Elif KALELİ / HURRİYET
Geçtiğimiz yıl ÖSS, tüm adaylar için büyük umut taşıyordu. Zira başta ÖSYM Başkanı’nın açıklamaları olmak üzere konuya vakıf tüm uzmanlar, ÖSS’ye katılımda ciddi bir azalma olacağını ön görmüştü.
Her ne kadar kağıt üzerinde beklentiler karşılanmadıysa da üniversitelerde artırılan kontenjanlar sayesinde yine de 2008 yılı üniversite adayları için şans getirdi.
2008 ÖSS BÖYLE GEÇTİ
Mezun vermeyen liseler nedeniyle aday sayısında 500 bin kişilik azalma beklenirken, geçen yıla göre katılımda sadece 130 bin kişilik bir düşüş oldu. Her ne kadar katılımcıların çoğu şansını denemek isteyen mezun adaylar olsa da, beklenenin gerçekleşmemesi adayları hayal kırklığına uğrattı. Ancak ÖSYM 2008’de adaylara son yılların en önemli müjdesini verdi. Zira devlet üniversitelerinin lisans programlarında gerçekleştirilen 42 bin kişilik artış, adayların yüzünü güldürdü. Kontenjan artışı, aynı zamanda 2009’da ÖSS’ye girecek tüm adaylar için de sevindirici bir haberdi.
Geçen yıl yaşanan diğer önemli gelişmelerden biri de baraj puanlarının aşağı çekilmesi oldu. Puanların aşağı çekilmesiyle beraber geçen yıl yaşanan ‘açık kontenjan’ krizi bu yıl yaşanmadı. Devlet üniversitelerinde yüzde yüze yakın doluluk oranı sağlandı. Ön lisans ve açıköğretim tercihleri için gerekli olan 160 puanı 145’e çekilirken, lisans tercihleri için geçerli olan 185 barajı 165 çekildi. Tabii bu durum vakıf üniversiteleri için önceleri biraz temkinli karşılansa da, kontenjanlarını doldurmayı başardılar. Zira barajı geçen aday sayısında yaşanan artış vakıf üniversitelerinin kontenjanlarına şöyle yansıdı: lisans programlarında %96.4, ön lisans programlarında %69.1 doluluk oranı yaşandı. Ayrıca altını çizmek istediğimiz bir diğer nokta, tam burslu programların yanı sıra bazı vakıf üniversitelerinin bu yıl uyguladığı % 50 burslu programlar adayları gerçekten memnun etti. Şehir dışına çıkmak istemeyen dar gelirli aileler %50 burslu programları çoğunlukla tercih etti.
8 BİN 400 YENİ EK KONTENJAN
Şimdi 2008 ÖSS’nin son ayağı olan ek kontenjanlar için geri sayım başladı. 8 Ekim-13 Ekim tarihleri arasında adaylar üniversiteli olabilmek için son şanslarını deneyecekler. Bu yıl merkezi yerleştirme sonrası 24 bin kontenjan boş kalırken; ek yerleştirme kılavuzunda yeni ek kontenjan sayısı 8 bin 400 olarak belirlendi. Yeni eklenen kontenjanlar hariç, devlet üniversitelerinde lisans ve ön lisans olmak üzere açık kalan toplam kontenjan 6 bin 737 olarak karşımızı çıkıyor. Tabii ki, yeni ek kontenjanların dağılımını, kılavuz açıklandığında görebileceğiz.
Ek kontenjanlardan yararlanmak isteyen adayların, AÖF (Açıköğretim) ve özel yetenekle öğrenci alan fakülteler hariç herhangi bir yükseköğretim programına yerleşmemiş olması gerekir. Bölüm değiştirmek isteyen adayların tercihte bulunması gibi bir durum söz konusu değildir. Ek kontenjan tercihi yaparken dikkat edilmesi gereken en önemli kural; adayın puanının, boş kontenjanı bulunan bölümün en küçük puanına eşit veya daha üstte olmasıdır. Yani adaylar, ek kontenjan döneminde ilgili alan puanlarının üstünde bir bölüm tercihinde bulunma şansına sahip değiller. Ancak bu ön koşul ön lisans programları için geçerli değildir. Açık kalan ön lisans programlarını adaylar isteklerine göre tercih edebilirler.
YÖK'ten yapılan açıklamaya göre ek yerleştirme tercihleri için ayrılan süre 8-13 Ekim tarihleri arasındadır. Tercih sonuçları açıklandıktan sonra üniversiteye yerleşen adayların kayıt yaptırma tarihleri 20-22 Ekim olarak açıklandı.
Ek kontenjan tercihlerinde de adaylara önerimiz yine bir rehber uzmandan destek almaları yönünde olacaktır. Zira bir üniversiteye sadece ‘yerleşmiş’ olmak için girmeniz, geleceğiniz için oldukça riskli bir karar olur. Unutmayın ki, üniversite tercihiniz aynı zamanda mesleki seçiminizi de büyük oranda belirleyecektir. Sizi mutlu edecekler tercihler yapmanız dileğiyle, iyi şanslar…