bir düzeyde olması gerektiğini ifade ediyorum. Kitabın sonunda yer alan bu tavsiyeler yalnızlık duygusundan faydalanmayı tavsiye ediyor ve bunun yollarını göstermeye çalışıyor” diyor. İnternet çağıyla birlikte yalnızlık duygusunun arttığını belirten Yahyaoğlu özellikle gençleri interneti kontrollü kullanma açısından uyarıyor. Yahyaoğlu “Ruhsal rahatsızlıklar, sosyal izolasyon, büyük kentler, koşuşturmayla geçen iş hayatı, yanlış beslenme, boşanmalar, ölüm sonrası yaşanan yas durumları, spor yapmaktan uzaklaşmak, teknolojinin nimetlerinden fazlasıyla faydalanmak, yaşlanma, emekliye ayrılma, aile ilişkilerinde yaşanan problemler insanları yalnızlığa itebiliyor” diyor. Yalnızlığın modern dünyanın kaderi olmak zorunda olmadığını anlatan Yahyaoğlu bu duygunun son zamanlarda ciddi bir artış gösterdiğini fakat bu sayede insanların sosyal canlı olduklarını ve bunun önemini kavramaya başladıklarını söylüyor.