TRT - Uzmanlar, bu dönemde fiziki aktiviteyi artırmayı öneriyor.
Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Başaran Sezer, yaklaşan OKS, ÖSS ve SBS öncesinde öğrencilerin sınav stresinin arttığını belirterek, öğrencilere stresle başa çıkabilmeleri için ip uçları verdi.
Sezer, yaptığı yazılı açıklamada, sınav stresinin, üstesinden gelinmemesi halinde depresyona ve "genelleşmiş anksiyete bozuklukları"na neden olabileceğini bildirdi.
Ergenlerde görülen sınav stresinin birçok nedeni olduğuna dikkati çeken Sezer, sınava hazırlanma sürecinde ve sınav sırasında yapılacakların yanı sıra ailenin sınavdan beklentilerinin de ergen üzerinde sınav stresinin oluşmasına neden olduğunu kaydetti.
Aile ve Öğretmenin İşbirliği Önemli
Sezer, aile ve öğretmenlerin iyi iletişim kurmaları ve işbirliği yapmalarının stresle başa çıkma süreçlerini kolaylaştırdığını ifade etti.
Sınav stresini yaşamamak için genel olarak alınabilecek tedbirler arasında uygun bir program hazırlayarak düzenli çalışmanın ilk sırada yer aldığını vurgulayan Sezer, şunları kaydetti:
"Zamanın düzenlenmesi kaygıyı azaltır. Gerçekçi çalışma hedefleri konularak öğrencinin kendi kapasitesi oranında saat ayarlamalarına gidilmelidir. Öte yandan çalışmaları sosyal faaliyetlere ara vermeden düzenli bir şekilde sürdürmek de çok önemli. Yoğun çalışma temposu zamanla bıkkınlık ve tükenmişliğe sebep olur. Başkalarının yorum ve telkinlerine kapılmak da sınav stresine kapı açar."
Beslenmeye de Dikkat!
Sınava çok az zaman kala bilinmeyen konuları çalışmaya başlamanın kaygıyı arttırabileceğine işaret eden Sezer, şu uyarılarda bulundu:
"Yeterli süre yoksa bu konulara girmemek en uygun olanıdır. Bu dönemlerde özellikle yürümek gibi fiziki aktiviteleri arttırmak sınav heyecanın getirdiği hareketlilik hissi ve huzursuzluğu önlemede işe yarayabilir. Önemli bir diğer konu da beslenmedir. Beslenme ve uyku düzeni aslında sürekli dikkat edilmesi gereken önemli fizyolojik ihtiyaçlardır. Tıpkı ders programı gibi bu ihtiyaçların da belirli bir düzeni ve ritmi olması gerekir.
Artan kaygılar bu ritmi bozabilir. Daha çok çalışma düşüncesi, acelecilik, zaman baskısı da özellikle sınavın yaklaştığı günlerde bu düzeni bozan faktörlerdir."
Sınav stresinin oluşup derinleşmesinde ailelerin de payı olduğuna dikkat eken Sezer, en önemli basamaklardan birinin her ebeveynin sınavın kendisi için ne anlama geldiğini anlaması olduğunun altını çizdi.
Çoğu zaman anne babanın istekleri, beklentileri ve hayallerinin çocuğunkilerle karışabileceğini ifade eden Sezer, "Beklentileri çocuğun yeteneklerine ve düzeyine göre belirlemek akademik ve sosyal uyum için oldukça önemlidir. Bunları düşünmeden atılacak adımlar zorlanmaları ve hayal kırıklıklarını birlikte getirir" görüşünü bildirdi.