STAR / Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta'nın makalesi
Meteoroloji Genel Müdürlüğü, hafta başında hava sıcaklıklarının tüm yurtta 4 ilá 6 derece artarak mevsim normallerinin üzerinde seyredeceğinin tahmin edildiğini bildirmiş; ilgilileri ve vatandaşları tedbirli olmaları için uyarmıştı. Nitekim dedikleri de oldu; havalar birkaç gündür hepimize ‘üf’ dedirtecek kadar ısındı.
Hava sıcaklığındaki bu artışlar sağlığımızı da yakından etkiliyor. Üstelik, organizmanın henüz sıcaklara uyum sağlayamadığı ilk günler çok daha tehlikeli. Çünkü, vücudumuzun dış ortam ısısının yükselmesine karşı en önemli savunma araçları, derideki damarların genişlemesi ve terleme ile sıvı kaybedilmesi. Terleme devam ettiği sürece, yeterince su ve tuz almak şartıyla çok yüksek ısılara tahammül etmek mümkün. Nem oranı yükseldiğinde, terleme ile olan sıvı kaybı azalmaya başlıyor ve böylece sıcak çarpması ihtimali de artıyor.
Oysa, organizma sıcaklara ancak 1-2 hafta içinde uyum sağlayabiliyor. Tıp dilinde ‘aklimatizasyon’ adını verdiğimiz bu durumda, hem terlemek daha kolaylaşıyor ve hem de terle atılan sodyum miktarı azalıyor.
Hava sıcaklığının 32 dereceyi, nispi nemin de yüzde 60’ın üzerine çıkmasıyla ortaya çıkan pek çok sağlık sorunu var. Bunlara genel olarak ‘sıcak sendromları’ diyoruz. Sıcak sendromları ağırlık sırasına göre sıcak krampları, sıcak bitkinliği ve sıcak çarpması şeklinde sınıflanır, ama bunlar çoğu zaman birbiri içine karışmış olarak görülür.
Şimdi gelin önce daha hafif olanlardan başlayarak bu rahatsızlıkların neler olduğunu, belirtilerini, tedavilerini ve almanız gereken tedbirleri sıralayalım.
Güneş yanığı
Uzun süre güneş altında kalanlarda rastlanan bir durumdur. Deri kızarmıştır, sıcaktır ve ağrılı olabilir. Hafif olduğunda bir hafta içinde kendiliğinden geçer, ama ağır yanıklarda ciddi problemler ortaya çıkabilir. Özellikle 1 yaşından küçük çocuklar mutlaka doktora götürülmelidir. Ateşin yükselmesi, içi sıvı ile dolu kabarcıkların oluşması, ağrı olması güneş yanığının önemli olduğunu gösterir.
Hasta, kesinlikle güneşe çıkmamalıdır. Yanık olan kısımlara soğuk kompresler uygulanabileceği gibi, soğuk suya da tutulabilir. Nemlendirici losyonlar rahatlatıcı olur. Yanık olan bölgeye merhem, yağlı kremler, diş macunu ve yoğurt sürmek sakıncalıdır. Kabarcıklar patlatılmamalıdır, çünkü mikrop kapabilir.
Sıcak krampları
Çok kullanıldığı için kol ve bacak ve karın kaslarında daha sık görülür. Kramplar, kısa fakat tekrarlayıcı ve can yakıcıdır. Vücut ısısı normaldir ve hasta normal veya fazla miktarda terleyebilir.
Sıcakta yapılan efordan sonra dinlenmeye geçildiği zaman başlar. Soğuk bir duş da krampların ortaya çıkmasına neden olabilir. Karın kaslarındaki kramplar yanlışlıkla mide delinmesi sanılabilir.
Bu krampların nedeni, terleme ile kaybedilen su ve tuzun sadece su içilerek karşılanmasıdır. Bundan dolayı da bu hastaların kanında sodyum düşük bulunur. Ağır kramplar kas hasarlarına neden olabilir.
Sıcak bitkinliği
Başlıca belirtileri, aşırı susama hissi, yorgunluk, hálsizlik, baş ağrısı, sinirlilik, iştahsızlık, bulantı ve konsantrasyon bozukluğu olan sıcak bitkinliği ise su ve tuz kaybına ve kalp damar sisteminin bu değişikliklere uyum sağlayamamasına bağlı olarak gelişir.
Sıcak sendromlarının en çok rastlanan türüdür. Sıcağa üç günden fazla maruz kalanlarda daha sık görülür. Vücut ısısı genellikle yükselmiştir.
Su kaybının ön planda olduğu sıcak bitkinliği, çok yaşlı, bebek, düşkün ve zeka geriliği olup da susuzluklarını yeterince ifade edemeyenlerde görülür. Fazla terleyip de az su içenlerde de rastlanabilir. Tuz kaybının ön plánda olduğu sıcak bitkinliğinin sebebi ise terleme ile kaybedilen su ve tuzun sadece su içilerek karşılanmasıdır.
Sıcak çarpması
Sıcak sendromlarının en tehlikelisi sıcak çarpması adı verilen durumdur. Vücudumuzda ısı düzenleyen sistemin, organizmanın yeterli ısı kaybını sağlayamaması sonucu vücut ısısının 41 derece üzerine çıkması yüzünden gelişir. Kalp, beyin, böbrek, karaciğer... gibi hayati organların fonksiyonları bozulabilir. Zamanında tanınıp tedaviye başlanmazsa ölüm ihtimali yüksektir.
Gelelim neticeye
Hepimizi hayli sıcak günlerin beklediğini tekrar hatırlatalım. Bir tarafta mevsim şartlarından kaynaklanan beklenen sıcaklık artışı, bir tarafta küresel iklim değişikliği denen belá, diğer tarafta ise türban kararı, kapatma davası, Ergenekon... gibi siyasi sıcaklık artışları... Ne diyelim, Allah yardımcımız olsun.