Şarkılarının İlham Kaynağı Terapi Öyküleri

Akşam Gazetesi'nden SİBEL ATEŞ YENGİN, 'Gitmeli' albümüyle müzik dünyasına giren Korteks'ten psikiyatr Alp Karaosmanoğlu ile albümün ayrıntılarını konuştu.

SİBEL ATEŞ YENGİN / AKŞAM


Grubun şarkı sözlerini yazan psikiyatr Alp Karaosmanoğlu, terapi seanslarında hastalarının söylediği sözleri şarkılarına taşıyor. Terapideki duyguların ve sözlerin çağrışımlarından yola çıkan Karaosmanoğlu, yalnızlık, sevgisizlik, başarısızlık gibi yaralı yanlarımızı bir bir ortaya döküyor.

- Korteks grubu nasıl ortaya çıktı?

Çocukluğumdan beri müzikle ilgilenirim. Lisedeyken çok ön plana çıkmasa da yazları piyano eğitimime devam ederdim. Tıp fakültesinde birkaç kişi bir araya gelip grup kurduk. Araya mecburi hizmetler, eğitim girdi ve değişen grup üyeleri oldu. Kardeşimin gruba katılmasıyla iş daha da ciddiye bindi ve kadro belirginleşmeye başladı. Üç yıldır Korteks olarak grup devam ediyor.

- 'Gitmeli' albümünü çıkardınız. Bazen her şeyi bırakıp gitmeyi herkes ister, siz de mi bu nedenle albüme bu adı verdiniz?

Aynen öyle.  Bu şarkı 15 yıl önce yapılmıştı. O sırada solistimiz bir kıza aşıktı. Onu beklemek adına içindeki o arzuyu dinledi. 'Öyle bir yere gideyim ki seni bekleyemeyeceğim bir yer olsun. Mesela dağlık olsun, derin denizlerin dibi olsun ki seni beklemek zorunda kalmayayım' gibi bir arzuyla yazılmış bir şarkıydı. åşık olduğu dönemde yazdığı ve en eski parçalarımızdan biri olduğu için albüme bu ismi verdik.

TERK EDİLME DÖNEMİ BATAKLIĞA BENZİYOR
- Nasıl şarkılar yazıyorsunuz?

Bazı seanslar öyle bir fikir veriyor ki onları not alıyorum. Ve daha sonra onu işlemeye başlıyorum. Mesela 'Kurt Adam' şarkısı... Gruplar arasında kendini yalnız hisseden birinin dinamiklerinden bahsediyor aslında. Bir yandan kıskanıp grubun içinde olmak istiyor, bir yandan da dostu düşmanı bilmezken postu da çıkarmak istemiyor. O gizemi ya da mesafeli duruşu korumaya çalışıyor. Sosyal izolasyon yaşayan bir kişinin bende çağrıştırdığı sözlerle yazılmıştı bu şarkı. Yine bir seanstan 'Bataklık' şarkısı çıktı. Ayrıldıktan sonra kendini çok kötü hissedip kendini sevdirmek için çok uğraşan ama uğraştıkça da batan bir hastamla yaptığımız çalışma sonrasıydı...

- Yeri gelmişken sorayım. Ayrılık söz konusu olduğunda taraflardan birinin fazladan çaba sarf etmesi neden bir işe yaramaz?

Daha yapışkan bir moda giriyoruz. Yenilen pehlivan güreşe doymaz hesabı patolojik bir umut oluşuyor. Daha çok karşımdakini çıldırtırsam belki onu geri döndürürüm diye düşünüyor. 'Bağırdım uzaklaştı, daha çok bağırmam lazım demek ki beni duymadı' diye düşünerek kısır döngüye giriyoruz. Kendimizden uzaklaştırıyoruz. Kaybettikçe karşımızdaki daha da yüceleşiyor gözümüzde. Her ne kadar içimizden 'bir an önce önlem al' emri gelse de hiçbir şey olmamış gibi davranırsak, yardım gelene kadar beklersek daha fazla şansımız olur bataklıkta. Ama kurtulayım diye hareket ettikçe daha hızlı gömülüyorsunuz bataklığa.

- Terapi seanslarından etkilenmemek mümkün olmasa gerek...

Daha gerçek duygular çıkıyor. Bir seansta danışanım 'Beni terk etti, onun her şeyi yerli yerinde duruyor. Bense yıkıldım' diyor mesela ve hemen aklıma bir fikir geliyor. İster istemez bu anlatılanlardan birtakım çağrışımlar kafanızda oluşuveriyor. Genellikle yaralı yanlarımızı yazıyoruz. Yalnızlık, sevgisizlik, başarısızlık temalarını işliyoruz.

- Grubunuzun adı neden Korteks?

İsim arıyorduk girdap anlamına gelen 'gorteks' benim hoşuma gidiyordu. Bu ismi söylerken korteks çağrıştı ve grubun doktor olmayan elemanları çok beğenip 'kulağa da hoş geliyor, bunu seçelim' deyince korteks koyduk. Anlamından yola çıkmadık. Biz sadece müzik için müzik yapıyoruz. Müzikal terapi gibi bir iddiamız yok. Müzikle terapiyi birleştirmiyoruz ama gazetelerde 'rock terapisi yapıyorlar' diye başlıklar çıkıyor.

Aşk acısı çeken ne dinlemeli?

- Aşk acısı çekene ne tür müzikler tavsiye edilir?

Müzikle tedavi diye bir kavram var fakat çok da bilimsel değil. Söyledikleriniz verilere dayanmıyorsa bilgi savuruyorsunuz demektir. 'Aşk acısına nihavent makamı iyi gelir' diyen birinin aşk acısı çekenlere nihavent makamı diğerlerine caz dinletmiş olması ve birilerinin iyileşmiş diğerlerinin iyileşmemiş olması gibi bir çalışması yoksa bunlar uydurmadır. Müzikle tedavi konusunda var olan bilgi henüz bunu söylemeye el vermiyor ve bir hastalığı tedavi eden müzik türü yok.

- Bir araştırmada bir hafta boyunca piyano çalması istenen grubun korteks bölgesi incelendiğinde o bölgelerde genişleme olduğunu okumuştum...

Böyle bir çalışma olabilir ama hastalığı iyileştirdiği gösterilmiş mi? Bazı tür müzikler dinlerken beyinde birtakım değişiklikler, daha fazla enerji tüketildiği ispatlanabilir ama bir hastalıkta başka bir tedavi yöntemine göre daha etkili demek çok iddialı bir laf.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Röportaj Haberleri