Sağlıklı Aile Güvenli Toplum

Fatih Kılıçarslan
Aile üyeleri arasındaki ilişkiler ve aile ortamı, psikososyal yönden gelişen bireyin en çok etkileşime uğradığı yerdir.

Bu ilişkiler, bireyin kendine güvenmesini, kendine ve diğer bireylere sevgi duymasını, kimlik kazanmasını, kişilik gelişimini, sosyal beceriler geliştirmesini ve topluma adaptasyon sürecini olanaklı hale getirir.

Aile, her yönden etkileşim içerisinde olan, yaşayan bir organizmadır. Nasıl ki bedenimizdeki bir sorun diğer organların ritmini, işleyişini ve fonksiyonelliğini etkilerse, ailede de durum aynıdır.

Bireyler aile içinde duygu ve düşüncelerini rahatlıkla ifade edemiyorlarsa, kendi dünyalarında yaşıyorlarsa, değişik sıkıntılar zamanla oluşmaya başlayacaktır.

Bu sıkıntılar arasında depresyon, endişe ve huzursuzluklar, düşmanlık duyguları, suçluluk hisleri gibi duygulara çok sık rastlanır. Yanlış veya yetersiz iletişim ve etkileşim aile sorunlarına yol açan nedenlerin başında gelir.

Aile bireyleri birbirleriyle sözlerle, jest ve mimiklerle anlaşırlar. Bu durumdaki aksama aileyi çok olumsuz etkiler.

Ailedeki Normal İletişim ve Etkileşimi Engelleyen Faktörler:
Aileyi ve bireyleri ilgilendiren konular üzerinde yüzeysel konuşma.
Aşırı soru sorma, yersiz şüphe ve tereddütler.
Yapay ilgi gösterme.
Konuşma ve izah etme olmadan, karşı tarafın hareketlerini, düşüncelerini yorumlamaya ve tahmin etmeye çalışma.
Geçmişteki üzücü ve tatsız olayların sık sık gündeme getirilmesi.
Sorulan soruları cevapsız bırakma.
Bireylere söz ile baskı kurmaya çalışma.
Abartılı bir şekilde onaylama veya reddetme.
Sık sık öneride bulunma veya kişisel düşünceleri kabule zorlama.
Suçlama, eleştirme, olumsuz değerlendirmeler yapma.
Emir verme, tehdit etme.
Samimiyetten uzak kalma, yalan söyleme.
Alay etme, küçük düşürmeye çalışma, fikirlere değer vermeme.
Olayların olumsuz yönlerini çıkarmaya çalışma.
Küçük hataları çok abartma.
Fedakârlığı devamlı karşı taraftan bekleme.
Ortak faaliyetlere gereken önemi vermeme.
Karşıdakini ifade etme imkânı tanımama.

Bireyler aile içinde duygu ve düşüncelerini rahatlıkla ifade edemiyorlarsa, kendi dünyalarında yaşıyorlarsa, değişik sıkıntılar zamanla oluşmaya başlayacaktır.

Sınırları açık ve herkesin rahatça kendini ifade edebildiği ailelerde iyi niyet, karşılıklı anlayış ve işbirliği hâkimdir. Samimiyet içinde yetişen çocuklar geleceğe güvenle bakarlar.

Sağlıklı bir ilişkisi olan ailelerde, aileyi oluşturan bireyler aile adına verilen kararlara katılırlar.
 
Birbirlerinin ihtiyaç ve isteklerine makul derecede saygı gösterilmesi çok büyük önem taşır. Bu durum karşılıklı güven ortamının devamını sağlar.

Bireylerin aile içinde duygu ve düşüncelerini rahat bir şekilde ifade etmeleri, ailenin sağlıklı bir yapı taşıdığını gösterir. 

Sonuç olarak sağlıklı birey, sağlıklı ve bütünlüğü ile fonksiyonel aileyi oluşturur, Sağlıklı aile güvenli toplumu meydana getirir"