Psikolog Saynur Kaya, Türk toplumunda genel olarak tartışma kültürünün bulunmadığını söyledi. Birçok kişinin 'tartışma' kelimesinden 'kavga' anlamı çıkardığını vurgulayan Kaya'ya göre insanlar, problemlerini çözebilmek için karşı tarafla tartışmak durumunda kalıyor. Kaya, tartışmanın bir sanat olduğuna, inceliklerine dikkat edildiği takdirde büyük kazançlar sağlanabileceğine dikkat çekti.
Psikolog Orhan Keskin ise siyasiler, akademisyenler, gazeteciler gibi televizyonlarda birbirleriyle tartışan insanların, bu kültürü benimsemesi gerektiğini belirtiyor. Keskin'e göre, özellikle siyasiler, zaman zaman birbirlerine hakaret ederek topluma kötü örnek oluyor.
Problem çözmeye yönelik tartışmaların, hem ikili ilişkilerin kalitesini artırdığını hem de iletişimdeki en büyük sıkıntılardan olan 'anlaşılmama'yı ortadan kaldıracağını belirten Psikolog Kaya'ya göre sağlıklı bir tartışma ortamının ilk adımı, iyi dinleyen bir kulağa sahip olmak. "Tartışma, iyi dinleyen bir kulak, anlaşılır konuşan bir ağız ve karşısındakini de en az kendisi kadar düşünebilen bir yürekle yapıcı olur." diyen Saynur Kaya, tartışma başlamadan konuya kendimizi hazırlamamız ve ne tür bilgilere sahip olduğumuzun farkında olmamız gerektiği görüşünde. İlişkilerin bitirilmesi amaçlı ikili tartışmaların zaman zaman ters etki yaptığını da vurgulayan Kaya, "Yeter ki kendinizi ifade edeceğiniz ortam, önyargılardan ve geçmişte yaşananların ertelenmiş hesaplarından arındırılmış olsun. Tartışma süresince önyargılarımızın avukatı gibi davranıp devamlı sabit fikirlerimizi ve peşin hükümlerimizi savunursak bir adım bile ilerleyemeyiz." dedi.
Tartışma kültüründe önemli olan diğer bir unsurun empati olduğunu ifade eden Kaya, insanın kendisini diğerinin yerine koyması gerektiğini vurguladı: "Empati, bir an için kendi gözlüklerinizi bırakıp karşınızdakinin gözlükleriyle olaylara bakabilmektir. Empatik davrandığınızda aslında birçok şeyin onlarca yorumu olabileceğini kavrarsınız."
Tartışma sırasında yapılan en büyük yanlışlardan birinin de konuyu sınırlamamak, geçmişi bugüne taşımak ve sonunda ne için tartışıldığını unutmak olarak özetleyen psikolog Kaya, şunları söyledi: "Problem geçmişten kaynaklanıyor olabilir ancak biz bugündeyiz ve eskinin meselesini, bugün küflü düşüncelerimizle tartışamayız. Hangi konu tartışılıyorsa onunla ilgili duygu ve düşüncelerimizi söylemeliyiz. Geçmiş yaşantıları bugüne taşımanın ve kişilik yapısına saldırmanın, tartışmanın tadını kaçıracağı kesindir."
Tartışmada esas meselenin, tarafların kültür seviyesi olduğunu aktaran Psikolog Orhan Keskin ise kültürlü toplumlarda daha kaliteli tartışmaların yapıldığını kaydetti. İnsanların, menfaatleri sözkonusu olduğunda eğitim ve kültürü bir kenara bırakıp agresif tavırlar sergileyebileceğine de dikkat çeken Orhan Keskin, "Koca profesörler, siyasi liderler, milletvekilleri, televizyonlardaki tartışma programlarında bazen birbirlerine hakaret edebiliyor. Bunlar da topluma kötü örnek oluyor." şeklinde konuştu. Tartışmanın nezaket kuralları içinde yapılması ve bir kişi konuşurken diğerinin saygıyla dinlemesini gerektiğini hatırlatan Keskine göre, taraflardan birisi konuyu laf kalabalığına taşıdığı anda ortamı terketmek en iyisi.